Eren Keskin'e Aachen Barış Ödülü

Almanya‘da verilen en önemli ödüllerden biri olan Aachen Barış Ödülü´nü almak icin Aachen kentine gelen Eren Keskin‘in mutluluğu yüzünden okunuyordu. 45 yasindaki Eren Keskin yıllardır Türkiye‘de insan hakları için mücadele veriyor.

Keskin tören öncesi yaptığı konuşmada, ödülün manevi değerinin çok büyük olduğunu, bugüne kadar yaptığı başarılı çalışmalarının bir göstergesi anlamı taşıdığını söyledi. "En azından Kürt sorunun Türkiye‘deki militarizm meselesinin, kadınlara yönelik cinsel taciz meselesinin biliniyor olduğunu gördüm" diye konuşan Keskin, bu tür ödüllerin insan hakları savunucularını baskıcı sistemlere karşı da koruduğunu söyledi.

"Değişiklikler yetersiz"

Leyla Zana‘dan sonra Türkiye´den bu ödüle layık görülen ikinci kişi olan Keskin, Türkiye´nin Avrupa Birliği‘ne girme yönünde son yıllarda yaptığı reformlarla insan hakları konusunda da bazı olumlu gelişmelerin olduğunu, fakat bunların yeterli olmadığını kaydetti. Keskin sözlerini şöyle sürdürdü:

"Avrupa Birliği süreciyle küçük küçük değisiklikler oldu. Eskiden "Kürt yoktur" derken, şimdi haftada yarım saat Kürtçe yayın yapılıyor televizyonlarda. Ama bunlar sistemin özüne iliskin değisiklikler değil, yani öze ilişkin değil, ufak değisiklikler. Ve bütün bunlar AB için yapılıyor."

"Avrupa'da da insan hakları ihlal ediliyor"

Bu değişikliklerin halkın temel ihtiyacı için yapılan temel değişiklikler olmadığını belirten Keskin, "Bu nedenle insan hakları Türkiye‘de son derece eksik durumda" diye konuştu. 45 yaşındaki Eren Keskin, insan haklarının sadece Türkiye‘de degil, Avrupa ülkelerinde de ihlal edildiğini vurgulayarak şöyle dedi:

"Ben Avrupa´da da çok insan hakları ihlali olduğunu görüyorum. Irkçılığın çok yaygın olduğunu düşünüyorum Avrupa´da. Cezaevlerinde biz tecritten şikayetçiyiz, ama burada da insanlar tecrit de tutuluyor."

"İHD Türkiye'de kabul gördü"

Keskin, İnsan Haklari Dernegi´nin artık Türkiye´de kabul edilen bir kurum olduğunu, birçok baskı yaşamasına rağmen, devlet yetkililerinin artık insan hakları konusunda kendilerine danıştıklarını söylüyor. Fakat Keskin, İnsan Hakları Derneği‘nin hiçbir zaman devletle ortak çalışma yürütmediğini de vurguluyor.