1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

BM'de reform hazırlıkları

Derleyen: Beklan Kulaksizoğlu31 Ağustos 2005

BM’nin kuruluşunun 60’ıncı yılı dolayısıyla 14-16 Eylül’de gerçekleştirilecek zirveye geri sayım sürerken, BM’de reform planları konusunda belirsizlik hakim. ABD, reformlarda isteği değişiklik önerilerinde ısrarlı davranırken, sonuç bildirgesi üzerinde çalışmalar başladı bile…

https://p.dw.com/p/Aaaj
Üzerinde çalışmaların devam ettiği reformlarla BM'nin yeniden yapılandırılması öngörülüyor
Üzerinde çalışmaların devam ettiği reformlarla BM'nin yeniden yapılandırılması öngörülüyorFotoğraf: AP

BM, kuruluşunun 60’ıncı yılı dolayısıyla 14 - 16 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek zirve toplantısına hazırlanıyor. Toplantıya iki hafta kala sonuç bildirgesi üzerinde çalışmalar başladı. Terörle mücadele önlemleri ile yeni bir insan hakları komisyonunun kurulması, ele alınan ilk konular oldu. BM Genel Sekreteri Kofi Annan, şimdiye kadar bir etki gösteremeyen BM İnsan Hakları Komisyonu’nun dağıtılmasını ve yerine BM Güvenlik Konseyi örnek alınarak bir İnsan Hakları Konseyi kurulmasını istiyor.

32 ülkenin BM daimi büyükelçileri tarafından oluşturulan sonuç bildirgesi metninin Cuma gününe kadar tamamlanması öngörülüyor. Metin bundan dört gün sonra BM Genel Kurulu’nda 191 ülkenin oyuna sunulacak. Ancak ABD’nin BM nezdindeki daimi büyükelçisi John Bolton, ortada çok farklı öneriler olduğu için çalışmaların uzun sürebileceğini belirterek müzakerelerin başlamasından büyük memnuniyet duyduğunu kaydetti.

ABD’nin talepleri

BM Güvenlik Konseyi’nde reform çalışmaları, ABD’nin 400 maddeyi kabul etmeyerek getirdiği yeni öneriler nedeniyle geçtiğimiz hafta krize sürüklenmişti. ABD’nin son dakikada getirdiği 500’den fazla öneri arasında, sivillere karşı güvenlik güçlerinin şiddete başvurmasının terörizm olarak tanımlanmaması, Uluslararası Ceza Mahkemesi ya da Kyoto Protokolü ile ilgili ifadelerin metinden çıkarılması da bulunuyor. Kalkınma yardımları ve sosyal yatırımlar yerine, ağırlık terörle mücadele ve nükleer silahların yayılmasını önlemeye veriliyor.

Ancak üzerinde uzlaşma sağlanan konular da var. BM, sekiz yıllık tartışmaların ardından terör tanımı konusunda uzlaşmaya yaklaştı. Uluslararası anlaşmalara da geçirilmesi öngörülen tanıma göre terör “Halkın korkutulması ya da hükümetlerin belirli eylemlere zorlanması kastıyla sivillerin öldürülmesi ve tehdit edilmesi hiçbir şekilde haklı gösterilemez ve terör eylemidir“ şeklinde ifade ediliyor.

Amerikan yönetimi ise bu ifadeye, “Bu tanım, insani devletler hukukuna uygun olarak gerçekleştirilen askeri eylemler için geçerli değildir“ maddesini ekletmek istiyor. Bush yönetimi böylece Amerikan askerlerinin Irak ve diğer ülkelerdeki sivillere, ayrıca İsrail askerlerinin Filistinliler’e karşı saldırıları karşısında devlet terörü iddiasıyla dava açılmasını önlemeye çalışıyor.

Milenyum Hedefleri

Zirvede, tartışmalı BM reformunun yanı sıra 2000 yılında belirlenen Milenyum Hedefleri de gündeme gelecek. Milenyum hedefleri 2015 yılına kadar yoksulluk içinde yaşayan insan sayısının yarıya indirilmesi, çocuk ölüm oranlarının azaltılması, AIDS ve sıtmanın yayılmasının önlenmesini amaçlıyor.

ABD, Milenyum Hedefleri’ni destekliyor, ancak hedeflere ulaşmak için öngörülen yolları, özellikle de fazla mali kaynak ayırmayı kabul etmiyor. Bush yönetimi, sanayi ülkelerinin Milenyum Hedefleri’ne ulaşmak için mali yükümlülüklerini metinden çıkararak, zirve bildirgesine, yoksul ülkelerin yatırım koşullarını iyileştirmesi yönünde bir ifade ekletmek istiyor.

BM’nin kuruluşunun 60’ıncı yılı törenine 175 devlet ve hükümet başkanı katılacak. Yeni bir metnin 14-16 Eylül zirvesine yetişmemesi durumunda tüm reform projesinin rafa kaldırılması tehlikesi mevcut.