1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Fransa'da Sarkozy dönemi

Ajanslar, Angela Ulrich/DW16 Nisan 2007

Artık Fransa’da yeni bir sayfa açılıyor. Muhafazakar bir gelenekten gelen ve Fransız kimliğini sık sık ön plana çıkaran yeni Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin icraatları, sadece ülkesinde değil Avrupa’da da merakla bekleniyor.

https://p.dw.com/p/AZN0
Sarkozy, insan hakları ve küresel ısınmayla mücadelenin öncelikli konular olduğunu söyledi.
Sarkozy, insan hakları ve küresel ısınmayla mücadelenin öncelikli konular olduğunu söyledi.Fotoğraf: AP

Zira keskin çıkışlarıyla adından sık sık söz ettireceği tahmin edilen Sarkozy’nin Avrupa politikası, AB’nin de yönünü etkileyecek gibi görünüyor.

Yeni Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy görevine bugün resmen başladı. Sarkozy’nin Elysee Sarayı’nda düzenlenen törenle Jacques Chirac’tan, cumhurbaşkanlığını devralmasıyla Chirac, 12 yıllık cumhurbaşkanlığı görevinin ardından Elysee Sarayı'na veda etti. Chirac'ı, Elysee Sarayı'nın kapısından yeni Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve merasim kıtası uğurladı. Saray'dan ayrılmadan önce Sarkozy'ye nükleer silahların gizli kodunu da devreden Chirac, Fransız halkıyla ise dün akşam yaptığı ulusa sesleniş konuşmasıyla vedalaştı.

Gelecekten umutlu olduğunu söyleyen Chirac, birlik ve beraberlik mesajları verdi: “Bir ulus, bir ailedir. Bizi birbirimize kenetleyen bu bağ, bizim en yüksek değerimizdir. Bu, bizi bir araya getiriyor, koruyor, daha ileri götürüyor. Günümüz dünyasına adımızı yazdırmak için gerekli olan bu güç mevcut.“ 74 yaşındaki Chirac, görkemli devir teslim töreninin ardından Elysee Sarayı’nı terk ederken, Sarkozy ise 21 pare top atışıyla beş yıl sürecek cumhurbaşkanlığı görevine başladı.

"Bütün Fransa'nın Cumhurbaşkanı"

Seçimi kazandıktan sonra bütün Fransa’nın Cumhurbaşkanı olacağını söyleyen Sarkozy, Paris’teki törende de benzer açıklamalar yaptı, “Fransa’ya hizmette, kamplaşmaya yer yok. Önemli olan, ruhunda tutkuyu canlandıran herkesin yetenekleri, fikirleri ve kanaatlarıdır“ dedi. Siyasi gözlemcilere göre Fransız halkının Sarkozy’den beklentileri oldukça fazla. Ancak uluslararası platformda da Fransa’nın yeni Cumhurbaşkanı’nın politikaları merakla bekleniyor.

Sarkozy ise ilk gününde ayrıntılı bir açıklama yapmadı, ancak Cumhurbaşkanı olarak yaptığı ilk konuşmada, uluslararası sorunlara da değindi. İnsan hakları ve küresel ısınmayla mücadelenin Fransız diplomasisinin öncelikleri arasında yer alacağını söyleyen Sarkozy, Akdeniz birliği için de çalışacağını, ayrıca Afrika'nın gelişmesine önem vereceğini söyledi.

''Avrupa'nın geleceğiyle Afrika'nın geleceğinin birbirleriyle bağlantılı olduğunu'' söyleyen Sarkozy’nin Avrupa politikasına ağırlık vereceği belli. Zira Sarkozy, cumhurbaşkanlığının ilk gününde Berlin’de AB Dönem Başkanı Almanya’nın Başbakanı Angela Merkel’le görüşüyor.

Alman-Fransız ekseni ne olacak?

Sarkozy’nin göreve başlar başlamaz soluğu Berlin’de alması, Alman-Fransız ilişkilerinin önemini vurgular nitelikte. İki ülke arasında 80’li yıllarda ivme kazanan yakınlaşma, AB’de motor işlevi gören bir Alman-Fransız ekseni oluşmasına ön ayak oldu, özellikle Irak savaşına karşı muhalefet iki ülkeyi tek ses haline getirdi.

Peki Fransa eski Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile Almanya Başbakanı Angela Merkel’in de çbalarıyla iki ülke arasında kurulan yakın ilişki Sarkozy döneminde değişecek mi?

Fransız siyaset bilimci Sylvia Goulard, Sarkozy’nin Almanya ile ilgili çok fazla bilgiye sahip olmadığına dikkat çekerek “Almanya söz konusu olduğunda Sarkozy’nin çok bilgili olduğu söylenemez. Kişisel olarak Almanya ile özel bir ilişkisi yok. Ama Alman-Fransız ilişkilerine fazla önem vermeyen bazı politikacıların Elysee Sarayı’na çıktıklarında bu yönde iyi çalışmalar gerçekleştirdiklerini tarihte gördük” diyor.

Avrupalı kimliğe vurgu

Avrupa politikalarının geleceği konusunda gözler Alman-Fransız ilişkilerinin nasıl şekilleneceğinde. “Yaşamım boyunca bir Avrupalı oldum. Avrupa kurumlarına, Avrupa’nın temellerine derinden inanıyorum. Fransa bu akşam Avrupa’ya geri dönmüştür” diyen Sarkozy seçim gecesi yaptığı konuşmada Avrupalı kimliğini vurgulamaya özen gösterdi .

Sarkozy’nin Avrupa ile ilgili konuşmalarında Alman-Fransız ekseninden bahsetmesi ender bir durum. Yeni Cumhurbaşkanı daha çok ABD ve İngiltere ile ilişkilere önem veriyor. İngiltere Başbakanı Tony Blair, seçim galibiyetinin ardından Sarkozy’nin elini sıkan ilk yabancı lider olmuştu.

Pragmatik siyasetçi

Türkiye’nin AB üyeliğine muhalefetiyle tanınan Sarkozy, Avrupa Merkez Bankası’na karşı sert eleştirileriyle de dikkat çekiyor. Sarkozy Avrupa Anayasası konusunda ise daha pragmatik bir tutum sergiliyor. 2005 yılında Fransız halkının reddettiği Avrupa Anayasası’nı yeniden referanduma götürmek yerine çok kapsamlı olmayan bir mini anlaşmayı doğrudan parlamentodan geçirmek istiyor.

Siyaset bilimci Sylvie Goulard bunun iyi bir çözüm olduğu görüşünde: “Bu en makul çözüm. Çok çekici olmasa da, AB’nin demokratikleşmesi beklentilerini karşılamasa da, şu an bir acil durum sözkonusu. Sarkozy bir daha referandum yapılmayacağını halka açıkça söyleyerek büyük cesaret gösterdi. Vurguladığı bir başka nokta, Anayasa Anlaşması’nın dünyanın sonu olmadığıydı. Dolayısıyla, bunu çıkmazdan kurtulmak için bir ilk adım olarak görüyor.”

Goulard, AB Anayasası konusunda Almanya’nın dönem başkanlığı sona ermeden Temmuz ayına kadar bir çözüm bulunması gerektiğini, aksi takdirde Sarkozy’nin hareket alanının daralacağını vurguluyor.