Ankara Cem’i kaybetmekten üzgün

Türkiye daha Hrant Dink cinayetinin şokunu üzerinden atamadan, bir başka ölümle sarsıldı. Bir süredir akciğer kanseri tedavisi gören Dışişleri eski Bakanı İsmail Cem’in tedavi gördüğü İstanbul Cerrahi Hastanesi'nde hayatını kaybetmesi Ankara’da, gerek siyasetçiler arasında gerekse diplomatik çevrelerde büyük üzüntü yarattı.

Çeşitli hükümetlerde, aralıksız olarak yaklaşık beş yıl dışişleri bakanlığı görevinde bulunan İsmail Cem, özellikle Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin geliştirilmesine yönelik katkısıyla tüm dünyanın takdirini kazanmıştı.

Nitekim, Cem’in vefatına duyulan üzüntüyü de ilk açıklayanlardan biri, kurum olarak Dışişleri Bakanlığı oldu. Bakanlık açıklamasında, Cem'in Türk dış politikasına ve bakanlığa yaptığı katkıların unutulmayacağı vurgulandı.

"Beyefendi ve sıra dışı"

Hükümet adına ilk tepki de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu’ndan geldi. “İsmail Cem her şeyden önce bey efendiydi” diyen Başesgioğlu, Cem’in vefatı ile Türk siyasetinin “sıra dışı bir insanı kaybettiğini” vurguladı.

İsmail Cem, sadece dış politikada değil, Türkiye’nin iç politikasında da çok etkin bir isimdi. Türk solunun lider isimlerinden Erdal İnönü de Cem’in Türk siyasetine katkısına dikkat çekerek, ölümünün hem Türkiye, hem de sosyal demokrasi için büyük kayıp olduğunu söyledi.

Barış için çabaladı

Tüm dünyada ‘barış insanı’ olarak ün kazanan İsmail Cem, hastalığı ile boğuştuğu son günlerinde bile barışa katkı çabasından vazgeçmemişti. Cem, çeşitli ülkelerden 14 eski dışişleri bakanı ile birlikte ortak bir bildiri hazırlayarak, dünyanın kanayan yaralarından Darfur sorununun çözümü için çağrıda bulunmuştu.

Cem’in bir başka önemli vasfı ise gazeteciliği idi. Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğü’nün yanı sıra, pekçok gazetede köşe yazarlığı da yapan Cem, 67 yıllık hayatı boyunca, tutkusu olan fotoğraf çekmekten hiç vazgeçmedi.