1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Belçika’da El Kaide’ye darbe

11 Aralık 2008

Belçika Federal Polisi, bugün düzenlenen operasyonlarla, terör örgütü El Kaide'nin Belçika kanadının çökertildiğini bildirdi. Yetkililer, zanlıların Brüksel’de ses getirecek eylem hazırlığı yaptıklarını açıkladılar.

https://p.dw.com/p/GE3p
Fotoğraf: AP Graphics

Federal Savcılık tarafından yapılan basın toplantısında, bu sabah, Liege ve Brüksel kentlerinde toplam 16 operasyon düzenlendiği, 3 kişinin tutuklandığı, 11 kişinin gözaltına alındığı duyuruldu.


ABD istihbarat birimleriyle işbirliği çerçevesinde düzenlenen operasyonlarda, Afganistan'dan yeni geldikleri belirlenen, kimlikleri hakkında bilgi verilmeyen 3 kişi tutuklanırken, bunlardan birinin, Belçika'da düzenleyeceği intihar saldırısı öncesinde ailesine ve yakınlarına veda mesajları ilettiğinin belirlendiği, bu amaçla hazırlanmış bir video kaydının da ele geçirildiği bildirildi.


Polis takibine alındılar

Savcılık, El Kaide üyesi olan bazı Belçikalıların uzun süredir izlendiğini, Belçika'da terör eylemi tehdidinin ciddi olduğunu, ancak izlenen teröristlerin hedef ve niyetlerinin tam olarak belirlenemediğini, bugün Brüksel'de düzenlenen AB zirvesi sırasında bir eylem olasılığı göz önünde bulundurularak operasyonların bu sabah başlatıldığını açıkladı.


Ele geçirilen El Kaide üyesi Belçikalıların Pakistan ve Afganistan'da eğitim gördükleri, tatbikatlara katıldıkları, terör örgütünün üst düzey yöneticileriyle temaslarda bulundukları ifade ediliyor.


Belçika'da intihar saldırısı planlayan teröristin ülkeye 4 Aralıkta giriş yaptığı belirlendi.


Savcılık, bugünkü operasyonlarda çeşitli belgelerin ele geçirildiğini, silah ve patlayıcı bulunamadığını duyurdu.

Belçika Federal Savcılığı, geçen ay sonunda, terörle mücadele çerçevesinde, ülke çapında düzenlenen, Fas asıllı teröristlerin hedef alındığı kapsamlı bir operasyonla 11 kişinin tutuklandığını açıklamıştı.

Kırmızı bültenle aranıyorlardı

Savcılık, Fas'ın 17 teröristi kırmızı bültenle aradığını, bunların 14'ünün Belçika'da bulunduğunun tespit edildiğini belirtmişti.


Federal Savcılık, bu kişilerden çoğunun kısa sürede Fas'a iade edilebileceğini, bazılarının Belçika vatandaşı olması nedeniyle Fas'a gönderilemeyeceği ifade etmişti.


Fas hükümeti, geçen Şubat ayında, aşırı dinci bir terör örgütünün ortaya çıkarıldığını, bu örgütün Belçika'dan yönetildiğini ve Belçika'da çok sayıda cinayet işlediğini açıklamıştı. Başbakan Abbas El Fassi ile İçişleri Bakanı Şekib Benmusa, "El Bedil El Hadari" isimli partinin kapatıldığını, bu partiyle bağlantısı belirlenen bir terör örgütünün ortaya çıkarıldığını bildirmişlerdi.


Bu örgütün Belçika'dan yönetildiğinin belirlendiğini, 3'ü Belçika vatandaşı olmak üzere 32 kişinin tutuklandığını kaydeden Faslı yetkililer, çok sayıda silah ve patlayıcı ele geçirildiğini açıklamışlardı.


Açıklamada, örgütün başının, Fas asıllı Belçika pasaportlu Abdülkadir Belliraj (52) olduğu, bu kişinin uzun yıllardır Belçika'nın Gand bölgesinde yaşadığı, 1986 yılından itibaren Belçika'da 6 cinayette rol oynadığı belirtilmişti.


Hizbullah, El Kaide ve İran bağlantıları

Fas hükümetinin Brüksel'e resmi olarak ilettiği bilgilere göre söz konusu terör örgütünün Belçika'da işlediği ve "faili meçhul" kalan cinayetler arasında Belçika Yahudi Koordinasyon Komitesi Başkanı Dr. Joseph Wibran'ın 3 Ekim 1989'da öldürülmesi ile Brüksel Camisi yöneticisinin ve yardımcısının 29 Mart 1989'da öldürülmeleri de yer alıyor.


Faslılar, çeşitli cinayet planları da ele geçirilen terör örgütünün Belçika'da büyük soygunlar yaparak finans kaynakları elde ettiğini örnek ve tarihlerle bildiriyor.


Hizbullah, El Kaide ve İran bağlantılı olduğu belirtilen terör örgütünün Belçika ve Lüksemburg'da gerçekleştirdiği cinayet ve soygunların listesinin Brüksel'e aktarıldığı belirtilmişti.


Fas hükümetinin açıklamaları karşısında şaşkınlık ve panik yaşayan Belçikalı yetkililer, ilk değerlendirmelerinde, kendilerine aktarılan bilgilerde sözü edilen cinayet ve soygunların faili meçhul kaldığını doğrularken, "Faslıların verilerine temkinli yaklaştıklarını, bunların mübalağalı olabileceğini" anlatmışlardı.


Belçikalılar, Fas'tan gelen bilgi ve iddialar üzerine "dosya açtıklarını", "inceleme başlattıklarını", söz konusu cinayet ve soygunları 25 yıldır incelediklerini, ancak hiçbir sanık bulamadıklarını bildirmişlerdi. Belçikalı yetkililer, Fas asıllı Belçika pasaportlu Abdülkadir Belliraj'ın "sosyal ve ideolojik faaliyetlerinin" bilindiğini, ancak hiçbir zaman terörist olarak kayıtlara geçmediğini belirtmişlerdi.

Terörist ajan

Daha sonra Belliraj'ın Belçika İstihbarat Servisinin (SP) ''Gand kenti hücresi'' tarafından kadrolu ve maaşlı ajan olarak, en az 8 yıldır çalıştırıldığı, SP'nin bu kişinin terörist faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olmadığı ortaya çıktı.

''Bir terör örgütünün beyni'' olarak nitelendirilen, en az 6 cinayete karıştığı bildirilen Belliraj'ın, ''uzun bir gözlem döneminin ardından işe alındığı, bu süreçte hiçbir anormallik fark edilmediği'' belirtildi.


Belçika basını, ''SP, 20 yıldır ülkede elleri kanlı bir şekilde dolaşan bir El Kaide canisini nasıl işe aldı'' sorusunu gündemde tutarken, söz konusu teröristin SP'ye sadece istediği bilgileri verdiğini, istihbarat servisini istediği gibi yönlendirdiğini belirtildi.


''Belçika'nın istihbarat ajanı'' ve ''terörist'' Belliraj, halen Fas'ta tutuklu olarak yargılanıyor.

Ciddi bir saldırı önlendi

Belçika Adalet Bakanı Jo Vandeurzen ve Dışişleri Bakanı Patrick Dewael, Brüksel'de bir terörist saldırının engellendiğini açıklayarak, güvenlik birimlerini kutladılar.


Belçika Federal Polisi ve Federal Savcılık, bugün düzenlenen operasyonlarla, terör örgütü El Kaide'nin Belçika kanadının çökertildiğini bildirmiş, 11 kişinin gözaltına alındığını ve 3 kişinin de tutuklandığını açıklamıştı.


Vandeurzen ve Dewael, ortak bir açıklama yaparak, federal savcılık, federal polis ve özellikle Belçika Antiterör Hücresi'ni kutladıklarını, ''gerçek bir terörizm riski yaşandığının kanıtlandığını, Brüksel'de bir saldırının önlendiğini'' bildirdiler.


İki bakan, ülkenin güvenlik birimlerine destek vermeyi sürdüreceklerini, çok ciddi ve gerçek tehditlerin söz konusu olduğunu, karşı mücadele çerçevesinde yapılan çalışmaların sonuç vermeye başladığını kaydettiler.