1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Dutroux Davası sonunda görülüyor

Bernd Riegert27 Şubat 2004

Belçika'da geniş yankı toplayan ve dönemin adalet ve içişleri bakanlarının istifasıyla sonuçlanan cinayetlerin faili Marc Dutroux, yargı karşısına çıkıyor. Altı kız çocuğuna tecavüz ederek öldürdüğü belirtilen sanığın, ömür boyu hapisle cezalandırılması bekleniyor.

https://p.dw.com/p/Aamd
Sanık daha önce de 10 yıl hapis cezası almış, ancak "iyi hal" nedeniyle bırakılmış
Sanık daha önce de 10 yıl hapis cezası almış, ancak "iyi hal" nedeniyle bırakılmışFotoğraf: AP
1995 ve 1996 yıllarında 8 ila 19 yaşları arasındaki altı kız çocuğunu kaçırarak tecavüz eden ve öldüren Marc Dutroux’ya karşı yargı süreci pazartesi günü başlıyor. Sadece Belçika’yı değil, tüm dünyayı dehşet içinde bırakan olayın ancak sekiz yıl sonra ağır ceza mahkemesinin önüne gelmesi yoğun eleştirilere neden olmuştu. Dava bin 300’ün üstünde gazeteci tarafından izlenecek. Yargıçlar, soruşturma ve hukuk sürecinde yaşanan ihmallerin yanı sıra, olayın arkasında üst düzey yetkililerle sıkı bağlantısı olan bir sübyancılar şebekesi olup olmadığı sorusunu da aydınlatmaya çalışacak.

Babanın çaresizliği

"Çocuklar kimin elindeyse, eğer dinliyorsanız lütfen onları geri getirin. Durumu sadece bizim açımızdan değil, kendi açınızdan da zorlaştırıyorsunuz.’’ 17 yaşındaki An’in babası Paul Marchal 1995 sonbaharında çaresiz bir şekilde kızını kaçıranlara bu çağrıyı yapıyordu.

19 yaşındaki kız arkadaşı Eefje ile birlikte Marc Dutroux tarafından kaçırılan An o sırada muhtemelen çoktan öldürülmüştü. İki kız arkadaşın cesetleri 1996 Eylülü’nde Dutroux’ya ait bir arazide yapılan kazıda bulundu. Polis, iki gün öncesinde ise yine Dutroux’ya ait bir arazide başka bir dehşet görüntüsüyle karşı karşıya kalmış, her ikisi de sekiz yaşında olan Julie ve Melissa’nın zayıflamış, bir deri bir kemiğe dönmüş cesetlerini bulmuştu.

Dava teselli ediyor

Kızının ölümünün üzerinden yedi yıldan uzun bir süre geçerken Paul Marchal davadan artık adalet değil, en azından acısını biraz olsun dindirecek birşey çıkmasını bekliyor: "En azından çocuğumun davasına gidebiliyor olmak teselli ediyor. Belli bir tatmin veriyor ama benim için bu dava sadece oyunun son perdesi. Olayın görünenden ibaret olmadığını göstermek için bazı şeyleri masaya getireceğiz . Eğer inanmazlarsa olay bitmiştir.’’

Çocuklar açlık ve susuzluktan öldü

Kurbanların çoğunun yakınları gibi Paul Marchal da Belçikalı kurumların soruşturma sürecindeki hataları nedeniyle kırgın. 1995 yılı Aralık ayında polis bir evi ararken bodrumda hapsedilen Jullie ve Melissa’nın çığlıklarını duymamıştı. Marc Dutroux o sırada otomobil hırsızlığı nedeniyle tutukluydu. Sanıklardan eski eşi Michelle Martin’e çocuklara bakmaları talimatını verdiğini söylüyordu, ama her iki çocuk da açlık ve susuzluktan öldü.

Dutroux 1996 yılında yeniden sahneye çıktı, 12 yaşındaki Sabine ve 14 yaşındaki Laetitia’yı kaçırarak tecavüz etti. Polis Dutroux’nın izine ancak aylar sonra ulaşabildi. İki kız çocuğu 15 Ağustos tarihinde kurtarılabildi. Dutroux, eşi ve suç ortağı Michel Lelievre tutuklandı.

"Sübyancılar şebekesi" iddiası

Dutroux’nın kız çocuklarını bir sübyancılar şebekesi için kaçırdığı ve bu şebekenin Belçika adalet ve siyaset çevrelerinden üst düzey kişilerle sıkı bağlantılar içinde olduğu yönünde suçlamalar yayıldı. 1996 yılı ekim ayında Brüksel’de düzenlenen ve Beyaz Yürüyüş adı verilen gösteriye 200 binden fazla kişi katıldı, Belçika adaletinin ihmalkarlığı protesto edildi.

Soruşturma komisyonu, Dutroux’nın suçu kendisinin işlediği, ancak kurumlardaki yolsuzluk ve ihmalkarlıklardan yararlandığı sonucuna vardı. Dutroux’nın 1998 yılı Nisan ayında nezarethaneden dört saatliğine kaçabilmiş olması Belçika’yı yine ayağa kaldırdı. Adalet ve İçişleri Bakanları istifa etmek zorunda kaldı.

Marc Dutroux kızları kaçırıp işkence ettiğini itiraf etti, ancak cinayet suçunu kabul etmedi. İki yıl önce yayınlanan bir röportajında komplo teorileri kurdu, Belçika kraliyet sarayına kadar uzanan bir sübyancılar şebekesinden bahsetti. Dutroux’nın iddialarıyla ilgili somut kanıtları henüz avukatları bile bulabilmiş değil.

Ömür boyu hapis bekleniyor

1989 yılında yine tecavüz nedeniyle on yıl hapis cezasına çarptırılan ancak iyi hal nedeniyle 1992 yılında serbest bırakılan Marc Dutroux’nın şimdi Belçika’daki en ağır ceza olan ömür boyu hapis cezasına çarptırılacağına kesin gözüyle bakılıyor.