Almbauer Müller

Sabah saat beş buçuk. Hava hâlâ karanlık, ama Jakob Müller için işbaşı yapma vakti. Yayla hayvancılığı ile geçinen Jakob Müller'in, Bavyera Eyaleti’nde Münih kentinin yaklaşık 100 kilometre güneydoğusundaki Chiemsee adlı göle yakın bir süt çiftliği var. Müller, eşi ve iki kızı ile birlikte yaşıyor. 49 yaşındaki Müller, sabah ilk iş olarak inekleri otlaktan, ahıra götürüyor. Müller, eşi Baerbel’in her sabah, ahırın kapısında onu ve hayvanları beklediğini belirtiyor. Baerbel Müller, her hayvanın makineyle ile sağılacağı yere gidip, gitmediğini kontrol ediyor.

Jakob Müller ve eşi, inekleri sağım makinesinin önündeki yerlerine sürüyor. Bütün inekler yerlerini aldığında da, inekleri kuru ot ile besliyorlar. Müller çifti ineklerini okşadığı ve onlara yem verdiği için, ineklerin de rahatı yerinde görünüyor. Jakob Müller, bu şekilde inekleri sağmanın daha kolay olduğuna inanıyor. Yayla hayvancılığı yapan Müller, bu yöntemi anne-babasından öğrendiğini anlatıyor:

”Babamların da çiftliği vardı, ben de çiftçiliği severek yapıyorum. Canlı hayvanlarla uğraşmak bana zevk veriyor. Sonra insan dışarda doğayla içiçe oluyor. Bir dananın meraya çıktığını görmek, insana başarı ve mutluluk duygusu veriyor. Sağlıklı bir dananın, çayırda koşup oynadığını görmek gerçekten çok güzel!” Müller bu işi yapabilmek için doğayla içiçe nasıl yaşanacağını ve çiftçiliği bilmek gerektiğini vurguluyor.

Çiftlikte işler ağır

Ancak çiftlikte çalışma koşulları ağır. Müller her sabah beşte kalkıyor. İşi akşam saat yedide bitiyor. İneklerin günde iki kere sağılması için meradan ahıra getirilmesi gerekiyor. Müller’in hayvanlarının bir bölümü ise yaylada bulunuyor. Müller, ineklerin sağım tamamlandıktan sonra yaylaya giderek diğer hayvanların durumunu kontrol ediyor.

Sabah saat sekiz buçukta ineklerin ilk sağımı tamamlanmış oluyor. Müller çifti de bir mola veriyor. Jakob ve Baerber Müller eve giderek, kahvaltı ediyorlar. Günün ilk doruk noktasının, eşiyle birlikte kahvaltı etmek olduğunu söyleyen Müller’i, çiftlikte yapacak diğer işler bekliyor.

Yaylada

Jakob Müller, kahvaltı sonrasında yaylaya gidiyor. İneklerinin bir bölümü tepedeki yaylada otluyor. Müller ineklerine ulaşmak için, yolun ilk kısmını traktörle, kalanını ise dar patikayı takip ederek, yayan gidiyor. Müller’in yaylası iki dağ zirvesinin arasına sıkışmış. 24 futbol sahası genişliğindeki 17 hektarlık yayla, taze otla beslenen ineklere yetecek kadar geniş.

Jakob Müller yayladan eve döndüğünde neredeyse öğlen oluyor. Öğleden sonra ineklerin ikinci kez sağılması gerekiyor.

Zor zamanlar

Deneyimli çiftçi Jakob Müller, hayatın giderek zorlaşmasına rağmen, gelirinin düştüğünü gözlemliyor. Avrupa Birliği genelinde süt fiyatlarının düşmesi nedeniyle beslediği inekler Müller'e artık para kazandırmıyor. Müller geçimini üç dairesini kiraya vererek ve diğer çiftçilere yardım ederek sağladığını söylüyor. Müller, ”Bütün gelişmelerin olumlu yanlarını bulmaya çalışıyorum” diyor. Müller mutlu olmak için hayatta çok fazla şeye ihtiyacı olmadığını düşünüyor: Ailesi, doğa ve işi ona yetiyor.

Soru: Yayla hayatı size göre olabilir mi?

© Deutsche Welle Türkçe

Carla Fernandes / Çeviri: Jülide Danışman

Editör: Ahmet Günaltay