Hollywood’da “yeşil” modası

Dünya iklimindeki değişim, çevri bilincine sahip Al Gore gibi politikacıları olduğu kadar eski Hollywood yıldızı, yeni politikacı Arnold Schwarzenegger’i etkilemekle kalmadı, son dönemlerde Hollywood’daki genç kuşağın da çevre konularına ilgi duymaya başladığı görülüyor. Halle Barry, Cindy Crawford, Darly Hannan, Pierce Brosnan, dünya ikliminin korunmasına katkı için Kaliforniya kıyılarında inşa edilecek bir doğalgaz tesisini protesto kampanyasına katılıyorlar. Sektörün en pahalı kadın yıldızı Julia Roberts’ın da Vanity Fair dergisinde yayınlanan söyleşisinde, kahve içmeye giderken yanında fincanını götürdüğü, plastik torbaları tercih etmediği, ikiz çocukları için ekolojik bebek bezini tercih ettiğine yer veriliyor.

Cameron Diaz da çevre dostu sayılan hibrid otomobillerle ilgili reklamlara katıldığı gibi, kendisi de bu tür bir otomobil kullanmaya karar verdi. Leonardo Di Caprio ise çevre konusunda bir internet sayfası açtı ve güneş pilleri ile donanmış damların finansmanına destek verdi. George Clooney de “Oil Change” adlı kampanyası ile petrole bağımlılığı eleştiriyor.

Yeşil alanların tahrip edilmesini protesto için Daryl Hannan, Los Angeles’daki parklardan birindeki ağaca tırmandı ve polis zoru ile indirildi. Brad Pitt, çevre dostu mimari üzerine altı bölümlük bir televizyon dizisinin moderasyonunu üstlendi. Sigourney Weaveer, BM’nin okyanusların korunması programına gönüllü elçi olmayı kabul etti ve Robin Williams, ozon tabakasına zarar verdiği için sprey kullanmıyor, yeniden dönüşüm için çöpü ayırıyor, ayrıca mümkün olduğu kadar çok araba yerine bisiklet kullanıyor.

Reklam suçlaması

Los Angeles Times gazetesi bu eğilimle “Hollywood’un yeni rengi yeşil” başlığı ile dalga geçse de, ünlü sanatçıların çevre angajmanının psikolojik etkisi olacağı kesin. Amerikalılar için şimdiye kadar çevreciler, bakımsız - kötü giyimli hippiler olarak görülüyordu. Oysa şimdi bakımlı ve güzel olup, “buna rağmen çevreden yana olmanın mümkündür”ün reklamı yapılıyor. Yeni slogan ise tüketime “evet” doğayı tahribe “hayır”, yani ekolojik olmak artık moda.

Hollywood’un bu light-çevreci pozisyonunu eleştirenler ise kamuoyunun yanıltıldığı görüşünde. Zira denizlerin korunması önerisine imza atmak ya da Alaska’da petrol aranmaması için bir gösteriye katılmak, sanatçılar için bedava reklam. Eleştirmenler Hollywood çevre dostu sanatçıların bunun reklamından yararlanırken, film stüdyolarının Kaliforniya’nın güneyinde yol açtığı çevre kirliliğine dikkat çekiyor.

Los Angeles Üniversitesi’nin yaptırdığı bir araştırmaya göre film stüdyolarının yıllık zararlı emisyonları 126 bin tonu buluyor. Arabaların zararlı emisyonları, suni patlamalar ve özel efektlerin yarattığı hava kirliliği ile Hollywood, Los Angeles bölgesinde petrol rafinerilerinden sonra ikinci büyük kirlilik kaynağı. Stüdyolar Birliği ise bu araştırmaya hava kirliliğinin azaltılması için uyguladıkları programlar ve film setlerinde ortaya çıkan çöpün % 64’ünün yeniden dönüşümle ham madde haline getirildiği cevabını verdi.

Prensler de çevreci

Ama sadece Hollywood ünlüleri değil, Avrupa’daki ünlüler de çevre koruma projelerine destekleri ile dikkat çekiyorlar. İngiltere’nin Veliaht Prensi Charles ekolojik tarımdan Jaguar’ının motoronu bio-dizele çevirmesine kadar bir dizi proje ile dikkat çekiyor. Prens Charles, iklim korumaya katkı olarak ayrıca sahibi olduğu tüm konutlarda yenilenebilir enerjiye öncelik vereceğini, gelecek yıldan itibaren helikopter yerine tarifeli uçuşları tercih edeceğini ve mümkün olan her yere trenle gideceğini açıkladı.

Bir başka prens, Monaco Prensi Albert de 30 milyon bütçeli bir çevre vakfı kurduğunu açıkladı. Prens Albert, vakfının öncelikleri arasında dünya iklimindeki ısınma ile mücadele, bitki ve hayvan cinslerinin korunması ile su ve hava temizliğini saydı.