1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'nın zor kararı

Nina Werkhaeuser / DW14 Eylül 2006

Alman hükümeti, İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde ilk kez İsrail’in yakın bölgesinde Alman ordusunun görevlendirilmesi kararı aldı. Alman federal meclisinin de onaylamasının ardından Alman askerleri üç hafta içinde bölgeye gidecek. DW’den Nina Werkhaeuser’in yorumu:

https://p.dw.com/p/AZoK

“Almanya Başbakanı Angela Merkel, kabine kararının ardından yaptığı açıklamada, Alman ordusunun Ortadoğu’da görevlendirilmesini ‚tarihi bir boyut’ olarak nitelendirdi. Gerçekten de silahlı Alman askerlerinin Ortadoğu’ya gönderilmesi tarihi bir karar. Yaklaşık 60 yıl boyunca bu tür bir askeri görev tahayyül bile edilemezdi. Tarihi nedenlerden dolayı Alman askerleri ile İsrail arasında mümkün olduğunca büyük bir mesafe bulunması gerekiyordu.

Bu tür bir tabunun bu kadar hızlı bir şekilde dış politik bir gerçekliğe dönüşmesi şaşırtıcı gelebilir, ama Alman hükümetinin uygulamada başka bir seçeneği yoktu. Görevden kaçılsaydı, hükümet, dış politikadaki inandırıcılığını tehlikeye atmış ve son haftalardaki Ortadoğu politikasının anlamsızlığını kanıtlamış olurdu.

İsrail, Alman ordusunun görev almasını açık bir şekilde istedi. Bu, sadece Alman ordusunun görev alması için en önemli önkoşul değil, aynı zamanda bir yükümlülüktü. İsrail’in onayı olmadan kabinenin böyle bir karar alması asla söz konusu olamazdı.

Buna rağmen Alman hükümetinin çok açık bir şekilde tanımladığı kırmızı çizgi de aşılmadı. Bu kırmızı çizgi, Ortadoğu’ya kara birliklerinin gönderilmesiydi. Görevin kara birlikleri bölümünü BM barış gücü ve diğer ülkeler üstlenecek. Alman hükümeti kendisini bu görevin dışında tuttu ve deniz görevine odaklandı. Alman deniz kuvvetleri, Hizbullah’a denizden silah akışını önlemekle görevli olacak, Avrupa ülkelerinden oluşan deniz kuvvetlerine komuta edecek.

Görev tanımı gayet açık. Gerekirse şüpheli gemiler askeri güç kullanılarak durdurulacak ve aranacak. Tüm olası tehlikelere rağmen risk, kestirilebilir boyutta. Bu da hükümetin önümüzdeki hafta yapılacak oylamada federal meclisten onay almasını kesinleştiriyor.

Meclisten çıkacak onayın ardından Alman ordusunun görev alanları önündeki coğrafi sınır kalkmış olacak. Ama bunun da Alman hükümeti için bir bedeli var. O da seçilen görevlerin genel olarak bakıldığında belirli bir keyfiyet taşıyor olması. Ortadoğu’daki çıkarlar ve bölgeye duyulan ilgi anlaşılabilir, ama Kongo’da askeri görev gerçekten gerekli mi?

Ortadoğu’daki yeni karara bağlanan görev, Kosova ve Afganistan’da olduğu gibi yıllar sürebilir ve başarı garanti değil. Alman hükümeti, bunu göz önünde bulundurarak güvenlik politikalarındaki önceliklerini net bir şekilde tanımlamalı ve bu yeni görev öncesinde daha baştan görevin sona erişiyle ilgili bir çıkış stratejisi belirlemelidir. Bunun için hala zaman var.“