1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya altın stoklarını tartışıyor

Michael Braun14 Nisan 2004

Almanya Merkez Bankası’nın altın stokları, Hazine’nin iştahını kabartıyor. Merkez Bankası Başkanı Ernst Welteke’nin altın satışlarından elde edilecek gelirin eğitim ve araştırma alanlarında kullanılması önerisi ise Alman siyasi partileri arasında tartışmalara yol açtı.

https://p.dw.com/p/Abgq
Almanya Merkez Bankası Ernst Welteke, altın stoklarını değelendirmek istiyor...
Almanya Merkez Bankası Ernst Welteke, altın stoklarını değelendirmek istiyor...Fotoğraf: dpa

Dolar rezervi gibi altın stokları da Merkez Bankası'na ait. Maliye bakanları hep bu servete göz dikmişler ve son olarak da 1997 yılında zamanın Maliye Bakanı Waigel ile Merkez Bankası Başkanı Tiedmeyer ile birbirine girmişlerdi. Otel skandalı yüzünden kızağa çekilen Tiedmeyer’in halefi Ernst Welteke, bir yıl kadar önce Maastricht Antlaşması‘na göre, Almanya’nın altın ve döviz rezervlerinin sorumluluğunun sadece Almanya Merkez Bankası’na ait olduğunu söylemişti.

Merkez Bankası Başkanı Welteke, milyarlarca euro değerindeki altın rezervini değerlendirmek istiyor. Çünkü altının para politikası açısından değeri kalmadı. 1968 yılında Amerikan Merkez Bankası’nın tedavüldeki banknot miktarının karşılığı kadar altın rezervi tutma yükümlülüğünü kaldırmasından sonra altının stoklanması anlamını yitirdi.

Almanya Merkez Bankası, 2002 yılında stokları eritme kararı almış, ancak altın piyasasındaki arz-talep dengesini bozup fiyatların düşmesine yol açmamak için satışı ölçülü dozda tutmaya özen göstermişti. 2003 yılında borsa gazetesinde yer alan bir haberde, Merkez Bankası Başkanı’nın ”Yılda azami bir milyar euro‘luk altın satmakla devletin borç sorunu çözülmez” sözleri yer alıyordu.

Welteke’nin önerisi

Welteke, bu nedenle altın satışından sağlanacak gelirle eğitim ve araştırma altyapısının takviye edilmesini öneriyor ve bunun da bir vakıf kanalıyla yapılabileceğini söyledi. Merkez Bankası Başkanı’nın bu önerisi, parlamento komisyonunda olumlu yankı bulmadı. Politikacılar, Merkez Bankası’nın siyasi ağırlık belirlemek üzere paralel hükümet işlevi üstlenmeye kalkıştığını öne sürdüler.

Bu iddiayı yalanlayan Merkez Bankası Başkanı’nın cevabı ise "Altın rezervini işletmek ve ne zaman ne kadarının satılacağına karar vermek bizim yetkimiz dahilindedir. Elde edilecek gelirin eğtime mi yoksa yol yapımına mı harcanacağına karar vermek bize düşmez" şeklinde oldu.

Schröder olumlu buluyor

Altın rezervinin değerlendirilip bir vakıf kanalıyla işletme ve bu sermayeden sağlanacak faizi eğitim projelerine kanalize etme fikri Başbakan Gerhard Schröder’in ise hoşuna gidiyor. Almanya’nın büyük özel bankalarından Deka Bank’ın para uzmanı Karsten Juniors da ”Önemli olan, altın rezervlerinden elde edilecek paranın nasıl kullanılacağıdır” diyerek, "Altın rezervi kısmen satışa çıkacaksa, o zaman Merkez Bankası açısından bu paranın normal tüketim harcamalarına dönüşmemesi önem kazanır" şeklinde konuşuyor.

Vakıf gelirlerinin milli eğitim bütçesinin yükünü hafifleteceği kesin. Bu bakımdan altın tartışmasını, ”sağ cepte kalacak paranın sol cepten nasıl çıkacağı” sorusuna bağlamak mümkün.