1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya Güvenlik Konseyi üyeliği için çabalıyor

Rainer Sütfeld10 Aralık 2004

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Uzak Asya gezisini Japonya’da tamamladı. Başbakan Schröder ile Japon meslektaşı Junichiro Koizumi, ortak bir çağrı yayınlayarak, BM Güvenlik Konseyi’nin reformundan sonra, olası yeni daimi üyelere Konsey’de veto hakkı tanınmasını talep ettiler.

https://p.dw.com/p/Ab2O
Schröder ve Çin ve Japonya'nın daimi üyelik için Almanya'ya destek vermesinden memnun kaldı
Schröder ve Çin ve Japonya'nın daimi üyelik için Almanya'ya destek vermesinden memnun kaldıFotoğraf: AP

Batılı bir diplomat, Almanya’nın BM Güvenlik Konseyi üyeliği için bundan iki ay önce daha fazla şansa sahip olduğunu belirtiyor ve Berlin’in dikkatli davranması gerektiğine işaret ediyor. Berlin’in daimi üyelik isteğine karşı yoğun lobicilik yapan İtalya’da ise sevinç hakim. Zira Roma bugüne kadar BM’den hiç bukadar onay görmemişti.

Komşu İsviçre bile Almanya'ya destek vermedi

Almanya’nın daimi üyelik konusunda sergilediği biraz aşırı iyimserlik havası, ayrıca BM üyelerinin pek hoş karşılamadığı, gelecekte daimi üyelerin veto hakkı elde etmesi talebi, BM içerisindeki red cephesinin daha da güçlenmesine yolaçtı. İsviçreli yakın dostlar bile, Başbakan Schröder’e, -hiçbir yanlış anlamaya mahal vermeyecek bir biçimde- şunu söylüyorlar:

”...Yyeni üyelere veto hakkı tanınmasına karşıyız. Ancak, şu anki daimi üyelerin mevcut veto hakkına karşı mücadele vermenin de gerçekçi olmayacağının bilincindeyiz.”

İsviçre’nin yeni BM Elçisi Peter Maurer, -Schröder’in talebinin tersine- İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma bu antidemokratik uygulamanın en azından sınırlandırılmasından yana görüş bildiriyor. Daha önceleri bir uzmanlar grubu da, BM’e aynı doğrultuda tavsiyelerde bulunmuştu.

İsviçre’nin BM nezdindeki elçisi de, çok sayıdaki veto karşıtları da, bu hakkın Güvenlik Konseyi’nin çalışmasını aksattığı gerekçesini dile getiriyorlar. Bunun son örneği olarak da, Sudan’a bağlı kriz bölgesi Darfur’a ilişkin çekişmeler gösteriliyor. Güvenlik Konseyi’nin veto hakkı bulunan beş daimi üyesinden olan Çin, Sudan ile hampetrol alanında ortaklık anlaşması bulunduğundan, bu ülkeye yaptırım kararı alınmasını sürekli engellemekte. İsviçre elçisi Maurer bu konuda şöyle konuşuyor:

”Bazı yöresel anlaşmazlıklar, Güvenlik Konseyi’nin gündemine bile yansımıyor, çünkü tek tek bazı daimi üyeler, sürekli veto haklarını kullanıyorlar.”

Brezilya da daimi üyelik istiyor

Örneğin Brezilya da daimi üyelik ve veto hakkı kazanmak istiyor ve bunu, ABD’ne karşı bir denge unsuru oluşturmak için istediği şeklinde gerekçelendiriyor. BM Genel Kurul Başkanı Jean Ping de veto hakkının yaygınlaştırılmasından yana. Ping, daimi üyelerle, daimi omayalanların yanı sıra, belki Güvenlik Konseyi’ne bağlı üçüncü bir kategorinin oluşturulabileceği önerisini ortaya atıyor.

Ancak bu tür değişikler için Güvenlik Konseyi’nde üçte ikilik çoğunluk oyu bulunmasının güç olduğu belirtiliyor. Bir Alman diplomatın da söylediği gibi, ABD’nin kolaylıkla organize edebileceği 64 çekimser oyun bulunmasıyla, daimi üyelik hayallerinin bir çırpıda suya düşürülebileceğine işaret ediliyor. Bazılarına göre Almanya, ikinci sınıf bir sonuç elde etmek için, birinci sınıf talepte bulunuyor. Ne var ki, Almanya’nın yüksek tonda seslendirdiği talebinin başarı sağlacayacağına da şüphe ile bakılıyor.