İki yakası biraraya gelmeyen devlet

70 bin kilometrekare büyüklüğündeki Gürcistan, Sovyetler Birliği’nin en zengin cumhuriyetlerinden biriydi. 5 milyon nüfuslu ülke, bağımsızlığını ilan ettiği 1991 yılından beri giderek yoksullaştı. Hristiyan Gürcüler, kendilerini Kartveli olarak adlandırıyorlar. Gayri safi yurt içi hasıla, tahminlere göre 2002 yılında yüzde 3,8 artış göstererek 3 milyar euroya ulaştı. Ancak bu yeterli bir rakam değil. Gürcülerin büyük bölümü günde 1 yurodan daha az bir parayla yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Emeklilerse günde 20 centle yetinmek zorundalar.

Türkiye açısından stratejik önemi

Bakü-Ceyhan petrol boru hattı Gürcistan üzerinden Türkiye’ye ulaştığından ülke Ankara açısından da stratejik önem taşıyor. Tiflis'teki merkezi hükümet, Acaristan, Abhazya ve Güney Osetya özerk bölgelerindeki egemenliğini yavaş yavaş yitirdi. Gürcü yönetiminin başarısızlığında, Gürcü devletinin iki yakasının bir araya gelmemesinde iç çatışmaların, yolsuzlukların ve komşu Rusya'nın baskısının büyük rol oynadığı belirtiliyor. Şevardnadze, Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri'yle yakınlaşarak güçlükleri aşmaya çalıştı.