1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İranlı gençleri sokağa çeken nedenler

18 Haziran 2009

İran'da nüfusun yüzde 70'i 30 yaşın altında. Gösterilere katılanların çoğunluğunu da gençler oluşturuyor. Uzmanlar, bu gençleri sokağa çıkmaya iten nedenleri Deutsche Welle'ye değerlendirdi.

https://p.dw.com/p/INHZ
Fotoğraf: AP

İran’daki pek çok öğrenci, reformcu aday Mir Hüseyin Musevi’ye oy verdi. Ancak rakibi Mahmud Ahmedinejad ezici bir çoğunlukla seçimlerin galibi olunca, seçimlerde doğru gitmeyen bir şeyler olduğuna inandılar. Binlerce gösterici, ilk başta herhangi bir gösteri çağrısı yapılmamasına rağmen sokaklara döküldü. Böylece Tahran, bir anda geniş çaplı protesto gösterilerine sahne olmaya başladı. İsveç’te sürgünde olan İranlı sosyolog Ali Tayefi, ülkesinde yaşananları şöyle değerlendiriyor:

"Şu anda sokaklarda bulunan gençler, seçim sonuçlarının onların gerçek oylarını yansıtmadığını ve manipüle edildiğini söylüyor. Seçimlerin tekrarlanmasını talep ediyorlar.“

Gençler mutsuz

Gösterilerde tek konu seçimlerdeki usulsüzlük değil. Almanya’nın Marburg Üniversitesi'ne bağlı Yakın ve Ortadoğu Araştırmaları Merkezi'nden Prof. Udo Steinbach, İran İslam Cumhuriyeti’nin yetiştirip üniversitelere gönderdiği gençlerin büyük bir memnuniyetsizlik içerisinde olduğunu söylüyor. Steinbach'a göre, zayıflayan ekonomik durum göz önüne alınca, bugün pek çok genç akademisyen uygun bir iş bulma konusunda büyük problemler yaşıyor.

"Okumuş gençler - ki bunların yüzde 60’ını kadınlar oluşturuyor- öfke içerisinde. Şimdi sokağa çıkanlar, gençler ve daha fazla açıklık, daha fazla demokrasi ve batıya açılım isteyen orta sınıfın bir kısmından oluşuyor. Protestocu kitlenin sadece öğrencilerden oluşmuyor olması da yeni bir durum. Bununla beraber, orta sınıfın geniş bir bölümü sokaklara çıkmaya hazır. Daha önceleri böyle bir şey yaşanmamıştı.“

Daha fazla özgürlük umudu

Deutsche Welle Farsça Servisi Sorumlusu Cemşit Farugi ise seçimlerde usulsüzlük yapıldığını savunanların sokağa dökülmesiyle birlikte, devleti oldukça zorlayan yeni bir hareketin ortaya çıktığını belirtiyor:

"Bu hareket daha da gelişecek. İran çok genç bir nüfusa sahip. İranlıların yüzde 70’i, 30 yaşın altında. Bu, İslamî otorite için âdeta patlamak üzere olan bir bomba.“

Sosyolog Ali Tayefi’ye göre, göstericiler, protestolarıyla daha fazla özgürlük ve toplumsal açılıma ulaşmayı umut ediyor. Tayefi, çoğunun tehlikeli de olsa tekrardan protestolara katılmak istediğini belirtiyor:

"Bana göre, göstericiler hedeflerine ulaşmadan gösteriler sona ermeyecektir. Ancak gösterilerin bir sonuca ulaşması garantisi, eylemlerin mümkün mertebe barışçıl bir biçimde düzenlenmesine bağlı. Aksi olursa, gösteriler hükümet tarafından şiddet kullanılmak suretiyle bastırılacaktır.”

Yasaklara rağmen dış dünyayla bağlantı sürüyor

Bu durumda göstericilerin umutları özellikle internet ve mobil telefonlar aracılığıyla dış dünya ile sağlanan iletişime bağlanmış durumda. Gerçi hükümet, İran’dan dış dünya ile her türlü haberleşmeyi yasaklayıp bloke etse de haber, resim ya da SMS mesajları gönderilmeye devam ediyor. Ortadoğu uzmanı Prof. Udo Steinbach bu durumu şöyle değerlendiriyor:

"İran gençliği büyük bir heyecanla yeni mültimedya araçlarını kullanıyor. Dışarıdan destek alınıyor, dış dünyayla iletişime geçiliyor ve bu hareketi destekleyen tüm dünyadaki İranlılarla iletişim kurulabiliyor. Bunun bazı şeyleri harekete geçirmek, sokaklara çıkmak ve protesto gösterileri düzenlemek için gerçek bir motivasyon oluşturduğuna inanıyorum. İnsan tek başınayken ufkunu genişletemez. Ancak ve ancak başkalarıyla bağlantı içerisindeyken bir şeyler öğrenilebilir.”


Ana Lehmann / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Murat Çelikkafa