1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Gözler Anayasa Mahkemesi'nde

9 Eylül 2012

Federal Anayasa Mahkemesi Euro kurtarma tedbirlerinin anayasaya uygun olup olmadığıyla ilgili kararını 12 Eylül'de verecek. 'Euro'nun kaderini belirleyeceği' ifade edilen karar büyük bir merakla bekleniyor.

https://p.dw.com/p/165hN
Fotoğraf: picture-alliance/dpa


Almanya'nın Karlsruhe kentindeki Federal Anayasa Mahkemesi tedbirlerin anayasaya uygun olmadığı sonucuna varırsa AB istikrarı için öngörülen yasalar Almanya'da yürürlüğe giremeyecek. Böylesi bir durumda Avrupa İstikrar Mekanizması'nın hayata geçirilmesi de mümkün değil.

Avrupa Birliği ülkelerine daha fazla bütçe disiplini öngören Malî Pakt ve uzun süreli kalıcı kurtarma fonu Avrupa İstikrar Mekanizması (ESM) 29 Haziran'da Alman Parlamentosu'nda büyük bir çoğunlukla kabul edilmişti. Ancak oylama sonrası, kabul edilen yasaların anayasaya uygun olmadığı gerekçesiyle devletler hukuku uzmanı Christoph Degenhart, Eski Federal Adalet Bakanı Herta Däubler Gmelin ile birlikte Karlsruhe'deki Federal Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu.


Christoph Degenhart "Temel eleştiri noktamız; Euro kurtarma politikası, özellikle de Avrupa İstikrar Mekanizması ve şimdi de Avrupa İstikrar Mekanizması politikasına yapılan ilavelerle demokrasi prensibinin Avrupa ve Federal Almanya Cumhuriyeti düzleminde içinin oyulmasıdır" açıklamasını yapıyor.

Prof. Dr. Christoph Degenhart
Prof. Dr. Christoph DegenhartFotoğraf: privat

Diğer eleştiri noktaları

Getirilen diğer bazı eleştirilerse Avrupa İstikrar Mekanizması sözleşmesinde gerek sözleşmenin iptaliyle gerekse yükümlülüğün sınırıyla ilgili bir hükmün bulunmaması. Bu, Euro Bölgesi ülkelerinin maliye bakanlarının oluşturduğu konseyin teoride ihtiyaç halinde ana sermayeyi ve buna bağlı olarak da ülkelerin ödeyeceği meblağı arttırabileceği anlamına geliyor. Bazı uzmanlar Almanya'nın bu şekilde bütçe bağımsızlığını kaybedeceği ve Avrupa İstikrar Mekanizması'nın üye ülkelerin diğer ülkelerin borcundan sorumlu tutulamayacağıyla ilgili hükmü de çiğnediği eleştirisini getiriyor.

Avrupa ve Anayasa hukuku uzmanı, aynı zamanda Walter Hallstein Avrupa Anayasa Hukuku Enstitüsü'nün kurucusu Ingolf Pernice ise Almanya'nın bütçeyle ilgili hak ve yetkilerinin kısıtlanacağı iddialarına katılmıyor. Pernice "Bunun nedeni, Avrupa İstikrar Mekanizması'nın genişletilmesi söz konusu olduğunda her halükârda buna Almanya'nın onay vermesinin gerekmesi. Diğer bir deyişle bu, teklifi veto edebileceği anlamına geliyor" şeklinde konuşuyor.

Avrupa hukuku uzmanı Franz Meyer ise "borçtan sorumlu tutulma" iddiasıyla ilgili olarak yardım etmenin bir zorunluluk olmadığının altını çiziyor. Meyer, Avrupa İstikrar Mekanizması ile ilgili ortalıkta birçok mantıksız söylenti dolaştığı görüşünde:


"Avrupa İstikrar Mekanizması sözleşmesinde yazanlarla ilgili birçok komplo teorisi ve yanıltıcı açıklamalar yapılıyor. Dileyen herkes 8'nci maddenin 5'inci fıkrasında Almanya Cumhuriyeti'nin sorumluluğunun 'her koşulda' şu anda kararlaştırılan miktarla sınırlı olduğunu görebilir. Burada özellikle 'her koşulda' deniyor. Bu daha kesin nasıl ifade edilebilir?"

Prof. Ingolf Pernice
Prof. Ingolf PerniceFotoğraf: DW

'Çok küçük bir ihtimal'

Uzmanlar Federal Anayasa Mahkemesi'nin Avrupa İstikrar Mekanizması ve Mali Pakt ile ilgili anlaşmayı bozmasına çok küçük bir ihtimal gözüyle bakıyor. Ancak mahkemenin bazı düzeltmeler talep edeceği tahmin ediliyor.

Kabul edilen yasaların anayasaya uygun olmadığı gerekçesiyle Federal Anayasa Mahkemesi'ne başvuran devletler hukuku uzmanı Christoph Degenhart bile Avrupa İstikrar Mekanizması'nın reddedilmesine ihtimal vermiyor.

Degenhart "Mahkemenin, Avrupa İstikrar Mekanizması ve antlaşmaları tamamen reddetmesi fazlasıyla cesurca bir adım olur. Ancak mahkeme her koşulda neyin mümkün olup, neyin olmadığını söyleyecektir. Peki, mesela Avrupa İstikrar Mekanizması'nın kabul edilmemesi durumunda ne olur? 10 Temmuz'dan beri olan... Yani 'hiçbir şey'! Ne piyasalar altüst oldu, ne Avrupa bir kaos ortamına sürüklendi, ne de söz konusu olay ekonomide ağır sonuçlara yol açtı. Kaydedilen tek değişiklik, bazı kişilerin biraz daha derin düşüncelere dalmış olması" yorumunu yapıyor.

©Deutsche Welle Türkçe

Daphne Grathwohl / Çeviri: Banu Wöltje

Editör: Nihat Halıcı