"Cesaret ve dirence ihtiyacımız var"

Akbar Ganji, aslında bir zamanlar İran Şahı’nı deviren ve İran’ın bir İslam cumhuriyetine dönüşmesinde önemli rol oynayan Devrim Muhafızları’ndan biriydi. Ancak aradan yıllar geçti ve bugün artık 40’lı yaşlarını süren Akbar Ganji, İslam cumhuriyetinden değil, sivil haklar, düşünce ve ifade özgürlüğü ile demokratik bir cumhuriyetten yana.

Gazeteci Ganji, düşünce ve ifade özgürlüğünün olmamasının ne demek olduğunu bizzat tecrübe etmek durumunda kaldı. Laiklik propagandası yapan Ganji’in çalıştığı gazeteler birbiri ardına kapatıldı. İran’ın eski cumhurbaşkanı Haşemi Rafsancani’yi, muhalifleri öldürmekle suçlayınca da mollaların sabrını taşırdı.

2000 yılında yargılanarak hapse atılan Ganji, hücrede tutuldu, kötü muamele ve işkence gördü, açlık grevine girdi... 2006’da ise cezasını tamamlayıp serbest bırakıldı. Ancak ülkesinde yasaklı ve orada yazı yazması mümkün değil. Özgürlüğüne kavuştuktan sonra Avrupa turuna çıkan Ganji, fikirlerinin nasıl geliştiğini DW’ye anlattı.

“Devrimle demokrasi olmaz“

Devrim Muhafızı’ndan muhalife dönüşümünün, doğal bir gelişme süreci olduğunu belirten Ganji, “Devrimcilerin istedikleriyle elde ettikleri farklı olabiliyor. Cennete gitmek istiyorlar, ama kendilerini cehennemde buluveriyorlar. Dürüst bir devrimci, bunun farkına vardığında yolunu değiştirir. Devrimle demokrasi olmaz“ diyor.

Ama Akbar Ganji, İran’da rejim değişikliğinin siyasi veya hukuki yollardan sağlanamayacağına da inanıyor aynı zamanda. Rejimin baskılarına rağmen ve buna karşı, eleştiri mekanizmasının işletilmesi gerektiğini düşünen Ganji şöyle diyor: “İfade özgürlüğüne inanıyorum. Amacımıza ulaşmak için, düşüncelerimizi ifade etmekten başka seçeneğimiz yok. Demokratikleşme projesi, salt felsefi tartışmalarla kotarılamaz. Bununla birlikte cesaret ve dirence ihtiyacımız var.“

Ganji, savunduklarını kendi hayatında uygulamaya çalışıyor. Ülkesine, İran’a dönmek istiyor; hem de orada yeniden hapse atılma tehlikesinin olmasına rağmen…