1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Bahar yorgunluğuna dikkat!

Yeşim Kasap1 Nisan 2006

Soğuklar gidiyor, güneş artık daha sık yüzünü gösteriyor, bahar kapıda… Ama nedense, kendinizi yorgun, halsiz, isteksiz hissediyorsunuz. Zaten geceleri de pek iyi uyuyamıyor, sabahları uykunuzu almamış olarak kalkıyorsunuz… Üzerinde fazla düşünmeye, incelemeye gerek yok: Orhan Veli’nin dediği gibi “Beni bu güzel havalar mahvetti“: Muhtemelen bahar yorgunluğundan muzdaripsiniz!

https://p.dw.com/p/AaPr
Havaların ısınmasıyla birçok kişi kendini parklara atıyor
Havaların ısınmasıyla birçok kişi kendini parklara atıyorFotoğraf: AP

Bahar yorgunluğu ya da tıp dilindeki adıyla “mevsimsel duygulanım bozukluğu“, daha çok baharın ilk günlerinde kendini hissettiriyor. Açıklaması da gayet basit: Beden, biyolojik saatimiz, mevsim değişimine ayak uydurmakta zorlanıyor. Havaların ısınmasıyla birlikte, damarlarda bir genişleme oluyor. Bu da tansiyonun düşmesine neden oluyor. Baş dönmesi, yorgunluk, uygusuzluk, vücutta karıncalanma gibi belirtiler ortaya çıkıyor.

Bahar yorgunluğunun nedeni

Bilim adamları henüz bahar depresyonunun üzerindeki sır perdesini tam olarak aralayamadı. Ancak bedenimizin salgıladığı serotonin ve melatonin hormonlarının da etkisi olduğu biliniyor.

Sağlıklı bir kişinin bedeni, yaklaşık dört hafta içinde yeni hava şartlarına uyum sağlıyor. Vücut, dengesini bulmaya çalışırken, havadaki ani ısı değişiklikleri, bu alışma süresinin uzamasına neden oluyor. Açıkçası bahar yorgunluğunun önüne geçmek mümkün değil. Ama spor, güneş, temiz hava ve doğru beslenmeyle bu depresyonu hafif şekilde atlatılabilir pekala.

Kış uykusundan uyanmak şart

Uzmanlar, “Öncelikle vücut kış uykusundan uyanmalı,“ diyor. Bunun yolu da gün ışığından faydalanmaktan geçiyor. En doğrusu, -ve tabii mümkün olduğu sürece- hayatın akışını güneşin ritmine uydurmak: Yani güneşin doğmasıyla birlikt erken kalkmak ve erken yatmak…

Beslenmede nelere dikkat edilmeli?

’Toplayıcı ve acvı’ olduğumuz dönemlerden bize miras kalan bir özelliğimiz, yiyeceğin kıt olduğu kış aylarını atlatabilmek için yağlı yiyeceklere ağırlık vermemiz nedeniyle, hemen hepimiz hayli yağ bağlamış durumdayız. Ama vitamin ve mieneral depoları boş. Dolayısıyla bağışıklık sistemimiz zayıf. Böylece mevsimsel değişime ayak uydurmak daha zorlaşıyor. Çaresi, bol bol sebze ve meyve tüketmek! Rengarenk meyve ve sezbeler sadece besin değerleriyle vücudumuza değil, ayrıca görüntüleriyle de ruhumuza hitap ediyor. Bu arada bol bol sıvı almayı da ihmal etmeyin.

Hareket edin!

Ve tabii temiz hava ve hareket unutulmamalı. Zira bahar yorgunluğunun asıl müsebbibi kan dolaşımındaki aksaklık. Kan dolaşımınızı hzlandırmak için kilometrelerce koşup boncuk boncuk ter dökmeniz gerekmiyor. Uzmanlar, açık havada yapılacak kısa yürüyüşler ve esneme hareketlerini tavsiye ediyor. Hala kışın miskinliğini üzerinden atamayanlar, dönüşümlü sıcak-soğuk duşlar ve vitamin haplarıyla zindelik kazanabilir.

Depresyon tehlikesi

Tüm bu tavsiyeler hiçbir işe yaramaz ve bahar depresyonunuz dört haftadan fazla sürerse, o zaman doktorun yolunu tutmanın vakti geldi demektir. Çünkü bahar yorgunluğu depresyona dönüşmüş olabilir. Özellikle de kış aylarında depresif olanlarda bu ihtimal artıyor.