1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

030310 Stadtarchiv Köln

3 Mart 2010

Köln'deki tarihi arşiv binasının yıkılmasının üzerinden tam bir yıl geçti. Alman kamuoyunda halen devam eden bir tartışmaya neden olan olayla ilgili sayısız iddia ortaya atıldı.

https://p.dw.com/p/MHwe
Fotoğraf: AP

Almanya tam bir yıl önce, ülkede görmeye pek alışık olunmayan talihsiz bir olay yaşadı. Köln’deki tarihi arşiv binası aniden çöktü, iki kişi yaşamını yitirdi. Köln Şehir Arşivi’nde yazar Heinrich Böll’ün eserleri, Albertus Magnus’un el yazmalarının yanı sıra binlerce yıllık geçmişe sahip tarihi belgeler yer alıyordu. Arşivin çöküş nedeniyle ilgili tartışmalar ise hâla sürüyor.

1971 yılında inşa edilen Köln Şehir Arşivi’nin müdiresi Bettina Schmidt-Czaia, 3 Mart 2009 tarihini hâlâ çok net bir şekilde hatırlıyor. Arşiv müdiresi, o gün ofisinde bir konuğuyla oturduğu sırada yaşadıklarını şöyle anlatıyor:

"Aniden bir gürültü duydum. Bina teknisyeni çalışma odama girdi. Çok hiddetli, sinirliydi. Yüzü kıpkırmızıydı. Sonra koridora, oradan yan odaya koştu. Ben de okuma odasına koşup kapısını açtım. “Dışarı, dışarı“ diye bağırdım. Merdivenlere döndüm ve dışarı koştum.“

İnşaat işçileri felaketi önledi

O sırada saatler, 13.58'i gösteriyordu. Beş dakika kadar önce, inşaat işçileri, metro inşaatının 28 metre derinliğinde, bir beton istinat duvarının çevresinde yer hareketleri fark etmiş, hemen arşiv binası ve çevredeki evlere koşarak insanları uyarmaya çalışmıştı. Şehir arşivinin 21 çalışanı ve ziyaretçiler, çökmeden kısa bir süre önce binayı boşaltmayı başardı. Binayı boşaltanlar, bitişikteki Kaiserin Augusta Lisesi'nin spor sahasında toplandılar. Birkaç saniye içinde binanın yıkılışına tanık oldular. Toplam uzunluğu 30 kilometreyi bulan arşiv raflarında, bin yıldan daha eski tarihi belgeler yer alıyordu. Aralarında, 65 bin yazılı belge, 104 bin harita ve 500 bin fotoğraf bulunuyordu. Yazar Hans-Werner Kettenbach da metinlerinin çoğunu, Arşiv’e emanet etmişti:


"Bunun acısını şimdi hissediyorum. Çünkü şu an kısa hikayelerden oluşan bir derleme hazırlıyorum. Hikayelerin bir kısmı bilgisayarın olmadığı dönemde yazılmıştı ve sadece metin olarak mevcuttu. Araştırdım, büyük bölümü kurtarılmış ama hangileri kurtarılmış ya da ne durumdalar tam olarak bilinemiyor. Kölnlülerin muhteşem bir sözü vardır: Giden gitti!“

Belgelerin yüzde 85'i kurtarıldı

Arşiv’deki varlıkların yüzde 85’i kurtarılırken, yüzde 10'u hâlâ yeraltı su seviyesinin altında gömülü duruyor. Belgelerin yüzde 5’inin ise bir daha bulunamayacağı tahmin ediliyor. Bölgenin güvenliğe alınması için yapılacak inşaat çalışmalarının ardından nisan ayında, belgelerin kurtarılması için çalışmalar devam edecek. Bu çalışmaların 4 milyon euroya mal olması bekleniyor. Özel bir kepçeyle bir kez daha yerin 10 metre derinliğine inilerek, su altında kalan diğer belgelerin kurtarılması umut ediliyor.


Binanın çöküşüyle ilgili iddialar

Avrupa’nın göbeğinde, Almanya gibi gelişmiş bir ülkede yaşanan bu olay beraberinde pek çok tartışmayı da gündeme getirdi. Köln Şehir Arşivi’nin çöküş nedeni, hâlâ aydınlığa kavuşturulabilmiş değil. Ancak arşiv binasının metro inşaat çukurunun hemen yanında yer alması, metro inşaatıyla bağlantılı olabileceği iddialarını güçlendirdi.

Yeraltı suyu sorunu, inşaattan malzeme çalınması ve eksik demir kullanımı, istinat duvarında çatlaklar, inşaat protokollerinde yapılan usulsüzlükler… Metro inşaatıyla ilgili skandallar listesi böylece uzayıp gidiyor. Göz önünde bulundurulan en büyük olasılık, Şehir Arşivi'nin altındaki yeraltı sularının büyük miktarlarda pompalanarak çekilmesi nedeniyle bina altında bir oyuk oluşması, bu oyuğun da binanın ağırlığı altında çökmesi.

© Deutsche Welle Türkçe


Katja Lückert / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Beklan Kulaksızoğlu