1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Analiz: Yeni Irak’ın doğuşu

Peter Phillip / DW15 Aralık 2005

Iraklı seçmenler ülke tarihinin en sıkı güvenlik tedbirleri altında meclis üyelerini belirlemek üzere bugün oy kullanıyor. Iraklılar, Saddam Hüseyin rejiminin yıkılmasını izleyen yeniden yapılanmanın son etabını da böylelikle tamamlamış olacaklar. DW’den Peter Philipp, “yeni Irak’ın doğuşunu” derledi.

https://p.dw.com/p/AaJg

ABD Başkanı George Bush, bir uçak gemisinden Irak savaşını zaferle tamamladıklarını dünyaya ilan etmesinden 11 gün sonra, 2003 mayısının başlarında operasyonun tam urzuladıkları gibi ilerlemediğini teslim etmek zorunda kaldı. Bush’un, apar topar görevden aldığı Irak askeri amiri emekli general Jay Garner, Beyaz Saray entrikalarının kurbanı olmuştu. Çelik ökçeli postallarıyla da tam bir demir yumruk olduğunu dışa vuran diplomat Paul Bremer artık Başkan’ın Bağdat’taki adamı olacaktı.

Garner, daha başından beri Iraklılar’a daha fazla söz hakkı ve yetki verilmesinden yana çıkmış, aşiret reisleriyle buluşup onlara demokrasinin nimetlerini anlatmaya çalışmıştı. Emekli generalin, Irak halkına bir an önce seçme imkanı yaratılması yolundaki girişimlerinden hoşlanmayan Beyaz Saray bu ülke üzerindeki nüfuzunu devamlı kılacak bir formül aramaktaydı. Bremer, bu iş için seçilmiş kaftandı. Baas partisi, Irak’ın idari kademeleri ve ordusu dağıtıldı. Amerikan çıkarlarına hizmet edecek kadrolar arandı.

Amerikan yönetiminin toz kondurtmadığı uygulamalarını yadırgayanlar Irak geçici yönetiminin kurulmasında karşılaştıkları tuhaflıklara şaşırmadılar. Bremer’in “Geçici Koalisyon Otoritesi” çeşitli mezhep ve aşiret temsilcileri arasından özenle seçilmiş bir yönetim konseyi kurdu. Ama son söz Bremer’deydi. Amerikalı diplomatın her sözü emir yerine geçiyordu. 2004 yılının mart ayında yönetim konseyi ilk geçici anayasa taslağını onayladı.

Seçim baskısı

Zamanla seçim baskısı artıyordu. Şiiler’in dini lideri Ayetullah Ali Sistani, nüfusun %60’ını oluşturdukları için seçimde iktidarın kendilerine geçeceğini söyleyerek Şiiler’i sakinleştirmeye çalışıyordu. Washington yönetimi, İran ile sıkı ilişkileri olan Şii halk grubunun Irak’a hakim olmasını istemiyordu. Ama başka çare de yoktu. Başkan, egemenliğin Iraklılar’a devredilmesine razı olmuştu.

Yönetimin 30 Haziran 2004’te devredileceği açıklanmıştı. Ama teröristlere fırsat vermemek için bu tarihten üç gün önce yönetim konseyi görevi geçici hükümete devretti. Böylece Paul Bremer’in Irak macerası da son buluyordu. ABD büyükelçisi sıfatıyla Bağdat’a eski BM daimi temsilcisi John Negroponte gönderildi.

Şiddetin gölgesindeki 30 Ocak 2005 seçimini Sünniler boykot etti. Irak ilk kez hür seçimle belirlenmiş bir parlamentoya kavuştu. Geçici meclisin görevi yeni anayasayı hazırlayıp sonbaharda referanduma sunmak ve yeni anayasa temelindeki ilk hür seçimleri 15 Aralık’ta gerçekleştirmekti.

Anayasa referandumu

Zorlu bir mücadeleden sonra anayasa hazırlandı. Sünniler, 18 seçim bölgesine ayrılan Irak’ta söz hakkını tamamen kaybetmeyeceklerine ikna olmaya başladılar. Son kamuoyu araştırmaları da bütün terör ve şiddete rağmen durumun düzeleceğini düşünenlerin arttığını gösteriyor.

Olağanüstü gelişmeler olmaz ise Irak yıl başında demokratik seçimle belirlenmiş parlamentoya ve yeni bir hükümete kavuşacak. Böylece Washington yönetimine de Irak’taki Amerikan askeri mevcudiyetini gereğinden fazla uzatma nedeni kalmayacak.