1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya taşımacılıkta yeni önlemler alıyor

8 Aralık 2010

Alman hükümeti tarafından kargo taşımacılığının güvenliği konusunda oluşturulan çalışma grubu, önerilerini kamuoyuna sundu. Çalışma grubu, hava kargosu kontrollerinde polise daha fazla yetki verilmesini öneriyor.

https://p.dw.com/p/QTgr
Fotoğraf: picture alliance/dpa

Ekim ayının sonunda pek çok ülkede terör alarmı vardı. Yemen’den ABD’ye gönderilen bombalı paketler, Dubai ve İngiltere'deki havaalanlarında ele geçirilmişti. İngiltere'ye giden bombalı paketlerden birinin aktarmasının Almanya'nın Köln/Bonn Havaalanı'nda yapıldığının ortaya çıkması üzerine, Alman hükümeti Berlin'de kargo taşımacılığının güvenliği konusunda bir çalışma gurubu oluşturdu. Çalışma grubu, gelecekte tehlikeli kargoların nasıl daha etkin ve daha erken ele geçirilebileceğine yönelik önerilerini kamuoyuna sundu.

Uçakla seyahat eden herkes, sıkı ve titiz güvenlik kontrollerinden geçmek zorunda. Bu kontrollerle, hava taşımacılığında herhangi bir terör saldırısının engellenmesi amaçlanıyor. Ancak buna karşın kargolar, insanlar kadar sıkı kontrollere tabi tutulmuyordu. Almanya İçişleri Bakan Yardımcısı Klaus-Dieter Fritsche, Yemen’den gönderildikten sonra ele geçirilen patlayıcıları hatırlatarak, “Bu vaka, teröristlerin, kendi amaçları için kullanmak üzere, uçuş güvenliği sistemlerindeki açıkları özellikle aradıklarını gösteriyor" şeklinde konuştu.

Risk analizinin iyileştirilmesi hedefleniyor

Fritsche’nin yönetimi altında, çeşitli bakanlık ve güvenlik biriminden gelen uzmanların oluşturduğu çalışma grubu, teröristlerin işinin nasıl zorlaştırılabileceğine dair çeşitli önlemleri ele aldı. Taşımacılık alanından yetkililer de çalışma grubunda temsil edildi. Çünkü dünya genelindeki kargo taşımacılığının, güvenlik önlemleri nedeniyle sekteye uğramaması isteniyor.

Öte yandan, bombalı paketlerin ele geçirilmesi güvenlik birimlerinin de atıl durumda olmadıklarını ortaya koymuştu. Uluslararası veri alışverişi sayesinde, tehlikeli paketler hedeflerine ulaşmadan ele geçirildi. Söz konusu paketlerdeki patlayıcılarla, ABD’deki Yahudi organizasyonlarına saldırı düzenlenmesi planlanıyordu. Almanya İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Fritsche, AB düzleminde elektronik verilerin karşılaştırılması da dâhil, bir dizi yöntemle hava taşımacılığında risk analizinin daha iyi hale getirilmesinin hedeflendiğini açıkladı.

Fritsche, “Hava taşımacılığı alanındaki güncel tehdit durumunun arka planına ilişkin risk analizinin iyileştirilmesi sayesinde, uçuş güvenliği için tehlikeli gönderiler, daha etkin ve daha erken ele geçirilebilecek" dedi.

Federal Polis'e daha fazla yetki

Diğer ülkelerde hava kargosu kontrollerinin nasıl yapıldığının da denetlenmesi planlanıyor. Elde edilen sonuçlar ışığında, güvenli olmayan üçüncü ülke havaalanlarının bir listesi hazırlanacak. Bu havaalanlarından yapılacak nakliyelere karşı da uçuş yasağı dahil ek önlemler alınması söz konusu. Alman polisi, şu ana kadar yalnızca uçak yolcuları ve bagajlarının kontrolünden sorumluydu. Gelecekte havayoluyla taşınan kargoların da polis kontrolünden geçmesi planlanıyor. Üçüncü ülkelerdeki güvenlik standartları da Federal Polis tarafından denetlenecek. Peki, bu nasıl gerçekleşecek? Fritsche, şu yanıtı veriyor: “Bu, Federal Polis'in üstlendiği, nitelik ve yöntem bakımından henüz var olmayan ek bir yetki olacak.“

Bu görevlerin yerine getirilebilmesi için, Federal Polis'in personel azaltma planlarından vazgeçmesi gerekiyor. Zira söz konusu görevler için ek 450 kadro gerekli.

Polis sendikasından eleştiri

Çalışma grubunun başkanı Klaus-Dieter Fritsche ayrıca, risk değerlendirmelerinde, gümrük görevlileri ile Federal Havacılık Dairesi’nin bilgisinden faydalanmaya devam etmek istediklerini de sözlerine ekledi.

Alman Polis Sendikası (DPolG) ise çalışma grubunu önerilerini eleştirdi. Sendika Başkanı Rainer Wendt, "hava kargosu kontrollerinin geçtiğimiz yıllarda Ulaştırma Bakanlığı'nın yönetimi altında, affedilemez bir biçimde ihmal edildiğini ve çok büyük güvenlik açıkları bulunduğunu" söyledi. Wendt, ayrıca, bir yetki karmaşısının da söz konusu olduğunu ifade etti.

© Deutsche Welle Türkçe

Peter Stützle / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Hülya Köylü