1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Dünyada su rezervleri tehlikede

Regina König23 Ağustos 2005

Dünya Su Haftası nedeniyle İsveç’in başkenti Stokholm’de, dünyanın dört bir yanından çevreciler, hükümet temsicileri ve uzmanlar bir araya geldi. Bilim adamlarına göre, gelişmiş ülkeler alıştıkları gibi su tüketmeye devam ederse, dünyanın su rezervleri pek yakında tükenecek…

https://p.dw.com/p/Aabl
Uzmanlar, su rezervlerinin doğru kullanılması konusunda uyarıyor
Uzmanlar, su rezervlerinin doğru kullanılması konusunda uyarıyorFotoğraf: dpa - Bildfunk

Stokholm, 100 ülkeden 1500 katılımcı ile düzenlenen 15. Dünya Su Haftası’na evsahipliği yapıyor. Pazartesi günü start alan ve beş gün sürecek olan Su Haftası’nda, dünyanın su ile ilgili sorunları masaya yatırılıyor. Açlık, hastalıklar, çevre felaketleri, baraj ve kanalizasyon yapımı, iklim değişimi ve Ortadoğu’da adil su paylaşımı gibi konular var gündemde. Ayrıca Perşembe günü, 150 bin dolarlık 2005 Stokholm Su Ödülü de sahibine teslim edilecek.

Bu yılki ödülün sahibi, yağmur suyunu biriktirmek için uygulanan geleneksel Hint yöntemlerinin geliştirilmesine yaptığı katkıdan dolayı, merkezi Hindistan’da bulunan Bilim ve Çevre Merkezi ve yöneticisi Sunita Narain layık görüldü. Stokholm Su Haftası’nı düzenleyen Stokholm Su Enstitüsü’nde görevli Anders Berntel, Hindistan’daki merkezin ödülü almasını, “Bu yılki ödül sahiplerinin ülkelerindeki su sorununu çözmek için geliştirdikleri proje örnek bir çalışma. Ama proje sadece su sorununa ilişkin değil; demokrasi, sosyal gelişim ve fakirlikle mücadeleyle de ilgisi var“ şeklinde yorumladı.

Bu ödüle önceki yıllarda layık görülenler arasında, Güney Afrika’daki Mandela hükümetinin Su ve Orman Bakanı Kader Asmal da var. Asmal, çalışmalarıyla 20 milyon Afrikalı’yı suyla buluşturmuştu.

Dünya Su Haftası nasıl başladı?

Dünya Su Haftası ise aslında, 90’lı yılların başında, Maelaran Nehri’nin temizlenmesini kutlamak isteyen Stokholmlular tarafından organize edilen Stokholm Su Festivali olarak başlamıştı.

Şimdilerde ise kent çevresindeki suların temiz olduğunu dile getiren Berntel, “Bir büyük şehre göre, su oldukça temiz. Özellikle geçmişte suların ne kadar kirli olduğu düşünüldüğünde bu şaşırtıcı. Maelaren Nehri’nden çıkan balık ve yengeçler çok lezzetli. Tabii ki bazı sorunlar var, ama onlar dipte. Endüstrileşmenin izleri belli” şeklinde konuşuyor.

1 milyardan fazla kişi temiz sudan yoksun

Dünya Bankası’nın verilerine göre, 1 milyardan fazla kişi, temiz ve sağlıklı suya ulaşamıyor. Afrika’da halkın yarısı sudan yoksun. Dünya nüfusünün yüzde 50’si, yani yaklaşık 3 milyar kişi sıhhi altyapıya sahip olmadan yaşıyor. Su açısından, dünyayı pek parlak bir gelecek beklemiyor: Gelişmiş ülkeler, şimdiki beslenme ve tüketim alışkanlıklarını sürdürdükleri takdirde, su rezervleri yetmeyecek. Yani gelişmiş ülkelerin tutum değişikliğine gitmeleri gerek.

Berntel, gelişmiş ülkelerde yaşayanların alabilecekleri önlemleri sıralıyor. Berntel, “Evlerde kullanılan kimyasallar büyük bir sorun. Deterjanlar, aseton... Hepsi kanalizasyona gidiyor. Bu kimyasallar daha az kullanılmalı. Burada su harcamasını kısmamız işe yaramaz. Burada daha su tüketirsek, Afrika daha çok suya sahip olur diye düşünmek yanlış” diyor.

Berntel’in uyarılarını dikkate almakta yarar var. Zira, kirli su, her gün 6 bin kişinin ölümüne neden oluyor. Uzmanlar da gelecek yıllarda petrol değil, su savaşları olacağını söylüyor.