Barroso'yu zorlu bir görev bekliyor

Jose Manuel Barroso, gerek Avrupa’nın kıdemli büyük ülkelerini gerekse yeni üyeleri memnun bırakacak sihirli bir formül arıyor. Barroso, şimdiye dek yaptığı açıklamalarda, komisyonu oluştururken Avrupa başkentlerinin işine müdahale etmesine razı olmayacağını sık sık yineledi. Almanya, Fransa ve İngiltere’nin sanayi ve ekonomiden sorumlu bir "süper komiser" görevlendirilmesi yönündeki isteklerine sıcak bakmayan Barroso, bu talepleri şu cümleyle yanıtladı: ”Başkanlığını yaptığım bir komisyonda, birinci ve ikinci sınıf komiserler olmayacak."

AB ülkelerinin oy birliği ile seçtiği yeni Komisyon başkanı güç durumda. Siyasi gözlemciler, Barroso’nun tüm talepleri ödün vermeksizin geri çeviremeyeceğini ama öte yandan kendi pozisyonunu kararlılıkla kabul ettiremediği takdirde, bunun büyük bir zayıflığın ilk işareti olarak algılanacağını ve sonuçta üye ülkeler tarafından istismar edileceğini belirtiyorlar. Berlin hükümeti, yaptığı resmi açıklamalarda, iç pazardan sorumlu komiserlik gibi önemli grevleri dağıtmanın, sadece Komisyon Başkanı’nın yetki alanına girdiğini vurguluyor. Ancak Almanya’nın, şimdiye dek Avrupa’nın genişlemesinden sorumlu komisyon üyesi olarak görev yapan Günter Verheugen’i, Avrupa’nın ekonomi politikasında önemli bir yetki mercii olan, iç pazar komiseri olarak görmek istediği biliniyor. Sözkonusu komisyon üyeliğinde, Fransa ve İngiltere’nin de gözü var. AB’nin ticaretten sorumlu komisyon üyeliğini de isteyen İngiltere’de "The Independent" gazetesi, eski bakanlardan Peter Mandelson’un bu görevi üstleneceğini açıkladı bile.

Gayrıresmi görüşmeler yapılıyor

Jose Manuel Barroso şimdiye dek, görev dağılımına ilişkin tüm söylentileri geri çevirdi. Komisyon sözcülüğünden yapılan açıklamalara göre, komisyon üyeleri en geç 27 Ağustos’a kadar açıklanacak. Bu tarihten önce kararını vermek zorunda olan Barroso, şu sıralarda birlikte çalışacağı komiser adaylarıyla gayriresmi görüşmeler yapıyor. Barroso’nun komisyondaki kadın üyelerin sayısını 8’e yükseltme amacını gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği de henüz bilinmiyor. Örneğin dış politikadan sorumlu komiserliğe aday olan Avusturya Dışişleri Bakanı Benita Ferrero-Waldner’in erkek rakipleri karşısında ne denli şans sahibi olduğu tartışma konusu.

AB’nin genişlemesiyle sayıları 19’dan 24’e yükselen yeni komisyon üyelerinin resmen açıklanacağı güne kadar pazarlık, tartışma ve söylentilerin sonu gelmeyecek gibi görünüyor. Komisyon oluştuktan sonra yeni başkanı zorlu bir aşama bekliyor. Barroso’nun kısmen yeni üyelerden oluşacak olan ekibinin birbirine alışması, birlik ve baraberlik içinde çalışacak tecrübeyi edinmesi de başkanın büyük ölçüde başkanın başarısına bağlı.