1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

“Avrupa’ya sınır çizilmemeli”

Bernd Riegert / DW22 Mart 2007

AB’nin 50. kuruluş yıldönümü yaklaşırken DW’ye özel bir röportaj veren AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, AB’ye sınır çizmemek gerektiğini, Avrupa’nın sınırlarının her kuşak tarafından yeniden belirlenmesi gerektiğini söyledi. Barroso, DW’nin Brüksel temsilcisi Bernd Riegert’in sorularını yanıtladı...

https://p.dw.com/p/AZSD
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, AB'nin geleceğinden umutlu.
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, AB'nin geleceğinden umutlu.Fotoğraf: AP

AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, 27’ler Avrupası’nın atalete sürüklenmemek için mutlaka yeni bir idari yapıya kavuşturulması gerektiği görüşünde. Birlik düşencesinin krize sürüklendiği iddialarına katılmayan Barroso Pazar günü Berlin’de yapılacak olan devlet ve hükümet başkanları zirvesinden oldukça ümitli.

Barroso, “Berlin Açıklaması’yla dinamizm kazanmayı ve Almanya’nın dönem başkanlığı sona erene kadar sorunun çözümü için bir takvim ya da çözüm taslağı üzerinde anlaşma sağlanmasını umuyorum” diyor.

“Örnek bir tarih yazdı”

Jose Barroso, DW’ye verdiği özel mülakatta, iki Dünya Savaşı’nın ardından kurulan Avrupa Birliği’nin barış, yeniden imar ve bütünleşme açısından dünyaya örnek olacak bir başarı tarihi yazdığını ve önümüzdeki 50 yılın daha da iyi geçeceğini söyledi.

Barroso sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa’nın çağımızdan korkmasına neden yok. Aksine küreselleşmede son derece başarılıyız. Yarının dünyasına hazır olduğumuzu gösterdik. Avrupa fikrinin hüsranla noktalanacağını sanmıyorum. 21. yüzyılın sorunlarıyla başa çıkabilecek kaynaklara sahibiz.”

“Sınır çizilmemeli”

Bundan sonraki adımın Balkan ülkelerinin Birlik bünyesine alınması olabileceğini belirten Komisyon Başkanı, azami üye sayısı tespit edilemeyeceğini ve Avrupa’nın sınırlarının her kuşak tarafından yeniden belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Barroso, “Şimdiden sınır çekmenin akıllıca bir davranış olacağını sanmıyorum. Sınır çekmek aynı zamanda dışlamak anlamına da gelir. Önemli olan Avrupa’nın işlerliğini korumaktır” dedi.

50 yıldır barış içinde işbirliğine emsal teşkil eden Avrupa Birliği’nin Nobel Barış Ödülü’ne layık olup olmadığı sorusuna ise eski Portekiz Başbakanı muhafazakar politikacı Jose Barroso şu öneriyle karşılık verdi:

“Bu ödülü Helmut Kohl’ün hak ettiği kanaatindeyim. Avrupa fikrine hizmet etmekle Avrupa barışına büyük katkıda bulunmuş oldu. Avrupa kıtasının barış içinde ve barışarak gelişmesine birçok politikacının katkısı oldu. Ama çoğu zaman onları arımızdan ayrıldıklarında hatırlıyoruz. Ama Avrupa’yı büyük başarılara taşıyan bu şahsiyetlere hayattayken takdirlerimizi sunmalıyız.”