1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Seçimler ve radikal İslam

4 Nisan 2012

Fransa'da Toulouse saldırılarının ardından radikal İslamcılara karşı başlatılan savaş, Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde soru işaretlerine yol açtı.

https://p.dw.com/p/14XoQ
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Fransa, cumhurbaşkanlığı seçimine günler kala “radikal İslamcılara” savaş ilan etti. Mart ayında Toulouse kentinde yaşanan Muhammed Merah olayının ardından radikal İslamcılara karşı başlatılan operasyonlara neredeyse her gün bir yenisi ekleniyor. Ancak operasyonlar ile seçim takviminin çakışması kafalarda soru işaretleri yaratmakta.

Muhammed Merah olayının ardından geçen hafta radikal İslamcılara yönelik baskın operasyonlar düzenleyen Fransız terörle mücadele birimleri bugün de ülkenin değişik kentlerinde 10 kişinin yakalandığını duyurdu. Yakalananlar “Selefi” akıma mensup “radikal İslamcılar” olarak tanımlanıyor. Roubaix, Marsilya ve Carpentras kentlerinde yakalanan bu kişilerin “İslam adına savaşmak” için Afganistan veya Pakistan’a gitmiş veya gitme niyetinde oldukları söyleniyor.

Terörle mücadele birimlerinin 30 Mart cuma günü düzenlediği baskın operasyonlarda yakalanan 17 kişiden 13’ü hakkında da “devletin güvenliği ve kamu düzenini tehdit ettikleri” gerekçesiyle dava açıldığı bildirildi. Öte yandan Fransız İçişleri Bakanlığı, “Batı ve Yahudi karşıtı” oldukları belirtilen bir grup imamın da sınır dışı edileceğini duyurdu. Sınır dışı edilmek istenen imamlar arasında Yusuf Yüksek adlı bir de Türk vatandaşı bulunuyor.

Razzia gegen Islamisten in Frankreich
Fransa’da sağ ve sol muhalefet operasyonlara temkinli yaklaşıyorFotoğraf: Reuters

Fransız hükümeti ve tutuklamalarla ilgili soruşturmayı yürüten terörle mücadele savcılığı tüm bu operasyonların “Muhammed Merah olayından bağımsız” olduğunu bildiriyor. Ancak adının açıklanmasını istemeyen bazı polis kaynakları, Fransız medyasına yaptıkları açıklamalarda, yakalananlar için “Muhammed Merah profiline sahipler, yani potansiyel aktivistler” ifadelerini kullanıyorlar. Polis, operasyonların amacının “olası bir eylem öncesi bu aktivistleri nötralize etmek” olduğunu gizlemiyor.

Şova dönüştürüldü

Fransa’da sağ ve sol muhalefet operasyonlara temkinli yaklaşıyor. Ana muhalefetteki Sosyalist Parti’nin cumhurbaşkanı adayı François Hollande operasyonlar hakkında yaptığı açıklamada, “Belki tüm bunlar önceden yapılmalıydı. Birkaç ay önce de yapılabilirdi” şeklinde konuştu. Merkez MODEM partisinin cumhurbaşkanı adayı François Bayrou ise operasyonların “şova dönüştürülmesini” eleştirdi. Bayrou, “Güvenlik ve mizansen iki ayrı şeydir. Kontrol ve istihbaratında olağanüstü ciddi, tavrında ise aşırılıktan kaçan bir devlete ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı. Aşırı sağcı lider Marine Le Pen ise operasyonları onaylamakla birlikte, “Madem tüm bu kişilerin varlığı biliniyordu, neden daha önce yakalanmadılar” sorusunu yöneltiyor.

Paris merkezli Sosyal Bilimler Yüksek Okulu (EHESS) öğretim üyesi ve radikal İslam uzmanı Ferhad Khosrokhavar’a göre, son operasyonların kökeninde cumhurbaşkanlığı seçimi ve yeniden seçilmek isteyen Nicolas Sarkozy'nin “aşırı sağcı Milli Cephe’nin oylarını kapma isteği” yatıyor. “Radikal İslamcılara savaş ilan edildi” şeklinde konuşan Khosrokhavar, operasyonların hedefinin “hem korkutmak hem de köktendincilere ılımlı olmaları gerektiğini göstermek” olduğu görüşünü savunuyor.

İslamcılar üç gruba ayrılıyor

Fransa’da “İslamcı” ya da “İslamist” olarak tanımlanan köktendinciler üç temel grup altında kataloglanıyor. Bunların başında “Müslüman Kardeşler” eğilimli “ılımlı İslamcılar” geliyor. Bu grubun “modernliği reddetmediği ve kendi yaşamına da yansıttığı” söyleniyor. İkinci ve en önemli grubu “Selefiler” oluşturuyor. Yaklaşık 6 milyon Müslüman'ın yaşadığı Fransa’da sayılarının 10 bin ila 15 bin olduğu tahmin ediliyor. Bu grup modernliği reddediyor, ilk Müslümanlar gibi yaşamak istiyor. İlla da tehlikeli olmadıkları ama aralarında “aşırı muhafazakar ve köktendincilerin olduğu” belirtiliyor. Üçüncü ve son grup ise “cihatçılar”, yani kutsal savaşçılardan oluşuyor. Arap kökenli Fransız antropolog Malek Chebel, cihatçılar için “Bu grubun üyeleri Batılılara ve ılımlı Müslümanlara karşı kendilerini ifade etmenin tek yolunun güç ve şiddet olduğunu düşünüyor” diyor. Bu grubun en etkin elemanları arasında imamların da bulunduğuna işaret ediliyor.

Mohamed Merah Attentäter Frankreich Terror Polizei Toulouse Belagerung
Muhammed MerahFotoğraf: Reutes/France 2 Television

Fransa’da radikal İslam’ın ilerleme kaydettiği iddialarının “doğruyu yansıtmadığını” söyleyen Malek Chebel, “Radikal İslam olağanüstü marjinal bir fenomen olarak karşımızda duruyor” diyor. Toulouse Üniversitesi İslamoloji Fakültesi öğretim üyesi Prof. Mathieu Guidere ise “Arap Baharı İslamcılara ivme kazandırdı, onlara çoğunluk olduklarını hissettirdi” görüşünü öne sürüyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Kayhan Karaca / Strasbourg

Editör: Beklan Kulaksızoğlu