1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da Türkçe öğretmen tartışması

21 Aralık 2009

Almanya'da Türkçe öğretmenlerinin çalışma izinlerine ilişkin sorun aşıldı. İlgili yönetmelik Eyalet Temsilciler Meclisi'nde onaylandı. Berlin'den Jülide Danışman'ın notları...

https://p.dw.com/p/L9Sj
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Almanya’da Türkiye’den gönderilen öğretmenlerin oturma ve çalışma izinlerini düzenleyen yönetmelikte yapılan değişiklikler Federal Eyalet Temsilciler Meclisi tarafından geçtiğimiz cuma günü onaylandı. İstihdam Tüzüğü'nde yapılan değişiklerin onaylanması sayesinde Türkçe öğretmenlerinin 1 Ocak 2010 tarihinden sonra da Almanya’ya gelmesi mümkün olacak.

Almanya’da Türkiye’den Milli Eğitim Bakanlığı tarafından gönderilen yaklaşık 550 öğretmen görev yapıyor. Eğitim Ataşeliklerine bağlı olarak çalışan ve "Konsolosluk Öğretmeni" olarak adlandırılan öğretmenler Türkçe ve Türk kültürü dersi veriyor. Bu dersler velilerden talep gelmesi halinde, normal ders saatinin bitiminden sonra yapılıyor. Almanya’da bazı okullarda ise Türkçe seçmeli ikinci yabancı dil olarak veriliyor.

Öğretmenler neden Almanya'da yetişmiyor?

Almanya’da Türkçe dersi sivil toplum örgütlerinin yanı sıra siyasetçiler tarafından da destekleniyor. Ancak ‘Türkçe öğretmenleri neden Almanya’da yetiştirilmiyor, Türkiye’den gönderiliyor’ sorusuna farklı yanıtlar geliyor. Göç ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer (CDU), bunun ilginç bir soru olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye’den gelerek ülkemize yerleşenler, Türk devletinin destek verebileceğine işaret etti, zira Türk devleti de bu desteğe hazırdı. Bu sorunun yanıtı aynı zamanda Almanya’da kaç öğretmen yetiştirilebileceğine, hangi üniversitelerde öğrenim görme imkânın bulunduğuna da bağlı.” Bakan Böhmer, Türkçe öğretmenlerin Almanya'ya gelmesine ilişkin sorunların çözülmesinden de memnuniyet duyduğunu dile getirdi.

Öğretmen değişimi

Alman öğretmenlerin de Türkiye’de çalıştığını hatırlatan Hrıstiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) Meclis Grubu Eğitim Politikaları Sözcüsü Albert Rupprecht ise Türkçe öğretmenlerinin Türkiye’den gönderilmesinin anlamlı olduğunu belirtti: ”Bizim bakış açımıza göre küresel çağda öğretmen değişimi yapılarak ülkelerinden uzakta kendi anadillerini öğretecek öğretmenlerin bulunması anlamlıdır. Ama bu ortak talebimiz olması gereken bir şeyi kesinlikle değiştirmiyor; Almanya’da yaşayan ve geleceğini burada gören çocuklar elbette öncelikle Almanca’ya hâkim olmalı.”

Türkçe derslerinin önemi

Türkçe öğretmenlerinin çalışma izni sorunlarının çözülmesini memnuniyetle karşılayan Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı Kenan Kolat, ”öğretmenlerin Türkiye’den gelmesi uyuma engel oluşturmaz mı” sorusunu şöyle yanıtladı: "Bu başka bir tartışma, bizim yaptığımız tartışma ise Türkçe’nin okullarda öğrenilmesini sağlamak. Biz Almanya Türk Toplumu olarak tabii ki, öğretmenlerin de burada yetişmesini savunuyoruz. Fakat şu anda bunun yeterli olmadığını görüyoruz. Ve eyalet hükümetlerinin de işine geliyor. Para yatırımı yapmak istemiyorlar, Türkiye’den gelmesini istiyorlar. Bizim için önemli olan Türkçe’nin öğrenilmesidir.”

Derslerin içeriğine eleştiri

Okullarda Türkçe dersini destekleyen Berlin Brandenburg Veliler Birliği İkinci Başkanı Figen İzgin ise derslerin içeriğini eleştirdi: "Vatana sevgi, milli birlik duygularını filan aşılamak diyorlar. Şimdi burada, üçüncü, dördüncü nesilde doğmuş büyümüş bir çocuğun Türkiye ile kast ediliyorsa, vatan diye ne kadar bağı var?" İzgin, öğretmenlerin nereden geldiğinden çok, derste ne öğretildiğinin önem taşıdığını vurguladı.

"Türkçe dersinde İslâm'ın beş şartı"

Eğitim Ataşeliği'ne bağlı olarak çalışmayan öğretmenlerin derslerine ilişkin eleştirilerin de geldiğini belirten Figen İzgin, bir velinin şikâyetini şu sözlerle dile getirdi: "Notlandırılacak Türkçe dersinde İslam’ın beş şartı anlatılıyor ve hacca gitmek mecburiyettir deniliyor. Bunlara izin verilmemeli. Ama tam da bu örnekte kaldığımızda, veli çocuğunun böyle bir şey yaşadığını açık bir şekilde dile getiremiyor. Ortaya çıkarsa öğretmen çocuğa takabilir, notunu etkiler filan gibi şeyler de var insanlarımızda..."

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Jülide Danışman

Editör: Ayhan Şimşek