Almanya Bush'u ağırlamaya hazırlanıyor
18 Şubat 2005Irak Savaşı karşıtları Almanya ve Fransa, yine Washington’un ilgi alanına giriyor. Amerikan Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’in Almanya’yı Küba ve Libya’yla kıyasladığı günler geride kaldı. Başkan Bush hükümetinin geçmişten ders çıkardığı kanısında olan Brookings Enstitüsü’nden Ivo Daalder, Bush’un işbirliğine ihtiyacı olduğunu belirterek şu değerlendirmede bulundu:
“İlk görev döneminde Bush, ABD’nin tek başına yapabileceklerinin bir sınırı olduğunu kabul etmek zorunda kaldı. Bunun için yabancı askerlerin yüzde 95’inin, bunlar arasındaki kurbanların yüzde 90’ının ve ülkenin yeniden inşası için gereken kaynakların yüzde 95’inin Amerika’dan geldiğini görmesi yeterli. Teröre karşı mücadelede işbirliği yapılmasaydı El Kaide konusunda başarılı olunamazdı. Ayrıca, sadece Kuzay Kore ya da İran’a baktığında, bu sorunlarla ancak dostları ya da ortakları olursa başedebileceğini fark edecektir.”
Buzların erimesi isteniyor
Alman - Amerikan ilişkilerindeki buzların erimesini Alman hükümeti de istiyor. Ama bu ilişkide yeni olan, görüş ayrılıklarının açıkça dile getirilmesi. Almanya ve ABD’nin farklı görüşte olduğunun bilindiğini ifade eden Alman İçişleri Bakanı Otto Schily ise “Bunu gizlememize gerek de yok. Bu konularda da çabalarımızı sürdürmeliyiz. Ama izin verin şimdi aynı düşünceyi paylaştığımız ve aynı yolu izlediğimiz konuları ön plana çıkaralım” diyor.
Bu konuların listesi uzun da olsa ayrıntılara bakıldığında yine görüş ayrılıkları belirginleşiyor. İran’da nükleer silahlanmayı önlemekte Berlin görüşmelerden yana, Washington ise her türlü teması reddediyor. Her iki hükümet de Irak’ta demokratikleşmeden yana, ama Almanlar Iraklı polisleri ülke içinde eğitmeyi kabul etmiyor. Her iki ülke de iklim korumasından yana, ama Amerika yeni yürürlüğe giren Kyoto Protokolü’nü imzalamak istemiyor.
Almanlar Bush’u tehdit olarak görüyor
İngiliz yayın kuruluşu BBC’nin yaptığı bir anket, Almanlar’ın yüzde 77’sinin ve Fransızlar’ın yüzde 75’inin Bush’un yeniden seçilmesinin dünya barışına olumsuz etki yapacağını düşünüyor. Ama Almanya’da, Amerikan dış politikasının durup dururken değişmediği de sık sık unutuluyor. Bush’un Avrupa gezisi bu temel farkın giderilmesi beklenmiyor.