1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İsrail'de nükleer görüşme

Carsten Kühntopp6 Temmuz 2004

Uluslararası Atom Enerji Ajansı Başkanı Muhammed El Baradey, Ortadoğu’nun nükleer silahlardan arındırılmasına destek bulmlak üzere İsrail’e gidiyor. Ancak Şaron, Baradey’in bu ziyaretinden rahatsız...

https://p.dw.com/p/AbDk
Uluslararası Atom Enerji Ajansı Başkanı Muhammed El Baradey, İsrail'e gidiyor...
Uluslararası Atom Enerji Ajansı Başkanı Muhammed El Baradey, İsrail'e gidiyor...Fotoğraf: AP

Uluslararası Atom Enerji Ajansı Başkanı Muhammed El Baradey, İsrail’i Ortadoğu’nın nükleer silahlardan arındırılması görüşmelerine katılması için ikna etmeyi umuyor. İsrail ise buna yanaşacak gibi görünmüyor. Nükleer silahlara sahip olup olmadığı konusunda net davranmayan İsrail yönetimi, Baradey’in gelişinden rahatsız. Uzmanlarsa, İsrail’in ürettiği plütonyum miktarına dayanarak yaptıkları açıklamalarda 200 kadar sayıda nükleer başlığa sahip olabileceğini düşünüyorlar.

İsrail Başbakanı Ariel Şaron, Baradey’in ziyareti öncesi bu konudaki muğlak tutumunu değiştirmedi. İsrail’in ”nükleer belirsizlik” olarak adlandırılan politakasından vazgeçmeyeceklerini belli eden Şaron, ulusal güvenlik sağlama konusunda taviz vermeyeceklerine işaret etti ve Baradey için ”Burada ne aradığını bilmiyoruz” diye konuştu.

Baradey’in görüşme listesi

Şaron bu açıklamalarıyla Baradey’in ziyaretinden memnuniyetsizliğini ve nükleer silahlar konusundaki politikalarından vazgeçmeyeceklerini dile getirmiş oldu. İsrail’e altı yıl aradan sonra ilk kez gidecek olan Uluslararası Atom Enerji Ajansı Başkanı, yine İsrailli bazı bakanlar ve Nükleer Enerji Kurumu yetkilileriyle görüşmeyi planlıyor.

Baradey’in görüşme listesinde ajanlık yaptığı suçlamasıyla hüküm giyen Murdehay Vanunu’nun da bulunup bulunmadığı merak konusu. Vanunu, 1986 yılında İsrail’in Dimona reaktöründe nükleer silah yapımında kullanılan plütonyum ürettiğini kamuoyuna açıklamış, uzun yıllar cezaevinde kalmıştı.

İsrail, UAEA’ya üye

İsrail, Uluslararası Atom Enerji Ajansı’na başından beri üye. Ancak İsrail, kurum müfettişlerinin sadece Nahal Sorek adlı reaktörü incelemesine izin veriliyor. Tartışmalı Dimona reaktörünün denetimi ise engelleniyor. İsrailli yetkililer, nükleer silaha sahip olduğu haberlerini yalanlamıyor ve açıklamalarında kendilerini korumak zorunda olduklarının altını çiziyorlar.

Uluslararası Atom Enerji Ajansı Başkanı Baradey’in de bu konuda İsrail’in politikasına yaklaşımı ılımlı. Baradey, Kahire’de geçtiğimiz nisan ayında düzenlenen bir konferansta, Arap ülkelerinin İsrail’in nükleer politikasına eleştirel yaklaşımını ”duygusal ve gerçek dışı ” olarak nitelemişti. Baradey, ”Ortadoğu’da kapsamlı barış sağlanmadıkça İsrail kitle imha silahlarından vazgeçemez” diye konuşmuştu.

İsrail’e yönelik tehdit azaldı

Ancak Irak’daki iktidar değişimi ve Libya’nın, kitle imha silahı programından vazgeçeceğini açıklamasının ardından, İsrail’e yönelik tehdidin azaldığı görüşü hakim. İran ise İsrail için stratejik bir tehlike olmayı sürdürüyor. Tel Aviv Üniversitesi’nden Doç. Dr. Reuven Pedatzur, İsrail’in artık resmen, nükleer güç olduğunu açıklayabileceğini belirtiyor. Pedatzur, ülkesinin buna karşılık işgal ettiği Filistin bölgelerinden çekilmesi gerektiğini savunuyor.