Bavyera Başbakanı şimdilik rahat

Federal Alman hükümetinin ortaklarından Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisinin genel başkanı ve Bavyera eyaletinin başbakanı Edmund Stoiber’in siyasi kariyeri tehlikede. 2005 genel seçimleri sonrası Berlin’de federal hükümete geçme teklifini reddederek itibar kaybı sürecini bizzat kendisi başlatan Stoiber, parti içindeki genç rakibi Gabriele Pauli’nin özel hayatı ve olası açıkları hakkında araştırma emri verdiğinin ortaya çıkmasıyla zor durumda kaldı. Stoiber, yerini alması beklenen Federal Tüketici Haklarını Koruma Bakanı Horst Seehofer hakkında yürütülen karalama kampanyasının arkasında da yine Stoiber’in yer aldığı konuşuluyor.

Hıristiyan Sosyal Birlik’in Salı gecesi yaptığı toplantıda ise Stoiber’in kaderi hakkında kesin bir yargıya varılmadı, 2008 yılında eyalet seçimlerinde CSU adına yarışa girecek isim henüz belirlenmedi.

Edmund Stoiber’in karakterini tanımlayan siyasal gözlemciler iki özelliğine dikkat çekiyor: Stoiber’in güçlü yanı, her türlü ayrıntıyı yakalayan titizliği. Hatta bu özelliği, onun “dipnotların efendisi” şeklinde anılmasına yol açıyor. Stoiber’in zayıf yanı ise bir hukukçu olmasına rağmen hitabetinin eksik kalması. Konuşmalarının dinleyici tarafından ilgiyle takip edilmesini bir kenara bırakın stand-up komedyenlerinin birçoğu repertuarında Stoiber’e yer veriyor.

14 yıldır lider

Stoiber’i bir süredir partisi Hıristiyan Sosyal Birlik’ten yükselen muhalif sesler zorluyor. Parti tabanı, Bavyera eyalet başbakanlığını 14 yıldan bu yana yürüten Edmund Stoiber’in koltuğunu ne zaman yeni kuşaklara devredeceğini sorguluyor. Stoiber, artan baskının farkında olduğunu gizlemeye gerek duymuyor: “Ateş altında olduğumun farkındayım. Amu unutmayın ki hamama giren terler. Harareti düşürmek için birtakım adımlar atmayı düşünüyorum.”

Edmund Stoiber’in adı kamuoyunda ilk kez 1978 yılında Franz Josef Strauss’un genel sekreterliği sırasında duyuldu. Stoiber uzun yıllar Strauss’un sağ kolu rolünü üstlendi. Franz-Josef Strauss’un ölümünün ardından 1988 yılında eyalet içişleri bakanlığına getirildi. “Düzen ve yasa adamı” olarak isim yaptı ve sığınmacı, yabancı ve güvenlik konularında yaptığı çıkışlarla adını duyurdu. 1993 yılında, favori olarak görülen dönemin federal maliye bakanı Theo Waigel’i saf dışı bırakarak Bavyera eyaletinin başbakanlığına seçildi.

Stoiber, keskin çıkışlarına rağmen kararsız ve ikircikli tavırlı bir siyasetçi olarak ön plana çıktı. 2004 yılında Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın Avrupa Birliği Komisyon Başkanlığı önerisini reddetti.

Federal hükümette yer almak istemedi

Siyasal gözlemciler, Edmund Stoiber’in siyasi hayatı açısından 2005 yılının Eylül ayında yapılan erken seçimlerin dönüm noktası olduğuna dikkat çekiyor. Seçim yarışını kılpayı önde bitiren Angela Merkel, bakanlar kurulunda Edmund Stoiber’e de yer ayırdı. Bavyeralı liderin, federal hükümette ekonomi ve maliyeden sorumlu süper bakan olarak görev yapması öngörüldü. Ancak Stoiber, haftaları bulan karar ve değerlendirme sürecinin ardından Berlin teklifini reddetti. Stoiber’in federal hükümete geçmemesi, Hıristiyan Sosyal Birlik bünyesinde büyük tartışmaya neden oldu.

Geçen haftalarda Hristiyan Sosyal Birlik mensubu bir kadın yerel yönetici Gabriele Pauli’nin açıklamaları tartışmayı daha da alevlendirdi. Pauli, Stoiber’in 2008 yılında yeniden eyalet başbakan adayı olup olmayacağının parti tabanına sorulması gerektiğini ilan etti. Stoiber bu talebe “Hem başbakanlığa aday olacağım hem de 5 yıl daha görevde kalacağım” sözleriyle yanıt verdi. Siyasal bilimci Heinrich Oberreuther, tartışmanın temelinde ‘gerçeklik kaybı’nın yattığına dikkat çekiyor: “Uzun süreli iktidar gerçeklik duygusunu yıpratıyor; iletişim yollarını olumsuz yönde etkileyen üstünlük hissinin gelişmesine yol açıyor. Kanımca, Bavyera’da eyalet yönetimiyle parti tabanı, gerçekleri artık farklı gözlerle algılıyor.”

Stoiber’e bağlı kadrolar hala makul bir veda senaryosu tespit etmeye çalışırken diğer yandan anketler tabanda Stoiber’e verilen desteğin yüzde 30’lara gerilediğini ortaya koyuyor.