1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa İran'ın nükleer sorununa çözüm arıyor

Derleyen: Elmas Topcu9 Ağustos 2005

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, bugün Viyana’da uranyum işleme çalışmalarını yeniden başlatan İran’ın nükleer programını görüşüyor. Tahran yönetimi, sivil amaçlı nükleer çalışmaları için zenginleştirilmiş uranyuma ihtiyacı olduğunu açıklamış ve İsfahan’daki tesislerini çalıştırmıştı.

https://p.dw.com/p/Aadt
Ajanstan yetkililer İsfahan'daki incelemelerini sürdürüyor
Ajanstan yetkililer İsfahan'daki incelemelerini sürdürüyorFotoğraf: AP

Avrupa Parlamentosu üyeleri şu sıralar İran’da görüşmeler yapıyor. Tahran yönetimi ile müzakere maratonu yaşayan ekip nükleer program krizini aşma arayışı içinde. Avrupa Birliği, nükleer faaliyetlerine son vermesi halinde İran ile ticari ilişkilerini geliştirmeyi hedefliyor. Birlik ayrıca uranyum zenginleştirme yöntemi ile elde edilen ürünleri, İran’a Avrupa ve Rusya’dan sağlama garantisi veriyor. İran ise uluslararası anlaşmaların kendisine tanıdığı hakları sonuna kadar kullanacağını belirterek, sınırlarını zorluyor. Avrupa Parlamentosu’nun İran Delegasyonu Üyesi Michael Gahler, İran’ın yasal olarak gidebileceği kadar ileri gittiğini, bunun bir adım ötesinin uluslararası düzenlemelerin ihlali anlamına geleceğini vurguluyor. Gahler, İran’ın İsfahan’da uranyum zenginleştirme işlemine başladığını, ama Kuzey Kore’nin yaptığı gibi Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın mühürlediği tesisleri kendi başına açmadığına dikkat çekiyor. Bu aşamadaki görevlerinin Tahran yönetimine sınırını göstermek olduğunu belirten Gahler, “Uranyum işlemeye devam ederseniz ticari ve ekonomik ortaklık sözümüzü unutun” demenin doğru olacağını vurguluyor.

AB'nin elindeki koz

İran’a sunulan ekonomik işbirliği teklifi Avrupa Birliği’nin elindeki en güçlü koz, çünkü Tahran yönetimi Avrupa ile ticari ortaklığını geliştirmek istiyor. Avrupa’ya sunacağı petrol ve madenlere karşılık teknoloji transferi talep ediyor. Ayrıca uluslararası düzeyde işbirliği yaptıkları noktalar var. Örneğin Afganistan’daki Taliban örgütüne karşı mücadelede de, AB ve Tahran birlikte hareket ediyor, Afganistan üzerinden İran’a oradan da Avrupa’ya akan uyuşturucu ticaretinin engellenmesi de iki tarafın isteği. Afganistan’ın dışında Irak’ta huzur ortamı sağlanması yine AB’nin ve İran’ın ortak dileği. Uzunca yıllar sorun yaşadığı, tehlikeli bir komşu yerine İran da sakin ve kontrollü bir Irak umuyor.

İran'ın korkusu

Öte yandan Amerika Birleşik Devletleri’nin Irak’ta güç kazanması tehlikesi İran’ı ürkütüyor, ama diğer beklentiler bu endişeyi bastırıyor.

Avrupa Birliği, nükleer programına son vermesine karşılık İran’a karşı elinde tuttuğu ekonomik işbirliği kozunu iyi oynayabilirse sorunun çözülebileceğini umuyor. Aksi takdirde İran ile yaşanan kriz BM Güvenlik Konseyi’nde görüşülecek. Konsey’den İran’a yaptırım kararı çıkması zor görünüyor, çünkü daimi üyelerden Çin ve Rusya Tahran yönetimine yaptırıma karşı çıkıyor. Avrupa Parlamentosu’nun İran Delegasyonu üyesi Michael Gahler de sorunun BM’e taşınması ve İran ile müzakerelerin tamamen durdurulması için henüz erken olduğunu vurguluyor.

ABD İran'a yumuşadı

Ortadoğu uzmanlarından Volker Perthes ise İran ile yaşanan nükleer program tartışmalarının Amerika Birleşik Devletleri’nin geçen yıllara oranla İran’a karşı tutumunu yumuşattığına dikkat çekiyor. Washington’un, Avrupa Birliği’nin savunduğu noktaya iyice yaklaştığını söyleyen Perthes, Amerikan yönetimi İran ile müzakerelerde Avrupa Birliği’nin sunduğu teklifi desteklemeye başladığına dikkat çekiyor. Perthes, “Kim bilir belki de Kuzey Kore görüşmelerinde olduğu gibi Amerika Birleşik Devletleri, İran ile müzakerelerde de sakin 3. taraf olarak yer alabilir ve dolaylı da olsa, size saldırmak gibi bir amacımız yok mesajını verebilir” diyor.

Başbakan Schröder'in tepkisi

Bu arada Almanya Başbakanı Gerhard Schröder de, İran ile müzakerelere devam edilmesi gerektiğini kaydetti. Schröder, gelinen aşamada sorunun çözümünün güç olduğunu, ancak diplomatik yollar dışında da bir alternatif görmediğini belirtti. Schröder, İran’ı da izlediği politika konusunda dikkatli olması ve verdiği kararları bir kez daha düşünmesi yönünde uyardı.