1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya başörtüsünü tartışıyor

Seda Serdar/Berlin1 Kasım 2006

Federal Meclis'in Türk kökenli milletvekili Deligöz'ün açıklamalarıyla başörtüsü konusu yeniden Almanya'nın gündemine oturdu. Berlin’de siyasetçiler, başörtüsü konusunda farklı fikirlere sahip göçmen örgütlerinin temsilcileriyle buluştu.

https://p.dw.com/p/AZe5
Aldığı tehditler nedeniyle korumalarla dolaşan Deligöz, özgürlükler için mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.
Aldığı tehditler nedeniyle korumalarla dolaşan Deligöz, özgürlükler için mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.Fotoğraf: picture-alliance / scanpix

Almanya’daki Yeşiller Partisi’nin Türk kökenli milletvekili Ekin Deligöz’ün Müslüman kadınlara başörtüsünü çıkarmalarına dair yaptığı çağrı sonrası ciddi eleştiri toplamasının yanı sıra, ölüm tehtidi de alması, başörtüsü tartışmasının daha da büyümesine yol açtı. Yeşiller’in Berlin’de düzenlediği, siyasetçilerin yanı sıra Müslüman ve laik göçmen örgüt temsilcilerinin katıldığı toplantıda Deligöz’ün sözleri tartışıldı. Ekin Deligöz yaptığı açıklamaların arkasında durmayı sürdürerek, “Başörtüsü konusunda benim duruşumda kesinlikle bir değişiklik yok. Bunu bir cok kez dile getirdim ve bundan vazgeçmek için hiçbir sebebim yok,” diye konuştu.

Yeşiller milletvekili Deligöz, aynı zamanda başörtüsünü nasıl algıladığını şöyle açıkladı: “Bu başörtüsü konusu çok duygusal bir konu. Bununla ilgili farklı fikirler var olmaya devam edecek. Benim partimde de farklı görüşler mevcut. Başörtüsünü siyasi bir sembol olarak algılmak, benim kendi kişisel görüşüm ve bu yüzden başörtüsüne karşıyım. Daha farklı fikirler de var ve bu toplumun ve demokrasinin içerisinde olması gereken bir yaklaşım.”

Tehditlere kınama, açıklamaya eleştiri

Almanya Türk Toplumu Başkanı Kenan Kolat ise Deligöz’ün başörtüsü konusunda yaptığı açıklamanın saçma olduğunu söyleyerek eleştirisini “Almanya’da son zamanlarda İslam’la ilgili olan gelişmeler aslında farkında olmadan Türk toplumunu da içine alıyor. Almanya’daki Türk toplumuna ve İslam’a karşı olan gelişmeler belirli bir kanaldan akıyor ve o akan kanal da o görüşler değer buluyor. Belki de o kanallar öyle akmasaydı, o görüşler bu kadar değer bulmazdı Alman kamuoyunda. O anlamda yaoılan şeyler İslam’a ve Türklere karşı olan önyargıları azaltmamıştır, arttırmıştır. O anlamda ben çok üzücü buluyorum bu açıklamayı,” sözleriyle dile getirdi.

İslam Federasyonu Başkanı Ali Kızılkaya ise hem Deligöz’e gelen tehditleri kınadı, hem de Deligöz’ün açıklamalarını eleştirdi. Kızılkaya, “Fikir özgürlüğü hepimizin ihtiyacı olan ve hepimizin koruması gereken bir şey. Ama aynı zamanda din özgürlüğü de anayasanın bir maddesidir. Insanlığın bir kazanımıdır bunu da korumamız gerekir. Biz Sayın Ekin Hanım’ın Müslüman hanımların başlarını açması çağrısını dini inançlarını yaşamama çağrısı olarak yadırgadığımızı söyledik. Bu fikrimizi burda da dile getirdik ama bunu söylediği için de ölüm tehditleri alması kesinlikle kabul edilemez bir şey. Islami de değil, insani de değil,” diye konuştu.

“Kazancımız yeni bir tartışma kültürü”

Yoğun eleştiriyle karşılaşan Deligöz, herhangi bir destek görüp görmediği sorusunu ise “Evet özellikle Aleviler Birliği beni yüzde yüz destekledi. Böylece bunun yalnız başına kalmamış bir fikir olduğunu gördüm ve Almanya'daki Müslüman toplumda, geniş bir alanda kabul bulmasına sevindim. Bence buradaki kazancımızın, yeni bir tartışma kültürünün doğma ihtimali,“ şeklinde yanıtladı. Aldığı tehditler nedeniyle koruma görevlileriyle dolaşan Deligöz hayatına normal bir şekilde devam edeceğini söyledi ve özgürlükler için mücadele edilmesi gerektiğine değindi. Deligöz, “Benim icin olayın kendisi ve bunun siyasi içeriği önemli. Eğer korkuyor olsaydım daha fazla çalışmam mümkün olmazdı. Ama bu konu çok önemli. İnsan özgürlükler için savaşıyorsa bunu aynı zamanda savunması lazım. Özgürlüklerin savunulması gerektiği ise benim vermek istediğim en önemli mesaj,” diye konuştu.