1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İran'da muhalefet Ahmedinejad'a direniyor

16 Haziran 2009

İran'da muhalifler gösterilerini sürdürürken, Anayasayı Koruyucular Konseyi cumhurbaşkanlığı seçiminde kullanılan oyların sınırlı şekilde yeniden sayımına hazır olduğunu açıkladı.

https://p.dw.com/p/IARz
Fotoğraf: AP

Siyasi gözlemciler İran’daki gelişmelerin bugüne kadar görülmeyen siyasi ayrışmayı gün ışığına çıkarttığı görüşünde. Ancak tartışmalı seçim sonuçları aynı zamanda İran siyasi sisteminde muhalefete katı sınırlar getirildiğini ortaya koyuyor.

İran’daki seçimler ancak sınırlı bir demokratik işleyişi yansıtıyor. Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri öncesinde adaylar, İslam yasalarının uygulanmasını denetlemekle görevli olan Anayasayı Koruma Konseyi tarafından bir ön elemeye tabi tutuluyor. Birçok siyasi gözlemci bu uygulama nedeniyle cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Ahmedinejad’ın yeniden seçileceğine kesin gözüyle bakıyordu.

"Bu sistemde değişim olmaz"

Iran Wahlen Reaktionen Feuer in einer Straße in Teheran
Fotoğraf: AP

Bu gözlemcilerden biri de Abbas Abdi. Ahmedinejad’a karşı adaylıklarını koyan Musevi ya da Kerrubi'nin seçileceğine zaten ihtimal vermediğini söyleyen Abdi, "Ben bu sistemde Ahmedinejad dışında kimsenin kazanamayacağı görüşündeydim. Bu siyasi yapı seçim sandıklarında değiştirilemez" diye konuştu.

Muhalefetin adaylarından Mir Hüseyin Musevi de aslında İran’daki sistemin radikal muhaliflerinden değil. Binlerce insanı arkasından sürüklemeyi başaran Musevi, İran’daki siyasi yapıya bağlı bir siyasetçi ve 80’li yıllardaki İran-Irak Savaşı döneminde başbakanlık yapmış bir isim.

Iran Demonstration in Teheran am 15.06.2009
Fotoğraf: Hadi Fatemi

Gerçi Musevi, iktisadi politikalarını eleştirdiği Ahmedinejad’ı, polemikleriyle İran’ı dünyadan izole etmekle suçladı. Seçim kampanyası sırasında İran İslam Cumhuriyeti’nin 30 yıllık tarihinde ilk kez bir aday televizyona çıkarak bir cumhurbaşkanını bu sertlikte eleştirmişti.

Ancak Musevi de aslında önemli birçok konuda Ahmedinejad ile aynı görüşte. Muhalif lider ne İran’ın nükleer faaliyetlerinin durdurulması ne de İsrail’in tanınmasından yana tavır ortaya koyacak bir isim.

Ahmedinejad'ın taktiği

Öte yandan İran’ın siyasi elitleri arasındaki kutuplaşma Musevi ile Ahmedinejad arasındaki gerilimle sınırlı değil. Ahmedinejad seçim kampanyası sürecinde Musevi’ye destek veren selefleri Hatemi ile Rafsancani’ye yönelik de sert suçlamalar yöneltti ve Rafsancani'yi yolsuzluk yapmakla suçladı. Siyasi yorumcu Ahmad Zeidabadi, Ahmedinejad’ın taktiğini şu sözlerle yorumluyor: "Ahmadinejad, Rafsancani meselesini bazı toplumsal kesimlerin dikkatini çekmek için oyuna dâhil etti. Ancak gerçek şu ki Rafsancani’ye karşı bir şey yapamaz. Kanımca konu kapandıktan sonra dini lider Hamaney, Ahmedinejad’ı bu tür konulardan uzak durması konusunda uyaracaktır."

Somut sonuç zor görünüyor

Musevi’nin kampanyası için seçtiği yeşil rengi, sadece Ahmedinejad karşıtlarını değil aynı zamanda rejim karşıtlarını da tek bir şemsiye altında toplamasını sağladı. Muhalifler Tahran sokaklarından her ne kadar "Diktatöre ölüm" sloganları atsalar da somut bir sonuç elde etmeleri zor görünüyor. Siyasi gözlemci Ahmet Zeidabadi nedenini şu sözlerle açıklıyor:

"Ben Musevi ve Kerrubi’nin Ahmedinejad’ın cumhurbaşkanlığını tanımayacakları, ardından da kırgınlıkla siyasetten kendilerini geri çekecekleri düşüncesindeyim. Çok şey değişmeyecektir ve özel bir beklenti içine de girilmemeli. Belki, rejimin provoke edeceği şiddet eylemleri yaşanacaktır. Ancak bu susturulmaya çalışılanlara da fayda sağlamayacaktır."

Thomas Bärthlein/ Çeviren: Değer Akal

Editör: Ahmet Günaltay