El Masri olayı Berlin'i karıştırdı

Lübnan asıllı Alman vatandaşı Halid el Masri’nin CIA tarafından kaçırılması, Almanya’da yeni işbaşına gelen Büyük Koalisyon’u karıştırdı. Almanya’nın yeni Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, bir önceki hükümet döneminde Başbakanlık Başmüsteşarı olarak Halid el Masri’nin kaçırılmasından haberdar olduğunu itiraf etti. Steinmeier, konuyla ilgili Meclis Kontrol Komisyonu’na rapor verecek.

Steinmeier, kaçırma olayını 2004 yılı Haziran ayında El Masri’nin avukatının yazdığı mektup aracılığıyla öğrendiğini doğrularken, Alman basınında yer alan haberlerde dönemin İçişleri Bakanı Otto Schily’nin de konudan haberdar olduğu belirtildi. Schily’nin 2004 yılında Amerikalı yetkililer tarafından olayla ilgili olarak bilgilendirildiği ifade ediliyor. Ancak Schily, Bu konuda ABD'den tatmin edici bilgi alamadığını ve CIA’in gizli uçuşları ya da gizli cezaevleri konusunda bilgisi olmadığını ifade etti.

Berlin’de tartışmalara neden olan Masri olayı, muhalefetin de tepkisine neden oldu. Muhalefetteki Sol Parti, Yeşiller ve Hür Demokratlar, konuyla ilgili olarak hükümetten açıklama beklediklerini ifade ettiler. Başbakan Angela Merkel ise dün ABD Dışişleri Bakanı Angela Merkel’la görüşmesinden sonra olayla ilgili olarak Dışişleri Bakanı’ndan rapor istediğini dile getirmişti.

CIA hakkında dava

Bu arada Amerikan Medeni Haklar Birliği (ACLU), Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı CIA hakkında El Masri hakkında dava açılması için başvuruda bulundu. Dava dilekçesinde, CIA’nin eski başkanı George Tenet’in hem Amerikan yasaları hem de uluslararası hukuku çiğnediği öne sürülüyor. Halid El Masri’nin iki yıl önceki kaçırılma olayı sırasında CIA’nin başında Tenet bulunuyordu.

Amerikan Medeni Haklar Birliği’nin başkanı Anthony Romero, olayın utanç verici olduğunu belirterek “Yabancıların zorbaca yöntemlere başvurularak kaçırılmaları, avukatlarıyla görüşmelerine imkan vermeksizin alıkonulmaları ve işkence görmeleri hem yasalara aykırı hem de ahlaksızca bir davranıştır. Müvekkilimize Amerikan hükümetinin reva gördüğü de işte aynen budur“ dedi.

Bush yönetimine de ağır suçlamalarda bulunan Romero, “Bu davayı açmak zorunda olduğumuz için üzgünüz. Ancak hükümetimizin, Amerikan değerlerini uygulamaya yeniden başlaması için buna mecburuz. Bush hükümetinin sağı solu belli değil. Bu tutarsızlıklar sonucu adeta ’yasaları hiçe sayma kültürü’ oluşmuş durumda“ dedi. Halid El Masri, Amerikan hükümetinden 75 bin dolar tazminat istiyor.

Nasıl kaçırıldı?

Dava dilekçesine göre, Halid El Masri, 2003 yılında Makedonya’ya gittiği esnada kaçırıldı. Kendisine uyuşturucu ilaçlar verilerek Afganistan’daki gizli bir hapishaneye götürüldü. 42 yaşında El Masri burada gayri insani şartlar altında hapsedildi ve işkence gördü.

Avukatıyla ya da ailesiyle temasa geçmesine de izin verilmeyen Lübnan asıllı Alman vatandaşının, El Kaide terör örgütüyle bağlantısı olduğundan şüphelenilmiş, ancak sonra iddianın asılsız olduğu ortaya çıkmıştı. El Masri, 29 Mayıs 2004’de yeniden uçağa bindiriliyor, ardından saatlerce süren otobüs yolculuğu yapıyor ve Kuzey Arnavutluk’ta Makedonya sınırı yakınında serbest bırakılıyor.