1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Guantanamo tutsaklarına yargı hakkı

Daniel Scheschkewitz29 Haziran 2004

Amerikan Yüksek Mahkemesi, Guantanamo üssünde tutulan esirlerin Amerikan yargı organlarında haklarını arayabileceği kararına vardı. Bush yönetimi açısından ülkenin en yüksek yargı organı tarafından verilen bu karar, ağır bir politik yenilgi anlamı taşıyor...

https://p.dw.com/p/AbEE
Bush yönetimi, Guantanamo tutsaklarının Amerikan yargı sisteminde faydalanamayacağını savunuyordu..
Bush yönetimi, Guantanamo tutsaklarının Amerikan yargı sisteminde faydalanamayacağını savunuyordu..Fotoğraf: AP

Yüksek Adalet Divanı’nın kararında, terörizme karşı mücadale çerçevesinde Bush yönetimine, sınırötesi tutsak alma hakkı tanınırken, Guantanamo’da bulunan esirlerin de Amerikan mahkemeleri nezdinde itiraza haklarının bulunduğu belirtildi. Anayasa yargıçlarının aldığı bu kararı Bush hükümetinin politik bir yenilgisi olarak değerlendiren New York’lu hukuk uzmanı Jeoffrey Toobin şöyle konuştu:

”Guantanamo’daki tutsaklar artık yargı yoluyla durumlarına itiraz edebilecek. Bugüne değin türlü gerekçelerle bu yolu engelleyen Bush hükümeti açısından bu mahkeme kararı ağır bir hukuki yenilgi niteliği taşıyor. Şimdi Amerikan sivil mahkemelerinin bu konuda belirleyeceği eğilimi beklememiz gerekir.”

”Habeas Corpus” ilkesi

Amerikan yargıçları, böylece tutukluluğa karşı hukuki itiraz yolunun sadece Amerikan yurttaşları için değil, yabancı uyruklu tutuklular için de açık olduğu sonucuna varmış bulunuyor. Üç ret oyuna karşı altı yargıcın onayladığı kararın gerekçesinde, Guantanamo’daki askeri üssün, Küba yönetimiyle var olan kira sözleşmesine göre süresiz ve tümüyle ABD’nin kontrolünde olduğu belirtiliyor.

Bu durumda geçerlilik kazanan ”Habeas Corpus” ilkesi, hiç kimsenin mahkeme kararı olmaksızın belirli bir sürenin dışında gözaltında tutulamayacağına dikkat çekiliyor.

Bush yönetiminin gerekçeleri

Bush yönetimi şimdiye değin, Guantanamo’nun ABD toprakları dışında kaldığı gerekçesini öne sürmekte, buradaki tutuklulardan bazılarının özel savaş mahkemesi önünde yargılanacağını söylemiyle, Amerikan sivil mahkemelerinde hak arama şanslarının olmadığını öne sürüyordu.

Savunma Bakanı Donald Rumsfeld ise tutuklular arasında insanlık dışı suça katıldığı saptanmış olan sayısız tehlikeli teröristin bulunduğunu ve bunların gerekirse bu tür suçları yeniden işlemeye yemin etmiş olduklarını savunuyordu. Anayasa yargıçları, Rumsfeld’in söylemini geçerli saymayarak, kamu güvenliğini aşırı ölçüde tehdit eden durumlarda ve dönemlerde bile nesnel anayasal hakların niteliklerini koruduğu görüşünde.

Padilla hakkında yetkisizlik kararı

Bu arada, yüksek mahkemenin yargıçları bir istisna yaparak, hükümet tarafından, Amerikan topraklarında ”kalleş bomba” olarak tanımlanan içine metal parçaları yerleştirilmiş patlayıcıyla eylem düzenlemeye hazırlandığı suçlamasında bulunulan Amerikan uyruklu Jose Padilla hakkında karar yetkileri bulunmadığı sonucuna vardılar.

Amerikan Anayasa Mahkemesi, bu tavrıyla 11 Eylül saldırılarının ardından terörle mücadele konusunda Başkan Bush’a Kongre tarafından tanınan özel yetkileri önemli ölçüde sınırlamış oluyor. Şu anda Guantanamo’da tutsaklığı süren 600 kadar yabancı uyruklunun akıbetini bu durumda Amerikan sivil mahkemelerinin vereceği kararlar belirleyecek.