1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Sıra İtalya'da mı?

13 Haziran 2012

İspanya'nın Avrupa Mali Kurtarma Fonu'nun kapısını çalmasının ardından gözler İtalya'ya çevrildi. Avusturya Maliye Bakanı Maria Fekter'e göre, Euro Bölgesi'nin üçüncü büyük ekonomisi de Brüksel'den yardım isteyebilir.

https://p.dw.com/p/15CvD
Symbolbild Eurokrise ItalienFotoğraf: DW

İtalya’nın sıcak para akışını sağlamak için sürekli daha fazla faiz ödemesi gerekiyor. 12 Haziran Salı günü Roma hükümeti, 10 yıllık devlet tahvillerinin faizine yüzde 6,66 oranında güvence vermek zorunda kaldı. Yatırımcılar ise İtalyan devlet tahvillerini ellerinden çıkarmaya çalışıyor, kredi kaybı sigortası yaptıranların sayısı ise giderek artıyor. Mario Monti liderliğindeki İtalyan hükümetinin üzerindeki baskı da giderek büyüyor.

Euro Bölgesi’nin dördüncü büyük ekonomisine sahip İspanyol hükümeti ise ülkesindeki çökmek üzere olan bankaları Brüksel’in yardımı olmadan kurtaramayacağını itiraf etmek zorunda kaldı. Avusturya Maliye Bakanı Maria Fekter, aynı yardıma İtalya’nın da başvurabileceğini ihtimal dışı görmüyor. Fekter, katıldığı bir televizyon programında, İtalya’nın öncelikle kendi çabası ile borç krizini aşması gerektiğini belirtti.

Mario Monti Italien Ministerpräsident Regierung
İtalya Başbakanı Mario MontiFotoğraf: picture alliance/dpa

İtalya ve İspanya arasındaki farklar

Euro Bölgesi’nin üçüncü büyük ekonomisi de İspanya ile aynı yola başvurursa Avrupa’yı kasıp kavuran borç krizinde yeni bir perde daha açılacak demektir. Ancak İtalya ve İspanya’daki malî sorunların benzerliği kadar, büyük farklılıklar taşıdığını düşünenler de var. Bunlardan biri olan Bavyera Eyalet Bankası Bayern LB’nin baş iktisatçısı Jürgen Pfister, iki ülkedeki en büyük farkı şöyle özetliyor: “Durum temelde ikisinde farklı. Çünkü İspanya’daki gibi patlayan bir emlak balonu söz konusu olmadığı için İtalya’da bir banka sorunu yok.”

Pfister’e göre İtalya’da hâlihazırdaki en büyük sorunu, 2012 yılında start verilen sıkı tasarruf tedbirleri nedeniyle ülke ekonomisinin daralması oluşturuyor. Pfister, bunun somut boyutlarının önümüzdeki yıllarda da açıkça hissedileceğini belirtiyor.

Ekonomist Pfister, yeni borçlanma oranının düşürülmesi konusunda da İtalya’nın İspanya’ya oranla açık ara önde olduğunu kaydediyor. Pfister, “İtalya bütçe konsolidasyonunda önemli adımlar kaydetti. İtalya’nın bu yılki yeni borçlanma oranı yüzde 2’ye yaklaşırken, İspanya’da ise eğer şansımız varsa ancak yüzde 6,5’i bulacaktır.”

"İtalya'yı kurtarmaya fon yetmez"

Bavyera Eyalet Bankası'nın baş iktisatçısı Pfister’e göre İtalya’nın borç sorununu kendi başına kontrol altına alabilmek açısından İspanya’ya göre çok önemli avantajları da var. Pfister, “Bunlara İtalyan ekonomisinin rekabet gücü ve ülkede İspanya’ya oranla daha gelişmiş bir sanayileşme örnek verilebilir” diyor.

Österreich Finanzministerin Maria Fekter
Avusturya Maliye Bakanı Maria FekterFotoğraf: picture alliance/Herbert Neubauer

Birçok ekonomist Mario Monti liderliğindeki teknokratlardan oluşan İtalya hükümetinin ciddi beklentileri henüz karşılayamadığını düşünüyor. Pfister, 2013’te yapılacak genel seçimlerin tasarruf tedbirlerinin hayata geçirilmesine gölge düşürdüğünü belirtiyor. Ancak Pfister, Avusturya Maliye Bakanı Fekter gibi Roma hükümetinin Euro kurtarma fonunun kapısını çalacağını düşünmüyor. İtalyan hükümetinin sorunlarını kendi başına çözeceğine inanan Pfister, “Eğer çözemez ise Euro Bölgesi bir başka sorunla karşı karşıya kalır. Zira Euro kurtarma fonunun genişletilmiş hali bile İtalya’yı kurtarmaya yetmez” diye konuşuyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Dirk Kaufmann / Çeviren: Başak Demir

Editör: Ercan Coşkun