Düzenli ilişkiler "in"

70’li yıllarda ”savaşma seviş” sloganıyla özgür bir seksüel eğilim başlamış, bu da batının değer yargılarını değiştirmişti. 80’li yıllara gelindiğinde ise toplum kariyer toplumu olmuş, birey ön plana çıkmıştı. Oyuncunun, mankenin, şarkıcının bekarı, hergün yeni biriyle verdiği pozlarla sadakata önem veren anlayışı üst etmişti. Son yıllarda da düzenli, mutlu bir aile yaşantısı ”in.”

Almanya Sosyal Araştırmalar Merkezi’nden Günter Runkel ”Son yıllarda, insanların ikili ilişkilerden beklentileri arttı” diyor. Bir başka araştırmacı Andreas Steile ise çiftlerin güzel bir ilişkiden, romantik, sadık ve yatakta iyi bir partner anladıklarını, bunun da ütopyadan başka bir şey olmadığına dikkat çekiyor. Steile, ayrıca, iş yaşamındaki doyumsuzlukların insanların özel bir ilişkiden beklentilerini arttırdığına da işaret ediyor.

Prezervatif şirketi Durex’in yaptığı anketlere göre, Almanya’da çiftler haftada iki ya da üç kez birlikte oluyorlar ve çiftlerin iyi bir seks hayatından anladıkları ise yeni, canlı ve deneysel bir seks. Özellikle genç çiftlerin, ilişkilerini hareketlendirecek yeni teknikleri denedikleri de Durex’in anketiyle ortaya çıkmış.

Sadakat önem kazandı

Leipzig kentiden seks araştırmacısı Kurt Starke da ”Son yıllarda ilişkilerde sadakat yine önem kazandı” diyor. Eskisine oranla daha az insanın hayat arkadaşını aldattığını söyleyen Starke, aldattıkları kişilere özel ve duygusal anlamda değer vermediklerini de gözlemlemiş.

İlişkilerde sadakatin kazandığı önem, basın ve yayın organlarında da hissediliyor. Birçok magazin dergisi ”ilişkilerde aldatma nerede başlar, kafada mı yatakta mı” tartışmaları yürütüyor. Erkek dergisi ”Men’s Healt” erkeklere eşlerini aldatmak yerine, onlarla yeni duygusal ve seksüel fantaziler yaşamalarını, böylece birlikteliklerini tazelemelerini öneriyor.