1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Brüksel-Ankara hattı hareketleniyor

16 Mayıs 2009

Bir süredir duraklama yaşayan AB-Türkiye ilişkileri yeniden canlanıyor. Hafta başında önemli bir Türk yetkiliyi ağırlamaya hazırlanan Brüksel’de Ankara’yı ilgilendiren bir belge kabul edildi. Duygu Leloğlu’nun notları…

https://p.dw.com/p/HrYn
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Avrupa Birliği (AB), salı günü yapılacak ve Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanı sıfatıyla ilk defa katılacağı, Türkiye-AB arasındaki en yüksek karar organı Ortaklık Konseyi öncesinde, ortak tutum belgesini kabul etti.

AB’nin Daimi Temsilcileri tarafından kabul edilen belgede, hükümetten, AB alanındaki reform çabalarını iki katına çıkartması isteniyor.

Orduya siyasete karışmaması uyarısı yapılırken, devam eden Ergenekon soruşturmasına, yargıya müdahale etmemek için değinilmiyor.

Basına sızan,19 sayfadan oluşan metin, hem siyasi hem de ekonomik açıdan Türkiye’deki son dönem gelişmelerini değerlendiriyor.

Ermenistan yakınlaşması


Davutoğlu’nun mimarı olduğu, Ankara’daki son dönemde dış politikadaki atağının vurgulandığı metinde, Türkiye-Ermenistan yakınlaşması övülüyor.

Ülkenin stratejik önemine değinilirken, Türkiye, Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirmeye devam etmesi konusunda cesaretlendiriliyor.

Her iki ülkenin bu konuda, bir süre önce yaptığı ortak açıklama ise not ediliyor.

"Reformları hızlandırın"

Reform sürecine ilişkin bölümünde, Ankara’nın geçtiğimiz yıl boyunca yaptığı AB reformlarının sınırlı kaldığının altı çiziliyor.

Bu yıl reform çabalarının hızlanması isteniyor.

Siyasi partilerin kapatılmasının, yasalarla zorlaştırılmasını da talep eden AB cephesi, Ordu’nun halen siyasi hayatta etkisinin olduğu yorumunu yapıyor. Silahlı Kuvvetlerin üst düzey mensuplarının, iç ve siyasi politika olmak üzere, kendi yetkilerini aşan konularda açıklama yapmaktan kaçınmasını bekliyor.

"Koruculuk sistemi kalksın"


Türkiye’deki terör saldırıları kınanırken, Güneydoğu’daki koruculuk sisteminin kaldırılması da belirtilen talepler arasında.

Yargı konusunda, etkin, bağımsız, tarafsız bir sistemin oluşturulmasının önemine değiniliyor.

Yargı reformu için hazırlanan taslağın, bütün tarafların uzlaşması ile uygulamaya geçirilmesi talep ediliyor.

"İfade özgürlüğünü sağlayın"


İfade özgürlüğünün sağlanmasına ilişkin, Ankara’nın Türk Ceza Yasası’nın 301. maddesini değiştirmesinin olumlu sonuçlarına değiniliyor.

Bununla birlikte yasanın başka maddelerinin de ifade özgürlüğünü kısıtladığı belirtiliyor.

Dini azınlık haklarına ilişkin, Vakıflar Kanunu’nun uygulama geçirilmesinden memnuniyet duyan Brüksel, ancak bu yasa çıkmadan önce mal ve mülkleri ellerinden alınan gayri müslümlerin ve Alevilerin halen sorunlar yaşadığını da belirtiyor.

Heybeliadada’daki ruhban okulunun açılması istenerek, Rum Ortodoks Patriği’nin ‘Ekümenik’ sıfatını özgürce kullanabilmesi gerektiği ifade ediliyor.

"IMF ile anlaşma yapın"


AB’nin metninde, Türkiye’nin işleyen bir pazar ekonomisine sahip olduğu da belirtiliyor.

Bununla birlikte Ankara’ya, IMF ile yeni bir stand by anlaşması yapması çağrısı yapılıyor.

Bu anlaşmanın yapılmasının, hem yatırımcının güvenini arttıracağını, hem de taze fon elde edilmesini sağlayacağının altını çiziyor.

Duygu Leloğlu - Brüksel

Editör: Murat Çelikkafa