1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Annan Tahran’da

Ajanslar2 Eylül 2006

BM Genel Sekreteri Kofi Annan, hem İran’ın nükleer programı hem de Lübnan krizi konusunda temaslarda bulunmak üzere İran’a gitti. ABD, Tahran’a yaptırım uygulanması konusunda sertlik yanlısı tutumunu sürdürürken, AB’den aksi yönde mesajlar geldi.

https://p.dw.com/p/AZip
Annan, İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, İran Dışişleri Bakanı Mutteki ve başmüzakereci Laricani ile görüşecek.
Annan, İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, İran Dışişleri Bakanı Mutteki ve başmüzakereci Laricani ile görüşecek.Fotoğraf: AP

İran’ın nükleer programı yüzünden yaşanan kriz dünya gündemini meşgul etme devam ediyor. BM Güvenlik Konseyi’nin İran’a uranyum faaliyetlerini durdurması için tanıdığı sürenin dolmasından ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun İran hakkında olumsuz bir rapor sunmasından sonra, Batı krizden çıkış yolları arıyor. Bu kapsamda BM Genel Sekreteri Kofi Annan çeşitli temaslarda bulunmak üzere İran’a gitti. Annan, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, İran Dışişleri Bakanı Manuçher Mutteki, İran’ın nükleer konulardaki başmüzakerecisi Ali Laricani ile görüşecek. BM Genel Sekreteri Annan’ın İran’ın dini lideri Ali Hamaney ile bir araya gelmesi de muhtemel. Annan’ın dosyasında Tahran’ın nükleer programı ve Lübnan krizi var.

Bu arada Avrupa Birliği, İran'a yaptırım uygulanması için erken olduğunu, ancak Tahran yönetiminin nükleer enerji programıyla ilgili ortaya çıkan sorunun giderilmesi için acele etmesi gerektiği mesajını verdi. AB Ortak Dış Polikita ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Javier Solana, İran’ın nükleer programıyla ilgili ortaya çıkan sorunu çözmesi konusunda acele etmesini isteyerek, "İran’ın adım atması için önünde sınırsız bir zaman yok" dedi.
AB dönem başkanı Finlandiya’nın Lappeeranta kentinde düzenlenen AB gayriresmi dışişleri bakanları toplantısının ilk günün ardından yapılan basın toplantısında konuşan Solana, önümüzdeki günlerde İran’ın nükleer enerji programıyla ilgili baş müzakerecisiyle görüşeceğini hatırlatarak, “İran ile müzakereler sırasında somut bir biçimde müeyyidelere doğru yönelmek akılcı değil,” dedi. BM Güvenlik Konseyi üyelerinin yaptırım konusunu gözden geçirebileceklerini ifade eden Solana, AB’nin ise Tahran yönetimiyle gerçek bir müzakere olup olmayacağını görmek için hazırlandığını belirtti.

Gerilim yerine diplomasi

Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, İran'ın, nükleer enerji programıyla ilgili ortaya çıkan krizin aşılması konusunda uluslararası topluluğa, harekete geçeceğini gösterecek bir sinyal vermesi gerektiğini söyledi. Gayrıresmi AB dışişleri bakanları toplantısının ikinci gününde basına konuşan Steinmeier de "İran'a kapıları kapatmıyoruz, ancak İran'ın da bize bir mesaj vermesine ihtiyacımız var" dedi. BM Güvenlik Konseyi’ndeki müzakerelerin önümüzdeki günlerde ve haftalarda gerilime yol açmasının hiç kimsenin çıkarına olmadığını ifade eden Steinmeier, bu yüzden İran'ın müzakere masasına gelip gelmeyeceğini görmek için bir şans verilmesinden yana olduğunu belirtti.

Fransa'nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanı Catherine Colonna da yaptığı açıklamada, krizin aşılması için İran'ın birkaç gün içinde harekete geçmesini beklediklerini söylerken, Hollanda Dışişleri Bakanı Ben Bot da “İran”a müeyyide uygulamadan önce diplomasiye mümkün olduğu kadar fazla şans verilmesi gerektiğini,” ifade etti. Slovenya Dışişleri Bakanı Dimitrij Rupel, AB dışişleri bakanlarının, İran ile görüşmeler için Javier Solana'ya, iki hafta süre tanıdığını bildirdi. Solana, 6 Eylül’de Almanya'nın başkenti Berlin'de İran'ın baş müzakerecisi Ali Laricani ile görüşecek.

“Yaptırımların hedefi İran halkı olmayacak”

Öte yandan ABD sertlik yanlısı tutumunu sürdürüyor. ABD'nin BM daimi temsilcisi John Bolton, İran'a karşı düşünülen yaptırımların genel olarak İran halkını hedef almayacağını belirterek “Ümidimiz yaptırımların İran halkını en az düzeyde etkilemesi,” dedi. Bolton, yaptırımların genel olarak İran halkını hedef almayacağını belirterek, sorunlarının İran halkıyla değil, nükleer silah üretme peşinde olan İran hükümetiyle olduğunu ifade etti. BM'de gazetecilerin İran ile ilgili soruları üzerine yetkili, BM'nin 1696 sayılı kararına atıfta bulunarak, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerini askıya alması gerektiğini söyleyerek, “Bu ABD'nin şartı değil, bu BM Güvenlik Konseyi'nin,ama öncelikle Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun ve üç AB ülkesinin şartı,” diye konuştu.

Yaptırımlarla ilgili olaraksa Bolton, üç AB ülkesi, BM Güvenlik Konseyi üyeleri ve diğer ülkelerle yaptırımlar konusunda ne gibi bir kararı alınabileceği konusunu görüştüklerini, bu konuda çeşitli seçenekler olabileceğini söyledi. Bolton, yaptırımların başta hafif tutulup zamanla ağırlaşabileceğini ya da baştan daha sert yaptırımlar öngörülebileceğini belirterek, bu konuda henüz bir karara varılmadığını vurguladı.
İran’a yönelik yaptırımlar konusunun, AB Yüksek Temsilcisi Javier Solana ile nükleer naşmüzakereci Ali Laricani'nin haftaya yapacakları toplantıdan sonra da tartışılmaya devam edeceğini vurgulayan Bolton, ABD'nin Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Güvenlik Girişimi (Proliferation Security Initiative) çerçevesinde 60 ülkeyle işbirliği içinde olduğunu hatırlattı.