Fransızlar seçime kilitlendi

Fransa’daki cumhurbaşkanlığı seçimi için geriye sayım devam ediyor. Yüksek seçim kurulu yerine geçen Anayasa Konseyi, seçimle iş başına gelmiş en az 500 kamu yöneticisinden imza toplayarak 22 Nisan’daki ilk tur seçime katılmaya hak kazanan adayların listesini açıkladı. Son olarak çiftçi lideri ve dünyadaki küreselleşme aleyhtarı gösterilerin öncüsü Jose Bove, aday olmak için gerekli 500 imzayı topladı.

Seçim sistemine göre, adayların, toplam olarak sayıları 42 bini bulan milletvekili, senatör ve belediye başkanından en az 500'ünün imzasını alması gerekiyor. 2002 yılındaki seçimlerde, 16 aday, yarışın ilk turuna katılmak için gerekli imzayı toplayabilmişti.

12 cumhurbaşkanı adayı, on yıllardır Fransa’nın iç ve dış politikalarında önemli söz sahibi olan Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın halefi olmak için mücadele verecek. Şimdilik üç güçlü aday var: Halk Hareketi Birliği (UMP) lideri muhafazakar Nicolas Sarkozy, Demokrasi Birliği lideri liberal François Bayrou ve sosyalist Segolene Royal. Üç politikacı da seçmenin gözüne girmek için canını dişine taktı.

Ancak aşırı sağcı Jean Marie Le Pen’in de iyi bir yarış çıkarıcağına kesin gözüyle bakılıyor. Aktif postacılık görevine devam eden Devrimci Komünist Parti adayı Olivier Besancenot ve balıkçı, avcı ve çevrecilerin desteklediği Frederic Nihous, en renkli adaylar arasında yer alıyor.

Her yerde seçim konuşuluyor

Tüm Fransa seçim havasına girdi bile. Fransız siyaset bilimci Dominique Reynie seçime büyük ilgi gösterilmesini favori sayısının artmasına bağlıyor. Reynie’ye göre, “Son seçimin ikinci turunda aşırığı sağcı Le Pen ile Chirac’ın finale kalmaları hayal kırıklığı yaratmıştı. Seçmen bu kez adeta hayal kırıklığının tazmin edilmesini bekliyor. Üç favoriden ikisinin ilk kez cumhurbaşkanlığı seçimine katılmasının da bunda payı var. Herkes onları daha iyi tanımak, haklarındaki vergi usülsüzlükleri ya da gayrı menkul skandallarıyla ilgili iddiaların doğruluk derecesini öğrenmek istiyor. Soğukkanlı mı kalacaklar yoksa hissi davranıp aptalca şeyler mi söyleyecekler? Herkes merak içinde”.

Miting salonları tıka basa doluyor. Adaylar taraftarlarının tezahüratı altında adeta boksör gibi kürsüye çıkıyor. Televizyon reytingleri futbol karşılaşmalarını aratmıyor. Kafelerde ya da sigara içmek için ofislerden çıkıldığında herkes seçimi tartışıyor.

Siyasi haber dergisi Point’i çıkaran Franz-Olivier Giesbert, “Kapak konusu olan politikacı tirajı arttırıyor. Halk dergiye adeta saldırıyor. Her hafta baskı rekoru kırıyoruz” diyor. Tecrübeli gazeteci, siyasi bezginlik yıllarından sonra Fransa’nın son derece farklı bir gelişme geçirdiğini ve bunu da genç nesil politikacılara borçlu olduklarını anlatıyor: “Segolene Royal, Nicholas Sarkozy ya da François Bayrou’nun da eleştirilecek yanları var. Ama hiç olmazsa parti görevlileri gibi konuşun iki yüzlülük etmiyorlar. Tabii ki her zaman gerçeği söylemiyorlar. Yoksa politikacı olamazlardı. Ama açık konuşuyorlar. Bu yeni bir şey. Fransa’da bir şeyler oluyor. Fransa’nın siyasetle barışması çok güzel bir gelişme.”

Kararsız oranı ve Bayrou'nun şansı yüksek

Fransa'da düzenlenen bir kamuoyu araştırması, cumhurbaşkanı seçimlerinin ilk turuna bir ay kala, kararsız seçmenlerin oranının yüzde 39 civarında olduğunu ortaya koydu.

Sofres kamuoyu şirketi tarafından düzenlenen anket, Bayrou'nun, ikinci tura kalması halinde, rakibi Sarkozy de olsa, Sosyalist Parti adayı Segolene Royal de olsa daha fazla oy alacağını gösterdi.

İlk turda Sarkozy'nin yüzde 31, Royal'in yüzde 24, Bayrou'nun ise yüzde 22 oranında oy alması bekleniyor. Bayrou, ikinci turda Sarkozy karşısında yarışması halinde oyların yüzde 54'ünü, Royal karşısında olması halinde ise oyların yüzde 60'ını alarak cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturacak.