1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İngiltere 5 Mayıs'ta sandık başında

Grahame Lucas6 Nisan 2005

1997'den beri iktidarda olan İşçi Partisi lideri Tony Blair'in seçimlerden zaferle çıkma ihtimali düşük kabul ediliyor. Irak savaşı ve yerine getiremediği seçim vaatleri, Blair'i seçimlerde zorlayacak.

https://p.dw.com/p/AatH
Tony Blair, üçüncü kez iktidara talip
Tony Blair, üçüncü kez iktidara talipFotoğraf: AP

Dün, beklendiği gibi Kraliçe 2.Elisabeth’i ziyaret eden İngiltere başbakanı Tony Blair, 5. Mayıs’ta yapılması öngörülen Avam Kamarası seçimlerini mümkün kılmak amacıyla şimdiki meclisin lağvedilmesi ricasında bulundu. 1997‘den beri işbaşında olan Blair liderliğindeki İngiliz İşçi Partisi böylece üçüncü bir yasama dönemi daha iktidara talip olurken muhalefetteki Muhafazakar Parti’nin, John Major sonrası dönemde ilk kez bu denli güçlü olduğu belirtiliyor.

İngiliz kamuoyunun öğrenmek için sabırsızlıkla beklediği avam kamarası seçiminin tarihi, Papa 2.Jean Paul’ün ölümü nedeniyle 24 saatlik bir gecikmeyle de olsa dün nihayet ilan ediliyordu. Başbakan Tony Blair, dün öğle saatlerinde Downing Street 10‘daki bürosunun önünde toplanan basın mensuplarına, 5 Mayıs tarihinde sandık başına gidileceği müjdesini veriyordu.

„Bildiğiniz gibi kraliçeye parlamentoyu lağvetmesi için ricada bulunmak üzere az önce Buckingham Sarayına gittim“ diyen Blair, kraliçenin lutfedip ricasına uyduğunu ve 5. Mayıs’taki seçimlerde yeni Avam Kamarası üyelerinin belirleneceğini açıklıyordu.

Muhafazakarların şansı yüksek

Gözlemciler, İngiltere’nin iki merkez partisi Labour ve Tories’in ya da İşçi partisi ile muhafazakarların,1992‘den beri hiç bu denli eşit şanslara sahip olmadığını belirtiyor. Kamuoyu yoklamaları, Blair liderliğindeki İşçi partisini 2 ile 6 puan arasında önde gösterirken, Financial Tims gazetesi, eski İçişleri bakanlarından Michael Howard’ın liderliğindeki muhafazakar partiyi %39 ile iktidara daha yakın görüyor.

Uzmanlar, seçim sonucunu, Tony Blair’in halkı nezdindeki güvenilirliğinin belirleyeceği görüşünde. Seçmenlerin, hatta parti arkadaşlarının arasında, Tony Blair’in, Saddam’ın elinde toplu imha silahı olduğu konusunda halkını yanlış bilgilendirerek Irak savaşının bu nedenle gerekliliğini savunan tavrını unutmakta zorlananların olduğu biliniyor.

İşçi Parti’nin dezavantajı

İşçi partili milletvekillerinden birinin önceki gün hükümetin Irak politikasını protesto amacıyla muhalefetteki liberal demokrat partiye geçmesi bu olumsuz tavrın bir işareti sayılıyor. Rakibinin, halkın nezdinde yitirdiği güveni, genç ve popüler İşçi Partili başbakanın en büyük dezavantajı olarak değerlendiren muhafazakar aday Michael Howard, Blair’in giderek etkisini yitiren yönetim biçimini de eleştiriyor.

„Mr.Blair daha şimdiden, gizliden gizliye üçüncü seçim zaferinin peşin sevincini yaşıyor“ diyen Howard, bu durumun seçmeni yanıltmamasını isteyerek, „Eğer siz de bizim gibi düşünüyorsanız, o zaman önümüzde biriken sorunları birlikte çözümlememiz için davranın“ diye ekliyor.

Blair’in seçim vaatleri gerçekleşmedi

Kaldı ki doğrudan Blair’in kişiliğine endeksli olmayan bazı olumsuzluklar da var. Dört yıl önce, eğitim, sağlık ve kamu hizmetlerinde, ulaşım altyapısında düzeltmeler vaadeden İşçi partili başbakanın, bu dediklerinin pez azını gerçekleştirebildiği kaydediliyor. Blair açısından seçim tarihinin böyle erken olmasının da bazı avantajları var. Çünkü ekonomik tahminler, güz aylarında kalkınma grafiğinin ve gayrimenkul fiyatlarının düşeceğini, ipotek faizlerinin ise artacağına işaret ediyor.

Kaldı ki Michael Howard’a, Avam Kamarası’nda çoğunluğu elde etmei konusunda şans tanıyanlar bulunduğu gibi, partisinin John Major başkanlığındaki iktidar döneminde yaşanan olumsuzlukları hala unutamayanlar da var. Hatta Howard’ın da kabine üyesi olduğu bu dönemlerde muhafazakarların izlediği Avrupa karşıtı politikayla, sermayeye iltimas geçen vergi belirlemeleriyle ülkeyi çıkmaza ittiği de henüz belleklerde. Bu yüzden kararsız kalan seçmenler nedeniyle oylamaya katılımın cılız olması, şu anda en fazla endişesi duyulan nokta.

Liberal Demokratlar ihtimali

İki merkez partiye de yeterli güven duymayan seçmenlerin bu kez Irak savaşını başından reddetmesiyle dikkat çeken liberal demokratlara yönelmesi de bir ihtimal. İngiliz seçim sistemi, özellikle yoğun nüfuslu seçim bölgelerinde sürpriz sonuçlara açık bir özellik taşıyor.

Özetlemek gerekirse, ağır kayıplara uğrama tehlikesine rağmen 5.Mayıs’ta sandıktan yine İşçi Partisi’nin çıkması, şu andaki en yakın ihtimal. Bu durumda parti içi muhaliflerine daha fazla taviz vermesi de gerekse, karizmatik bir kişilik olan Blair’in üç kez ardarda seçim kazanan tek İşçi Partisi lideri olarak tarihe geçmesi kuvvetle muhtemel.