Ekonomi Forumu’nda Filistin konuşuldu

Ürdün’ün Ölü Deniz kıyılarındaki bir tatil beldesinde düzenlenen ve üç gün süren Dünya Ekonomik Forumu yakın ve ortadoğu konferansına ekonomi kaptanlarının yanısıra bütün dünyadan çok sayıda politikacı da katıldı.

Ekonomik işbirliği konulu konferansta söz döndü dolaştı, siyaset ve barışa geldi. Aslında Dünya Ekonomik Forumu’nun yakın ve ortadoğu bölgesel konferansında, ekonomik gelişme ve bölge ülkeleri arasındaki işbirliği imkanları ele alınacaktı. Konferansa katılan bin dolayındaki davetlinin üçte ikisi işadamlarından oluşmaktaydı. Bu kez politikacılar azınlıktaydı.

“Fırsatı yakalama” sloganı altında düzenlenen buluşmadan elde edilen sonucu, “önce barış, sonra iş” şeklinde özetlemek mümkün. Irak ve İsrail işgali altındaki Filistin toprakları, barış arayışının bölgesel toplantıların ağırlık merkezinde yer alması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Kurey: "Engelleniyoruz"

Filistin Başbakanı Ahmed Kurey barış, refah ve hürriyetin en önemli hedefleri olduğunu ancak dünyada başka hiçbir ülkenin bu hedeflere götüren yolda bu kadar çetin engellerle karşılaşmadığını dile getirdi. Sürekli işgale ilave olarak Kudüs’ün doğu kesiminin dış dünyadan tecrit edilmesinin de Filistinlileri doğal ekonomik, sosyal ve kültürel çevrelerinden kopardığını vurgulayan Kurey, bütün sorunlara rağmen kendilerini barışa adadıklarını da sözlerine ekledi.

Kurey bu konuşmayı tam zamanında yaptı. Çünkü militan Filistinlileri hedef alan son İsrail saldırıları ve militan örgütlerin buna mukabele etmesi, barış arayışıyla ilgili şüpheleri arttırıyordu. İsrail Başbakanı Ariel Şaron ile yapılması kararlaştırılan zirve tarihinin Kudüs yönetimince teyid edilmemesi de tedirginliği arttırıyor.

Peres: "Barışı kimse önleyemez"

Ahmed Kurey Filistin’in taleplerini tekrarlarken İsrail’den Gazze Şeridi ile Batı Şeria’nın kuzeyini tahliye planlarını Filistin topraklarının başka bir bölgesinde yeni yerleşim birimleri kurma gerekçesi olarak kullanmayıp bu adımı barışa götüren yol haritasının şartlarından biri olarak görmesini istedi. İsrail başbakan yardımcısı Şimon Peres bundan şüpheleri olmaması gerektiği ve barışı kimsenin önleyemeyeceği karşılığını verdi. Barışın alternatifi olmadığını bütün dünyanın bildiğini ve bu hedefe ulaşmaya mecbur olduklarını da sözlerine ekledi.

Filistin başbakanı Kurey, Ürdün’deki Dünya Ekonomik Forumu konferansında, bütün kurumları demokratikleştirdiklerini, hukuk güvenliği sağladıklarını ve devlet idaresini ıslah ettiklerini belirterek yabancı yatırımcıları topraklarına davet etti.

Alman işadamları konferansa ilgi göstermedi

Bu mesajın Alman şirketlerine de ulaşıp ulaşmadığı meçhul. Ürdün’deki buluşmaya çok az sayıda Alman işadamı katıldı. Bu işadamlarından biri de büyük bir otelcilik kuruluşunun yönetim kurulu başkanı olan ve Alman özel sektörünün Arap ülkelerinde yatırım yapmaktan çekinmelerinin büyük bir hata olduğunu savunan Robert Salzel idi.

“Dünyayı yönlendiren şahsiyetlerle ehliyetli global oyuncuların buluştukları ve anlaşmazlıkların ekonomiyi de sarstığı bir bölgede olduklarını” hatırlatan Salzel sözlerini şöyle sürdürdü: “Problem, ‘nerdeyiz, nereye gidiyoruz’ sorusunda kilitleniyor. Ama Alman şirketleri bölgeyi ihmal eder ve iş bağlantılarını geliştirmezlerse, meydan gördüğünüz gibi Çinliler’e kalır.”