1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

310309 Deutsche Erfindungen

16 Ağustos 2009

Günlük hayatı kolaylaştıran birçok buluş, Alman bilim insanlarının imzasını taşıyor. Yenilikçilik denince ABD ve Japonya gibi ülkelerle birlikte “birinci lig”de yer alan Almanya, bu alanda önemli adımlar atıyor.

https://p.dw.com/p/J961
Fotoğraf: ZB - Fotoreport

Almanya'da icat edilen, burada yeterli ilgi görmediği halde yurtdışında milyonlarca kullanıcıya ulaşan ürünler sıralandığında, Almanya’nın uğradığı ekonomik kaybın büyüklüğü ortaya çıkıyor. Walkmen, faks ve hibrit motor, kaçırılan fırsatlardan sadece bir kaçı…

Bazı uzmanlara göre ise bu icatların yapıldığı dönemde Almanya'nın bu ürünleri başarılı bir biçimde üretip pazarlayacak altyapısı zaten yoktu. Asya ve Uzakdoğu’daki firmalar tarafından çok ucuza mal edilebilen bu ürünleri, daha uygun bir fiyata Almanya'da üretmek ise imkânsız.

Ancak yalnızca üretim değil, geliştiren bir icadın patenti bile milyonlarca euroluk gelir sağlayabiliyor. Bunun en iyi örneği ise Mp3. Alman Fraunhofer Enstitüsü sahip olduğu MP3 patenti sayesinde, kılını bile kıpırdatmadan, yılda 70 milyon euro kazanıyor.

Hirnschrittmacher, Forschungszentrum Jülich
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Alman Patent Dairesi'nin 60'ıncı yılı

Almanya'da tıpkı Mp3 gibi, günlük yaşantımıza giren birçok icat yapılıyor. Bu yıl 60’ıncı kuruluş yıldönümünü kutlayan Alman Patent Dairesi’nin başkanı Dr. Jürgen Schade, bu icatlar konusunda gayet iddialı konuşuyor: "ABD, Japonya ve diğerleriyle birlikte birinci ligde oynuyoruz. Yüksek teknolojiyle ilgili bazı alanlarda çok ileride değiliz, buna karşılık diğerlerinde iyiyiz. Elbette ki bazen gözden kaçan buluşlar oluyor, ancak buluşlar genelde iyi bir şekilde değerlendiriliyor."

Yeni fikirlerin Almanya'da üretilebilmesi ve bu şekilde çifte kazanç sağlanabilmesi için bilim insanlarının ve sanayinin birlikte hareket etmesi gerekiyor. Ancak bu o kadar da kolay değil. Zira birçok mucit, herhangi bir buluş yaptığında bunu nasıl değerlendirebileceği konusunda bilgiye sahip değil. Alman Ekonomi Enstitüsü'nden Oliver Koppel bu konuya daha orta öğretim yıllarından başlanarak önem verilmesi gerektiğinin altını çiziyor.



Wissenschaftsjahr 2009 - Forschungsexpedition Deutschland
Fotoğraf: Wissenschaftsjahr 2009 - Forschungsexpedition Deutschland / www.archi-me-des.de

"Junior" mucitler iş başında

Almanya'da liselerde halen öğrencilerin icatlar yaptığı, sonrasında da bu fikirleri pazarladıkları "Junior" isimli bir proje uygulanıyor. Koppel projeyle ilgili şu bilgileri veriyor: "Junior projesi Avrupa çapında bir proje ve Almanya bu projede, Avrupa birincisi konumuna gelmeyi başardı."

Koppel eskiden yenilikçi firmaların buluşları pazarlayabilmek için çok az sermayesi olduğunu, ancak bu durumun artık geçmişte kaldığını belirtiyor: "Buradaki anahtar sözcük, yüksek teknoloji kurucu fonu... Araştırma kurumlarıyla birlikte çalışılıyor. Ortaya bir risk sermayesi fonu konuluyor ve genç araştırmacı, yüksek teknoloji kurucu firmaları tarafından destekleniyor. Bu yöntem iyi bir şekilde işliyor. Fon sadece üç yıldan bu yana uygulamada olsa da, ilk başarıları şimdiden görmek mümkün.”

Siyasetçilerden büyük destek

Siyasetçilerden de araştırma geliştirme projelerine artık daha büyük destek geliyor. Bunun ardında yatan en büyük neden, sansasyon yaratabilecek yeni bir ürünün, bir kez daha gözden kaçırılmasını önlemek. Alman Patent Dairesi’nin başkanı Dr. Jürgen Schade şu açıklamayı yapıyor: "Kamu tarafından desteklenen Max Planck Enstitüsü ve Fraunhofer Enstitüsü ile sanayi kuruluşları arasındaki işbirliğinde de belirgin bir ilerleme kaydedildi. Buralarda sanayi ve bilim arasındaki işbirliğinin iyileştirilmesi için araştırma primleri uygulanıyor. Bunun ilk meyveleri alınmaya başlandı bile."

Wolfgang Dick / Çeviri: Banu Ertek

Editör: Ayhan Şimşek