1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

220311 Euro Banken Krise

23 Mart 2011

Uluslararası Para Fonu (IMF), olası krizlere karşı mali piyasaların hâlâ hazırlıklı olmadığı yönünde uyardı. IMF uzmanlarına göre sorumsuz davranan büyük mali kuruluşlar piyasaların istikrarını riske atmayı sürdürüyor.

https://p.dw.com/p/10foT
Fotoğraf: AP

Uluslararası Para Fonu (IMF) uzmanları mali piyasalardaki riskleri açıkça ortaya koydular. Finans uzmanları olası bir kriz durumunda faturanın vatandaşa çıkmaması ve ilgili kuruluşların sorumluluk alması yönünde uluslararası bir modelin hâlâ oluşturulamadığını söylüyorlar. Uzmanlar mali kuruluşların karmaşık yapılarının giderilmesi, işlem sınırlarının daraltılması ve sermaye yapılanmalarının iyileştirilmesi gerektiği yönünde uyarıyorlar.

Uluslararası Para Fonu Baş İktisatçısı Olivier Blanchard ve Sermaye Piyasaları Bölümü Başkanı Jose Vinals gibi önemli finans uzmanları da bu tahminleri destekliyor.

Yeterli önlem alınmıyor

Logo IMF Internationaler Währungsfond

IMF uzmanları yaptıkları ortak yazılı açıklamada, pek çok ülkede mali piyasaların yeniden yapılandırılması yönünde yeterli adım atılmadığını belirtiyorlar. Alman Ekonomik Araştırma Enstitüsü Profesörü Mechthild Schrooten de aynı sonuca varıyor:

"İlginç olan şu ki ülke ekonomisinde önemli yeri olan bankaların sayısı mali kriz döneminde arttı. Yani, ekonominin vazgeçilmezi olan bu bankalar daha da önemli hale geldi. Çünkü bankacılıkta büyük bir birleşme eğilimi baş gösterdi. Özellikle de büyük finans kuruluşlarında. İşte bu dev kuruluşlar birleştiğinde daha büyük bir kuruluş ortaya çıkıyor ki, onlar da ekonomide eskisinden daha etkili bir pozisyona sahip oluyor.”

Almanya hedefe ulaşamadı

Mali kriz döneminde devletlerin bu önemli bankalara akıttığı paralar, yapılan yardımlar, her şartta bu kuruluşların iflas etmesinin önlenmesi yönündeki baskıyı arttırdı. Yani artık bu bankalar batmak için fazla önemli. Alman Ekonomik Araştırma Enstitüsü Profesörü Mechthild Schrooten, şunları kaydediyor:

"Mali krizlere karşı önlem olarak ülke ekonomisinde vazgeçilmez yeri olan bankaların sayısının azaltılması düşünüldüyse de, en azından Almanya’da bu hedefe ulaşılamadı. Hâlâ bankaların mali bilançolarında hangi rakamların gizlendiği bilinmiyor. Elbette geçmişte bankaların değeri kalmayan varlıkları Bad Banks denilen kuruluşlara aktarabildiği düşünülünce, banka bilançolarının iki yıl öncesine kadar daha sağlıklı olduğundan yola çıkabiliriz.”

Stres testi anlamsız

Bankaların gerçekten de eskisine oranla daha iyi bir durumda olup olmadığı Avrupa Bankacılık Otoritesi’nin (EBA) yaptığı dayanıklılık testiyle netleşecek. Stres testi kapsamında, 13'ü Alman olmak üzere toplam 88 banka çeşitli senaryolarla sınavdan geçiyor. Örneğin bankalar 2012 yılına kadar resesyonun baş gösterdiğinden yola çıkarak, öz sermayelerini kaybetmemeye çalışıyorlar. Bu senaryoya bankaların ne kadar dayanıklılık gösterebildiği Haziran sonunda açıklanacak.

Uzmanlar bu tür senaryolarla yapılan stres testini pek etkili bulmuyor. Çünkü bir yıl önce de 91 banka dayanıklılık testine alınmış ve sadece yedi banka başarılı olamamıştı. Bu testi geçemeyenler arasında İrlanda bankalarının bulunmamasına rağmen en az dört İrlanda bankası iflasın eşiğine gelmişti.

© Deutsche Welle Türkçe

Rolf Wenkel / Çeviren: Deniz Eğilmez

Editör: Ahmet Günaltay