1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Berlin ekonomik ve mali reformlarda anlaştı

Wolter von Tiesenhausen15 Aralık 2003

Almanya’da ekonomik ve mali reformlarla ilgili uzlaşma arayışı iktidar partileri ile muhalefet arasındaki görüşme maratonunda tatlıya bağlandı. İktidar kanadının iddialı vergi reformunda bazı değişiklikler yapılırken, muhalefetin onay için şart koştuğu istihdam piyasasıyla ilgili köklü reformlar kabul edildi.

https://p.dw.com/p/Abhu
Uzlaşma sağlandığını Başbakan Schröder, gazetecilerin karşısına geçerek açıkladı
Uzlaşma sağlandığını Başbakan Schröder, gazetecilerin karşısına geçerek açıkladıFotoğraf: AP

Almanya’da iktidar ve muhalefet arasında ekonamik ve mali refomlarla ilgili uzlaşma görüşmeleri anlaşmayla sona erdi. İktidar kanadının sunduğu iddialı vergi reformu oldukça kırpılırken, muhalefetin onay için şart koştuğu istihdam piyasasıyla ilgili köklü reformlar kabul edildi. Gelir ve kurumlar vergilerindeki ek indirimin hacmi 7,8 milyar Euro‘yu buluyor. Sosyal Demokrat-Yeşiller koalisyonu, mükellefin vergi yükünü 15,6 milyar Euro azaltmayı hedeflemekteydi.

Liderler zirvesi şeklinde geçen müzakere maratonunun son oturumu 10 saat sürdü. Başbakan Schröder, sabahın erken saatlerinde mikrofon ve kameraların karşısına geçerek, aylardır Alman kamuoyunun bir numaralı gündem maddesini oluşturan reform paketinin vergi indirimiyle birlikte yıl başında yürürlüğe gireceğini duyurdu:

”Görülmeye değer bir sonuca vardığımızı vurgulamak isterim. Varılan uzlaşmanın, mevcut şartlar altında Almanya’ya yarar sağlayacağından eminim. Doğal olarak daha fazlasının başarılabileceği düşünebilir. Ama mevcut güç dağılımı karşısında, sadece karşı tarafa kabul ettirilebilecek sonuçlara varılabileceğini bilmeliyiz.”

Vergi indiriminde değişiklik

Ancak vergi indirimi, Federal Hükümet‘in öngördüğü ve Federal Meclis‘te onaylandığı şekliyle gerçekleşmeyecek. Başbakan Schröder’in girişimiyle bir yıl öne alınan vergi reformunun üçüncü aşaması yarı yarıya makaslandı. En düşük gelir vergisi oranı %15 yerine %16, en yüksek oran ise %42 yerine %45 olacak.

Bu durumda vergi gelirlerinde doğacak kaybın dörtte bir oranında ek borçla kapatılması mümkün olacak. Kalan bölüm ise özelleştirme ve sübvansiyonların azaltılması suretiyle finanse edilecek. Eyalet Temsilcileri Meclisi’nde çoğunluğu oluşturan muhalefet kanadı bu hususta ısrar etmekteydi.

Muhalefet sonuçtan memnun

Hristiyan Demokrat Birlik ana muhalefet partisinin Genel Başkanı Angela Merkel, vergi reformunun istihdam ve çalışma yasalarındaki değişikliğe bağlanmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, ”Çetin bir pazarlıktan sonra Sosyal Demokratlar’a, vergi indiriminin yapısal reformlara endekslenmesini kabul ettirebildik. Asıl başarı bunun gerçekleşmiş olmasında yatıyor. Şahsen, çok memnunum” diye konuştu.

Buna göre, on ve daha az eleman istihdam eden işletmelerde işten çıkarma kolaylaştıracak ve toplu sözleşme tarafları arasında uzlaşmaya varılması şartıyla, işletmelerin içinde bulundukları şartlara uygun toplu sözleşme yapılabilecek.

Hür Demokrat Parti Genel Başkanı Guido Westerwelle de bunun orta ölçekli işletmeler için son derece yararlı olacağını söyleyerek ”Şimdi sadece finansmanı sağlama alınmış bir vergi reformu değil, ama aynı zamanda istihdam piyasasında orta ölçekli işletmeler açısından yararlı bir düzeltme de söz konusu. Hür Demokratlar’ın memnuniyeti bundan kaynaklanıyor” dedi.

Stoiber: Alman siyaseti açısından güzel bir gün

Serbest meslek sahiplerinin kurumlar vergisi dışında bırakılıp belediyelerin bu vergi içindeki paylarının büyütülmesi de karara bağlandı. Hristiyan Sosyal Birlik Genel Başkanı Edmund Stoiber işsizlikle ilgili işlemlerin kısmen belediyelere devredilmesiyle ilgili uzlaşmayı kendi hanelerine yazdıklarını söyledi:

”Birlik partileri kanadının acil reform programındaki önemli maddeleri kabul ettirdik. Belediyelerin vergi geliri 2,5 milyar Euro artacak. Müzakere sonucu aynı zamanda, bağdaşmayan görüşlere rağmen makul bir uzlaşmaya varılmasının mümkün olduğunu gösterdi. Kanımca, Alman siyaset hayatı açısından da güzel bir gündü.”