1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa sinemasında Hollywood mücadelesi

Katharina Dreuw9 Aralık 2004

AB’nin ”Media Plus” projesiyle desteklenen Avrupa sineması Hollywood’un karşısında ayakta durmaya çalışıyor. Avrupalı yapımcılar iyi senaryolarla gücünü kanıtlamaya çalışırken, getirilen yeni önerilerden biri de Hollywood’la ortak projeler yapmak...

https://p.dw.com/p/AaeN
Avrupalı sinemacıların ses getirdiği filmlerinden biri de "Amelie’nin Harika Dünyası” idi...
Avrupalı sinemacıların ses getirdiği filmlerinden biri de "Amelie’nin Harika Dünyası” idi...Fotoğraf: dw-tv

Dünya sinema filmi pazarının yüzde 80’lik payı Amerikan film piyasasına ait. Avrupa sineması da dev Hollywood piyasasına karşısında ayakta durmaya çalışıyor. AB, işte bu hedefe yönelik olarak ”Media” adı altında 1991 yılında bir proje uygulamaya koymıştı. 2001 yılında projenin adı ”Media Plus” olarak değiştirildi ve 2001- 2005 yılları arasında 400 milyon Euro’luk bütçe ayrıldı. Birliğin mali destek sağlayacağı film projeleri için Avrupalı film yapımcılarının yerine getirme yükümlülüğünde oldukları katı bir kriterler kataloğu da bulunuyor.

”Amelie’nin Harika Dünyası” adıyla üç yıl önce vizyona giren filminin ana teması, Amelie adındaki genç kızın, çevresindeki insanların yaşamlarını değiştirmek için bir peri kızı olmaya karar vermesidir. Fransız yönetmen Jean-Pierre Jeunet’nin filmi Amelie, diğer birçok film gibi AB’nin Media Plus film destekleme fonlarından destek aldı. AB’nin desteği, filmin tüm Avrupa’da gösterime girmesi için bir anlamda mali teminat sağlamış oldu.

Ortak prodüksüyonlar

Avrupa Film Destekleme Kuruluşu’nun Almanya temsilcisi Cornelia Hammelmann, sinema filmlerinin üretildikleri ülkeler dışında gösterime girebilmesinin ancak Media’nın desteğiyle mümkün olduğuna işaret ediyor. Hammelmann, farklı Avrupa ülkelerinden sinemacıların katıldıkları kurslar için Media’nın parasal katkılarının da önemini vurgulayarak şöyle dedi:

”Bu destek, film yapımcılarının birbirleriyle tanışmaları ve belki de ortak film prodüksiyonlarını organize etmelerini de gündeme getiriyor. Ortak prodüksiyonlar genelde daha pahalıya mal oluyor. Ancak sonuçta riskler ortak olarak üstlenildiği ve filmin sunulacağı piyasa da o oranda geniş olacağı için bunlar büyük filmler oluyor.”

Hollywood’la ortaklık önerisi

Avrupa sinemasını ”Avrupa sineması” yapan özellikler sorulduğunda ise Hammelmann, iyi bir öykü ve bu öykünün iyi bir biçimde izleyiciye anlatılması olduğunu söylüyor. Bir Alman film işletmesinin yöneticisi olan Hennig Molfenter da iyi senaryosu olan Avrupalı filmler ve özel efektlerle desteklenen Hollywood filmleri arasında bir ayrıştırmaya gidilemeyeceğini, Hollywood filmlerinin de her zaman kötü aksiyon filmleri olmadığını belirtiyor.

Bu nedenle Henning Molfenter’in bu konuda başka bir reçetesi var. Hollywood filmlerinin Avrupa’da da üretilmesi için olanaklar yaratılması, bundan her iki tarafın karşılıklı yarar sağlaması, farklı iki film geleneğinin birbirinden birşeyler öğrenerek sınırların bir noktada buluşması.

Sinema merkezlerinin birbirine yakınlaştırılması konusunda herkes görüş birliği içinde. Ancak Avrupa Film Destekleme Kuruluşu Almanya Temsilcisi Cornelia Hammelmann, film üreticisi olarak Avrupa kıtasının öneminin gittikçe arttığını vurguluyor ve Amelie filmini buna örnek gösteriyor. Hammelmann, ”Karşı dengelerin olması güzel bir şey ve bu beraberinde kaliteli yapımların ortaya çıkmasını ve bunların finanse edilebilmesini getiriyor. Avrupa piyasası gittikçe bilinçlere daha fazla yerleşiyor ve başarı elde ediyor” diyor.