1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Gazze'den gelen mesaj

Bettina Marx23 Ağustos 2005

Gazze Şeridi’ndeki son Yahudi yerleşim birimi de boşaltıldı. Böylece İsrail, bu bölgede 38 yıldır devam eden işgaline tamamen son vermiş oldu. İsrail ordusu, şimdi de Batı Şeria’daki 4 yerleşim biriminin tahliyesine başladı. Bettina Marx’ın gelişmelerle ilgili yorumu:

https://p.dw.com/p/AZuI

“İsrail Başbakanı Ariel Şaron’un hesabı tuttu. Gazze Şeridi’ndeki yerleşimcilerin boşaltılması bir haftada tamamlandı. Kan akmadan, ama medyatik gözyaşları eşliğinde 8000 kişinin yaşadığı 21 yerleşim birimi boşaltıldı. İlk evlerin yıkımına da başlandı. Artık sadece İsrail ordusunun da geri çekilmesine kaldı iş. Ondan sonra Kudüs, İsrail’in öldürülen eski Başbakanı İzhak Rabin’in denize gömülmesini dilediği, başka İsrailliler’in ise uluslarının etine batmış bir diken olarak algıladığı Gazze Şeridi’nden tamamen kurtulacak.

Dünyanın gözleri önünde sahnelenen bu dramada her taraf üzerine düşen rolü oynadı. Yerleşimciler, hıçkırıklar ve çığlıklarla kamuoyuna nasıl kahramanlar olduklarını haykırdı. Güvenlik kuvvetleri ise ne sol grupların gösterilerini dağıtırken ne de sivil Filistinliler’e baskı uygularken gösterdikleri acıma duygularını gözler önüne serdi. İsrail hükümeti, meclis ve üst mahkeme tarafından da onaylanan kararları tüm direnişlere rağmen yerine getirmekteki kararlılığını ortaya koydu.

Yerel ve uluslararası medya da kendilerinden beklenen şekilde işini yaptı. Gazze’den resimleri dünyaya yaydılar. Bu resimlerde gözyaşları, çaresizlik, soykırım semboliği ve hüzün ritüelleri vardı. Nezarim yerleşim birimindeki son yerleşimcilerin, Roma’daki Yahudiler’in köleliğe gidişini andıran bir edayla bölgeyi terk edişini canlı verdiler ve Gazze Şeridi’ndeki yerleşimcilerin travmasını İsrail ve dünyaya anlattılar.

Bu resimlerin mesajı açık: Gazze Şeridi’nin boşaltılmasından sonra İsrail, artık işgal altındaki başka Filistin bölgelerinden ciddi şekilde geri çekilemez. 250 bin yerleşimcinin yaşadığı Batı Şeria’daki yerleşim birimlerine ve özellikle de Doğu Kudüs’te 200 bin Yahudi’nin yaşadığı semtlere dokunulamaz. Oysa bu bölgeler Filistin bölgelerini parçalıyor ve yaşanmaz hale getiriyor. Bu şekilde de yeni ve devamlı bir Filistin devletinin kurulmasını olanaksız kılıyor.

Yani bu resimler, Orta Doğu’yu barışçı bir geleceğin beklemediğinin göstergesi mi? Hayır! Çünkü belki de bu geri çekilme, mimarı Ariel Şaron’un hiç istemediği kendi dinamiklerini yaratacak. Belki de bu kansız ve şaşırtıcı ölçüde sorunsuz boşaltma harekatı, bir daha önü alınamayacak bir süreci başlatacak. Belki İsrail halkının çoğunluğu, daha fazla geri çekilme, daha fazla normalleşme ve daha fazla istikrar isteyecek.

Yahudi yerleşimcilerin misyonerce rüyaları, dünya kamuoyunun gözleri önünde yıkıldı. 1967 yılındaki Altı Gün Savaşı’ndan bu yana İsrail ilk kez işgal ettiği Filistin topraklarını terk etti. Bu adımla İsrail devleti, milliyetçi - dinci yerleşimci hareketinin, kutsal kitaplarındaki tüm topraklara yerleşme, hükmetme ve orada yaşayan Filistinliler’i köleleştirme hedefinden de uzaklaştı. Şimdi 8 bin Yahudi yerleşimci, ülkeleri İsrail’e geri döndü. Bu, iyi bir işaret ve akılcı siyonizmin küçük bir zaferi. Bu siyonizm, Yahudi halkına herkesin tanıdığı sınırlar içinde güvenli bir vatan sunmak isteyen bir siyonizm.“