Bush'u zor günler bekliyor

ABD Başkanı George Bush, Kongre seçimlerinde aldığı ağır yenilginin ardından zorlu bir dönemle karşı karşıya. Başkan, sandıkta kendini gösteren halkın tepkisinin yanında kendi partisi Cumhuriyetçiler içinde de kan kaybediyor. Cumhuriyetçi adayların çoğu kendilerine yarardan çok zarar getireceği düşüncesiyle seçim kampanyalarında Bush’un adını anmamaya özen gösterdi. Seçim sonuçları, bu endişede haksız olmadıklarını ortaya koyuyor. Bush’un faal olarak desteklediği 51 Cumhuriyetçi adaydan 29’u kaybetti, 22’si kazandı. Cumhuriyetçi Parti seks ve yolsuzluk skandallarıyla da kan kaybetti, göç politikası ve kamu harcamaları gibi konularda parti içi anlaşmazlıklar su yüzüne çıktı.

Bush’a geleneksel sadakatıyla bilinen pekçok partili daha seçimler öncesinde Irak konusunda Bush’a sırt çevirdi. Virginia ve Texas eyaletlerinden senatörler John Warner ve Kay Bailey gibi isimler hükümetin Irak politikasını eleştirmekten kaçınmadı. Seçmenler ile yapılan anketler belirgin bir çoğunluğun Irak’tan tamamen ya da kısmen çekilmeyi desteklediğini gösteriyor. Demokratlar’ın Kongre’de ele geçirdikleri çoğunluğu kullanarak Bush’un Irak politikasına karşı bir soruşturma komisyonu kurmaları mümkün. Demokrat Partili ABD eski Başkanı Bill Clinton’ın eski özel kalem müdürü John Podesta, Oval Ofis’in Bush için önümüzdeki yıllarda pek rahat bir işyeri olmayacağını belirtiyor ve artık kongrenin Bush’un ’fino köpeği’ olmadığını, bazı şeylerin kökten değişeceğini vurguluyor.

Bush’a "tehlikeli ve yeteneksiz" yakıştıması

Altı yıl önce Demokratlar ile işbirliği içinde çalışacağı vaadiyle göreve gelen Bush, birkaç istisna dışında Demokratları neredeyse hiç kaale almadı ve Kongre’deki Cumhuriyetçi çoğunluğa güvendi. Böylece iki parti arasında uçurum giderek derinleşti, üslup giderek sertleşti. Şimdi ise iki parti birbirine yakınlaşmaya zorunlu. Bush, Temsilciler Meclisi’nin yeni başkanı olacak olan Nancy Pelosi’nin kendisini tehlikeli ve yeteneksiz diye tanımlamasını sineye çekmek, Demokratlar da Bush’un, "Demokratlar kazanırsa teröristler kazanacak ve Amerika kaybedecek’’ sözünü unutmak zorunda.

Bush seçimlerin hemen ardından Pelosi’yi çalışma yemeğine davet etti ve "İkimiz de prensiplerimizden vazgeçmeyeceğiz ama üzerine bir şeyler inşa edebilecek ortak temeller bulabileceğimize inanıyorum,’’ dedi. Başkan, asgari ücretin artırılması, alternatif enerji kaynaklarının teşviki gibi konularda Demokratlara tavize hazır olduğu mesajını da verdi. Demokratların da sert üslubu yumuşattıkları, işbirliği sinyalleri verdikleri dikkat çekiyor. Demokrat Parti yönetimi Bush’un azledilmesi için süreç başlatılması teklifini reddetti.

Asgari müşterekler asgari düzeyde

Ancak tüm yakınlaşma çabalarına rağmen bazı konularda iki partinin ortak bir çizgide buluşması zor görünüyor. Örneğin Bush’un planladığı vergi kısıntılarını ya da Başkan’ın yetkilerinin artırılması planını Demokratların onaylaması mümkün görünmüyor. Yeni şartlar gözönüne alındığında Bush’un geriye kalan iki yıllık görev döneminde önemli kararlara imza atması beklenmiyor. Önceki başkanların çoğu, görevlerinin son döneminde dış politik başarılara imza atarak tarih kitaplarında onurlu bir yer edinmeye çalıştılar. Şu an itibariyle Ortadoğu da, Kuzey Kore veya İran da Başkan Bush’a başarı perspektifi sunmuyor.