1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Filistin seçimlerinin favorisi Abbas

Ajanslar6 Ocak 2005

Filistinliler, 9 Ocak’ta Yaser Arafat’ın yerine yeni liderini seçmeye hazırlanıyor. Filistin bölgelerinde yapılacak seçimleri 400 kadar uluslararası gözlemcinin izleyeceği ifade ediliyor. Seçimlerin favorisi ise Mahmud Abbas...

https://p.dw.com/p/Ab0e
Yaser Arafat'ın yerine Mahmud Abbas'ın seçileceğine kesin gözüyle bakılıyor.
Yaser Arafat'ın yerine Mahmud Abbas'ın seçileceğine kesin gözüyle bakılıyor.Fotoğraf: AP

Filistin halkı, 9 Ocak pazar günü Filistin Özerk Yönetimi’nin yeni başkanını seçecek. Seçimde hile yapılmasını önlemek amacıyla, aralarında ABD eski başkanlarından Jimmy Carter’ın da bulunduğu 400 uluslararası gözlemcinin oy verme işlemini izleyeceği ifade ediliyor. Yaser Arafat’ın halefini belirleyecek olan başkanlık seçimine 7 aday katılıyor.

Yapılan son kamuoyu yoklamasına göre, seçmenlerin yüzde 55’i, Filistin Kurtuluş Örgütü lideri Mahmud Abbas’ın başkan olmasını istiyor. Filistinliler’in yüzde 22’si insan hakları savunucusu bağımsız aday Mustafa Barguti’yi tercih ederken, diğer adayların alacağı toplam oyun yüzde 3 oranını aşmayacağı tahmin ediliyor.

Abbas’ın seçim kampanyası

Filistin Özerk Yönetim Başkanlığı’nın en güçlü adayı Mahmut Abbas, tüm kesimlere hitap eden vaatlerle seçim kampanyası yapıyor. Şiddetin hüküm sürdüğü Filistin topraklarında turunu sürdüren Abbas, seçim tarihi yaklaştıkça söylemini sertleştiriyor.

Mahmud Abbas, geçen ayın ortalarına kadar silahların yarardan çok zarar getirdiğini vurgularken, son günlerde, denetim altına alması gerekn militan güçleri savunan ifadeler kullanıyor. Abbas, geçtiğimiz günlerde açıklamada ilk kez İsrail’i “siyonist düşman” olarak tanımladı. Oysa İsrail, ABD ve Avrupa, Abbas’ın seçimi kazanması durumunda, Filistin yönetiminin izlediği rotada radikal bir değişim umuyor.

ABD’nin favorisi de Abbas

ABD Başkanı George W. Bush, ikinci görev süresinde bağmsız bir Filistin devleti kurulması için çaba göstermeyi ve Fililtinliler’e maddi yardımda bulunmayı, yeni liderin reform yanlısı, demokratik ve terör aleyhtarı bir tutum izlemesi koşuluna bağlıyor. Başkan Bush, Filistin özerk bölgelerinde yapılacak seçimin, bağımsız devlet kurulmasına yönelik sürecin sadece başlangıcı olduğunu ve bu seçimin demokrasinin yürürlükte olduğu anlamına kesinlikle gelmediğini özellikle vurguluyor.

Amerikan yönetiminin favori adayı da kuşkusuz Mahmud Abbas. Ancak Washington yönetimi, Abbas’ın Filistinliler karşısında pozisyonuna zarar vermemek için açık desteği vermekten kaçındı. Abbas’ın seçimi kazanması durumunda, onu Washington tarafından hazırlanan bir “çalışma planı” bekliyor. Bush ve İngiltere Başbakanı Tony Blair, Aralık ayında Washington’da biraraya gelerek, yeni Filistin liderinin görevlerini belirlediler. Bu görevler arasında terör ve yolsuzlukla mücadele, politik sistem reformu, demokrasi, resmi kurumlarda saydamlık ve ekonominin yeniden canlandırılması bulunuyor.

Bush’un planları

ABD Başkanı Bush, “Filistin bölgelerinde gerçek bir demokratik devlet kurulmadıkça, barışın tesis edilmesi asla mümkün olmayacaktır” diyor. Filistinliler’in bu yıl içinde bağımsız devlet kurması olasılığını gündeme getiren Bush, bu niyetini 2008 - 2009 yıllarına erteledi. Bush’un muhalifleri ise aynı sert talepleri İsrail Başbakanı Ariel Şaron’a da yöneltip yöneltmeyeceğini soruyorlar. Washington Post gazetesi, Bush yönetiminin izlediği Filistin politikasının bazı bölümlerini, barış planını canlandırmak amacıyla Şaron hükümetine devrettiğini yazıyor.

Amerikan medyası aynı zamanda, Gazze Şeridi ve Batı Şeriya’daki Yahudi yerleşim birimlerinin tahliyesine ilişkin planın, Ariel Şaron’un danışmanı Dov Weissglass ve ABD’nin müstakbel Dışişleri Bakanı Condoleeza Rice tarafından hazırlandığını bildiriyor. “Wall Street Journal” Bush’un büyük planlar yerine, sessizce parmaklarının ucuna basarak Ortadoğu’ya geri dönmek istediğini savunuyor.