İran'ın yardım talebi UAEA'nın gündeminde
23 Kasım 2006İran, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’ndan toplam 8 nükleer proje konusunda işbirliği talebinde bulunuyor. Teknik yardım talep ettiği tesisler arasında Arak bölgesindeki ağır su reaktörü de bulunuyor. Bu reaktörden tehlikeli plütonyum maddesi elde etmenin mümkün olduğuna işaret eden Viyana’daki Amerikan heyeti, Tahran’ın bu talebini geri çevireceğini bildirdi.
İran’ın da barışçıl sivil amaçlı nükleer projelerinde diğer ülkelerden yardım talebinde bulunma hakkı var. Ancak İran’ın sadece enerji ihtiyacını karşılamak istediğine, yakın ve uzak komşuları olan Pakistan, Hindistan ve İsrail’in elinde bulunan nükleer silahların aynılarına sahip olmak istemediğine kimse inanmıyor. Bu yüzden Viyana’daki görüşmelerde, Arak’ta tesis kurmak için teknik yardım talebinin reddedilmesi bekleniyor.
AB’den de eleştiri var
Tahran’ın bu talebine Avrupalılardan da eleştiri yöneltiliyor. Almanya, İngiltere ve Fransa’nın oluşturduğu AB Troykası, İran’ın tartışmalı uranyum zenginleştirme faaliyetinden vazgeçmemesi nedeniyle bu ülke ile doğrudan görüşmelerini daha aylar önce dondurmuştu. Rusya ve Çin’in İran’a ağır yaptırım uygulanmasını reddetmeleri yüzünden bu konuda müzakerelerde bulunan BM Güvenlik Konseyi’nden de bugüne kadar somut bir adım atılamadı.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulunda İran’a ilişkin görüş birliği sağlanmasının zor olduğuna dikkat çekiliyor. Zira Yönetim Kurulunda temsil edilen 30’dan fazla ülke arasında, büyük sanayi ülkelerinin İran’a tavrını çok eleştirel bir bakış açısıyla değerlendiren, kalkınmakta olan ülkeler de bulunuyor. Küba, İran’ı koşulsuz destekliyor, Brezilya ve Güney Afrika, dünyanın tüm ülkelerinin nükleer enerjiden barışçıl amaçlarla yararlanma hakkı olduğunu vurguluyorlar.
ABD daha uzlaşmacı
Aslında ABD de son dönemlerde daha uzlaşmacı bir tavır sergiliyor. Viyana’daki Amerikalı temsilciler, müttefiklerin onayı olmaksızın, tek başına atılacak adımlarla ilerleme kaydetmenin mümkün olmadığını hissediyorlar. Bu nedenle de tek başlarına ya da askeri operasyon içeren opsiyonları dile getirmekten kaçınıyorlar.
ABD’nin Viyana’daki temsilcisi Matt Boland da “Biz diplomatik çözüm yolları arıyoruz. Ve bu konuda ortaklarımız olan Rusya, Çin ve Avrupalılar ile sıkı bir işbirliği içindeyiz. Üzerine eğilmemiz gereken daha birçok diplomatik çözüm yolu mutlaka vardır” diyor.