Jung: Bombardıman gerekliydi

Bombardımanın siviller arasında da can kaybına yol açması nedeniyle müttefikleri tarafından da eleştirilen Almanya Savunma Bakanı Franz Josef Jung, ‘olayla ilgili ayrıntılı bilgisi olmayanların sıcağı sıcağına eleştiride bulunmalarına anlam veremediğini ve bunun aynı zamanda Afganistan’ın istikrarı için hayatlarını tehlikeye atan askerlere saygısızlık etmek olduğunu’ söyledi.

AB'den Almanya'ya eleştiri

Onlarca kişinin ölümüne yol açan bombardıman, ateş emrini veren Almanya’nın müttefikleri ve Avrupa Birliği’ndeki ortakları tarafından sert bir şekilde eleştirilmesine yol açtı. AB dışişleri bakanlarının Stockholm’deki buluşmasında olay trajedi olarak tanımlandı. Konsey dönem başkanı İsveç’in dışişleri bakanı Carl Bildt, ‘Afganistan’daki savaşın öldürerek kazanılamayacağını belirtirken, Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner de Taliban tarafından kaçırılan akaryakıt tankerlerinin bombalatılmasının büyük bir hata olduğundan’, söz etti. Kouchner, Afganistan’ın, halkı bombalayarak değil, onunla işbirliği yaparak istikrara kavuşturulabileceğini söyledi. Lüksemburg Dışişleri bakanı Asselborn da Almanya’yı şu sözlerle eleştirdi:

“Bombaların bu kadar çabuk ve kolay atılmasına anlam veremiyorum. NATO’nun da kuralları olmalı. Şayet sivil can kaybı olduysa, bu operasyon olmaması gereken bir operasyondur. Bu gibi hatalar NATO’nun ve Batı’nın itibarına gölge düşürür.”

Jung: Taliban saldıracaktı

Kunduz bölgesinin askeri yetki alanına girdiği Alman silahlı kuvvetleri, kaçırılan tankerlerle yakındaki Alman askeri kampına intihar saldırısı düzenlenebileceği endişesiyle NATO’dan tankerlerin bombalanmasını talep etmişti. Savunma Bakanı Jung da bombardıman talebine bu endişenin gerekçe oluşturduğunu söyledi. Jung, “Komutanımız, tankerlerin Taliban tarafından kaçırıldığına kanaat getirdikten sonra bunun askeri kampımız açısından tehdit doğurabileceği endişesiyle NATO’dan hava desteği talep etmiştir” diye konuştu.

Bu arada Kunduz'da incelemelerde bulunan Afganistan’daki Amerikan ve NATO birliklerinin başkomutanı General McChrystal harekâtta sivillerin de zarar gördüğünü doğruladı. McChrystal, “Afgan halkına ve dünya kamuoyuna mümkün mertebe dürüst olmalıyız. Araştırma sonuçlanana kadar ayrıntıları bilemeyiz. Doğru olmayan iddialarla araştırmayı etkilemememiz gerekir. Ama duyduğum ve hastanede gördüğüm kadarıyla saldırının sivillere de zarar verdiğini söyleyebilirim.”

Ölenlerden 6'sı sivil

Bu arada Kunduz Valisi Muhammed Ömer, NATO güçlerinin militanlara yönelik hava saldırısında petrol tankerlerinin patlaması sonucu ölenlerden 6'sının sivil olduğunu belirtti. Saldırıda toplam 54 kişinin öldüğünü belirten vali ölenlerden 48'inin silahlı olduğunun belirlendiğini kaydetti. Vali ayrıca hava saldırısı sırasında tankerlerden birinde bulunan bir çocuğun da yaşamını yitirenler arasında bulunduğunu açıkladı.

Stockholm'de "Afganistan Konferansı" düzenlendi

Kunduz yakınlarındaki Taliban'a yönelik operasyon, AB Dışişleri Bakanları Konseyi’nin Stockholm’deki ‘Afganistan’da istikrar’ konulu buluşmaya gölge düşürdü. Dönem başkanı İsveç dünya devletlerinin askeri ve sivil stratejisinin gerçekçi bir bilançosunu çıkarırken, müdahale gücünde koordinasyonun yeterli olmadığını, Afgan tarafında da motivasyon ve beceri eksikliği bulunduğunu dile getirdi. Afganistan’daki cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili usulsüzlük iddialarını değerlendiren Fransa Dışişleri bakanı Kouchner, seçimin yapılmış olmasının bile başarı sayılması gerektiğini belirtti. Kouchner, “Seçim Afgan halkı için bir başarıdır. Çünkü bütün gerginliklere ve Taliban tehdidine rağmen seçmen sandık başına gitmiştir” dedi.

Dışişleri bakanları, üye adayları Türkiye, Hırvatistan ve Makedonya’nın temsilcileriyle de bir araya geldiler. Birlik üyesi Slovenya ile Hırvatistan arasındaki sınır anlaşmazlığının giderilmek üzere olduğu açıklandı. Slovenya Dışişleri bakanı Samuel Zbogar, Hırvatistan’ın AB üyeliği önündeki en büyük engel olan sınır anlaşmazlığına çözüm arayışında AB’nin taraflara baskı yapmadığını söyledi. Zbogar,“Aslında Hırvatistan Başbakanı tavrını değiştirdi. Bu yıl ilk kez, iki tarafında yararına olacak bir çözüm üzerinde çalışıyoruz” ifadesini kullandı.

Christoph Hasselbach / Çeviri: Ahmet Günaltay

Editör: Meltem Karagöz