1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Beyrut’ta siyasi kriz

Ajanslar13 Kasım 2006

Çoğunluğu Şii, altı bakanın istifasıyla sarsılan Lübnan’daki Batı destekli Fuad Sinyora hükümetinin “anayasal meşruiyetini” yitirdiği konuşuluyor. Lübnan anayasası, başlıca dini toplum temsilcilerinin iktidara katılımını öngörüyor.

https://p.dw.com/p/AZcz
Şii bakanlar, ülkede ulusal birlik hükümeti kurma çalışmalarının sonuçsuz kalması üzerine istifa etti.
Şii bakanlar, ülkede ulusal birlik hükümeti kurma çalışmalarının sonuçsuz kalması üzerine istifa etti.Fotoğraf: AP

Lübnan'da Suriye yanlısı Hizbullah ve Emel örgütlerine bağlı beş Şii bakanın Pazar günü istifa etmesinden sonra bir bakan daha istifa etti. Resmi Ulusal Haber Ajansı, Hıristiyan Çevre Bakanı Yakub Sarraf'ın Başbakan Fuad Sinyora'ya istifa mektubunu sunduğunu duyurdu. Mecliste bağımsız olarak yer alan Sarraf, Suriye yanlısı Devlet Başkanı Emil Lahud ve Hizbullah müttefiki olarak tanınıyor.

Kabinede Hizbullah'ın üç, parlamento başkanı Nebi Berri'nin Şii Emel hareketinin de iki bakanı bulunuyordu. Lübnan medyası, Şii bakanların, Lübnanlı yöneticilerin bir hafta süren görüşmelerin ardından, ulusal birlik hükümeti kurmayı başaramaması üzerine istifa ettiğini duyurmuştu.

Tüm dinler temsil ediliyor

Lübnan'ın altı bakanın istifasıyla bir kez daha sınanan iki tarafın anlaşmasına dayalı demokrasisi, başlıca dini toplum temsilcilerinin iktidara katılımını öngörüyor. Anayasaya göre Lübnan, icra yetkisini tam olarak kullanan bakanlar kurulunun bulunduğu bir parlamenter cumhuriyet. Müslümanlar ve Hıristiyanların eşit katılımıyla oluşan hükümetin, yine iki din mensuplarının eşit temsil edildiği parlamentonun 128 üyesinin güvenoyunu alması gerekiyor.

Ülkede, 1943 yılındaki bağımsızlık sırasında toplumların yan yana var olmasının temellerini atan ve yazılı olmayan bir anlaşma niteliğindeki Ulusal Pakt, devlet başkanının bir Maruni Hıristiyan, parlamento başkanının bir Şii Müslüman ve bakanlar kurulu başkanının bir Sünni Müslüman olmasını öngörüyor. Anayasanın girişinde, "Bütün iktidarlar, meşruiyet kaybı pahasına, toplumarın yan yana var oluş ilkelerine uymakla yükümlüdür" ibaresi yer alıyor.

Lahud: "Hükümet anayasal meşruiyetini kaybetti"

Batı’nın desteklediği Suriye karşıtı Fuad Sinyora'nın hükümetinden ülke nüfusunun üçte birini oluşturan Şii toplumunu temsil eden bakanların ayrılmasından sonra hükümetin "anayasal meşruiyetini" kaybettiğini ifade eden Devlet Başkanı Emil Lahud, Pazar günkü konuşmasında bu ibareye atıfta bulundu. Lübnan'da devlet başkanı anayasaya saygının hamisi konumunda bulunmakla birlikte, hükümeti görevden alma yetkisine sahip değil.

Şii bakanların istifası, Sinyora tarafından kabul edilmemişti. Kabine, Sünni ve Dürzi milletvekillerinin tamamı ile Suriye karşıtı bazı Hıristiyan milletvekillerinin desteği sayesinde parlamentoda çoğunluğun güvenoyuna sahip bulunuyor.

Hariri suikastı için özel mahkeme

Öte yandan Lübnan hükümeti, eski Başbakan Refik Hariri suikastının sorumlularını yargılamak için kurulacak uluslararası mahkemeyle ilgili BM taslağını onayladı. Sanayi Bakanı Pierre Cemayel ile Bayındırlık Bakanı Muhammer Safadi, üç saat süren bakanlar kurulu toplantısının ardından basına yaptıkları açıklamada, mahkemenin kurulmasıyla ilgili BM taslağının oy birliğiyle kabul edildiğini söyledi.

BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Hariri suikastıyla ilgili uluslararası bir mahkeme kurulmasını istemiş ve Güvenlik Konseyi'nden bunun için yetki talebinde bulunmuştu. Konsey de Mart ayında bu konuda Beyrut hükümetiyle müzakerelere başlanmasına onay vermişti. Hariri, 14 Şubat 2005'te Beyrut'ta bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda ölmüştü. BM Güvenlik Konseyi'nin 1595 sayılı kararıyla suikastı soruşturmakla görevli bir komisyon kurulmuş, soruşturma sonucuda suikastta Suriye parmağının olduğu ileri sürülmüştü.