1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya sağcı saldırıyı tartışıyor

24 Nisan 2006

Potsdam’da Etiyopya kökenli bir Alman vatandaşının uğradığı saldırı, Alman siyasetinde aşırı sağ tartışması başlattı. Olayı “sarı saçlı mavi gözlüler de saldırıya uğruyor” diye değerlendirdiği için tepki toplayan Federal İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble ise sözlerinin yanlış anlaşıldığını söyledi.

https://p.dw.com/p/Aa4D
Aşırı sağcıların saldırısına uğrayan mühendis hayati tehlikeyi henüz atlatamadı
Aşırı sağcıların saldırısına uğrayan mühendis hayati tehlikeyi henüz atlatamadıFotoğraf: picture-alliance / dpa/dpaweb

Potsdam’daki menfur saldırının “Almanya’nın iç güvenliğini tehdit edebilecek boyutlara ulaşabileceği“ gerekçesiyle olayla ilgili soruşturmayı bizzat üstlenen Federal Başsavcı Kai Nehm, her geçen gün yeni ipuçları elde edildiğini açıkladı. Başsavcı, gerek olay mahallinde rastlanan izlerin DNA analizleri, gerekse cep telefonu kayıtlarının incelenmesi sonucu, tüm şüphelerin, haklarında tutuklama kararı çıkarılan ve halen cezaevinde bulunan iki zanlı üzerinde yoğunlaştığını bildirdi. Zanlılar, kendilerine yönelik tüm suçlamaları reddederken, Kai Nehm, olayın “ırkçı ve yabancı düşmanı“ motiflere dayandığı noktasından hareket ettiklerini tekrarladı. Brandenburg eyaletinin İçişişleri Bakanı Jörg Schönbohm ise bu konuda aceleci hükümler verilmesinin doğru olmadığı kanısında.

Schönbohm şunları söylüyor: “Olayın arka planında aşırı sağ motiflerin bulunup bulunmadığı kesinleşmedi. Zira soruşturmanın henüz başındayız. Daha önce de savunduğum görüşlerimin arkasındayım: Önce olayla ilgili soruşturmayı tamamlayıp sonra değerlendirme yapılmalıdır. Oysa pek çok kişinin, olayla ilgili nesnel bulguları dahi elde etmeden bazı peşin hükümler ileri sürdüğünü görüyoruz.“

Başsavcı tepki çekiyor

Schönbohm, “peşin hükümlü pekçok kişi“ ifadesiyle özellikle Federal Başsavcı Kai Nehm’i kastediyor. Brandenburg İçişleri Bakanı, haftasonu gazetelere yansıyan demeçlerinde, Federal Başsavcı’yı “gereksiz yere popülizm yapmak“ ve “Potsdam’ın itibarını, peşin hükümlü ifadelerle sarsmakla“ suçlamıştı. Sosyaldemokrat Parti ve Yeşiller ise Federal Başsavcılığın devreye girmesini “yerinde bir adım“ olarak nitelendirdiler.

Öte yandan Alman medyasında da olayla ilgili ilginç iddialar gündeme gelmeye başladı. “Berliner Zeitung“, görgü tanıklarına dayanarak verdiği haberde, Etiyopla asıllı Alman mühendisinin, olay gecesi sarhoş olduğunu ve saldırıdan birkaç saat önce bir diskotekte kavga ettiğini iddia etti. Bir başka başkent gazetesi “Tagesspiegel“ ise zanlıların sık sık Potsdam’da aşırı sağcıların gittiği bir rock klübünde görüldüğüklerini duyurdu.

“Doğu-Batı“ tartışması

Son olayla birlikte Alman kamuoyunda yeni bir “Doğu-Batı“ tartışması da alevlendi: Bazı siyasetçi ve sosyologlar “iki Almanya’nın birleşmesinin üzerinden 16 yıl geçtiği halde sosyo-ekonomik alandaki birleşme ve entegrasyonun tam olarak gerçekleşmemesi nedeniyle Almanya’nın doğusundaki ortalama hayat standartının batıya göre çok daha düşük olduğu ve başta işsizlik olmak üzere doğu eyaletlerinde çözülemeyen pekçok problemin özellikle gençleri aşırı sağ eğilimlerin kucağına ittiği“ tezini ileri sürüyor. Bu yöndeki tartışmalara Federal İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble de katıldı. Wolfgang Schäuble , “Göçmen kökenlilerle birlikte yaşama deneyimi olmayan topluluklarda, yabancılara karşı bazı korkuların ortaya çıktığı bir gerçek. Nitekim Demokratik Almanya Cumhuriyeti’nde de durum aynen böyleydi“ dedi.